her toplum zaman zaman, kendini belirli bir düzene oturtma çabası içine girer. bu düzene uymayan her şey, ister bir düşünce, ister bir davranış biçimi olsun, ya dışlanır ya da yasaklanır. kültürel yasaklar dediğimiz şey de, işte tam olarak burada devreye giriyor. "ne kadar yasaklanmışsa, o kadar ilginç" diye bir laf vardır ya, işte her yasak da bu mantıkla, yeraltına kayar, başka bir biçimde hayat bulur.

geçmişte pek çok ideoloji ve kültürel akım, sistemin dışında kalmıştır. mesela, 20. yüzyılın başlarında faşizm ve komünizm gibi ideolojiler pek çok ülkede yasaklanmışken, aynı dönemde bu ideolojilerin karşıtı olan özgürlükçü düşünceler de pek çok yerde baskı altında kalıyordu. örneğin sovyetler birliği'nde sosyalizmin dışında kalan her şey yasaklanmışken, amerika'da da komünizmle bağlantılı her şey tehlikeli görülüyordu. ama tam da bu noktada, yasakların aslında bu ideolojilerin hayatta kalmasına nasıl katkı sağladığına bakmak lazım. çünkü yasaklandıkça, yasaklanan şey daha çok ilgi çekmeye başlar.

bir diğer örnek, punk kültürü ve anarşizm. 70’lerde ortaya çıkan bu akımlar, devletin baskılarına ve toplumun dayattığı düzene karşı tepki olarak doğmuştu. başta marjinalleşmiş, toplumsal olarak dışlanmış olsa da, zamanla gençler arasında bir özgürlük hareketine dönüştü. "yasa dışı" ya da "yasaklanmış" olmak, aslında bir nevi bu akımların daha fazla dikkat çekmesine neden oldu.

tabii, yasakların bazen gerçekten de toplumu korumak amacını taşıdığı da bir gerçek. toplumu tehdit edebilecek, şiddet veya nefret içeren ideolojiler, genellikle yasaklanır ve bu da toplumsal huzurun sağlanmasına yardımcı olabilir. ancak burada önemli olan nokta, bu yasakların ne kadar geniş bir şekilde uygulandığı. çünkü bazen bir düşüncenin yasaklanması, onu daha cazip hale getirebilir, hatta onu tartışmasız doğruymuş gibi gösterebilir. örneğin, faşizmin yasaklanması, ona karşı duyulan ilgiyi bitirememiş, aksine onun daha çok konuşulmasına yol açmıştır.

en nihayetinde, yasaklar ve ideolojiler tarih boyunca hep birbirinin karşısında durmuş ve birbirini beslemiştir. kültürel yasaklar sadece dışlanan düşünceleri değil, aslında toplumun tüm yapısını sorgulamaya iten bir mecra yaratmıştır. yasaklar ne kadar sertse, yasaklanan düşünceler bir o kadar güçlü olmuştur. belki de en iyi strateji, düşünceleri yasaklamak yerine onlarla açıkça yüzleşmektir.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"kültürel yasaklar ve yasaklanmış ideolojiler" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim