kur'an'da dünyanın sonu tarifi

hz mehdi a.s (zuhuru acil olsun) tez zamanda dünyaya adalet ve barış getirecek.

bir adet silme tatlı kaşığı insanı ve yanında “elma yesene elma, bak kırmızı kırmızı ne güzel elma” diyen eşini cennetten dünyaya salınız.

birbirlerini bulup da oraları buraları pembeleşinceye kadar birbirine sürttürünüz.

iki iken üç ve derken dört olduklarında kendi hallerine bırakınız.

sonrasında yeterince çoğalarak dünyanın içine sıçratıp, kıyameti getireceklerdir.

afiyet olsun efenim.

dünyanın sonu anlatımları metafordur. milyarlarca yıl sonra olacaktır.

kur'an*, bilimsel bir kitap değildir. inançlı biri için hayat, din, öteki alem için bir rehber; inançlı olmayan biri içinse herhangi bir mitolojik kitaptır. fiziksel kanunları kuranın ayetlerini eğip bükerek bilim diline uyarlamaya çalışmak kurana ve bilime saygısızlıktır. inanç hassas bir meseledir ağzınıza sakız yapmayın daha fazla. size mantıklı gelmiyorsa yapacağınız şey alay etmek değil saygı duyup kenara çekilmektir. inanç konusunu felsefede inanç ve varoluş felsefesi bağlamında tartışabilirsiniz. bilim dinle rakip değildir.

özgün bir tarif değildir. paganist anlatılardan, tevrata kadar apokaliptik mitlerin karışımıdır.

zaten hz muhammed ilk ortaya çıktığında yeni bir din getirdiği hususu muaalaktı. museviliğin yeni bir mezhebi olarak algılanıyordu.

yazık ki yazan kişi hristiyanlık ve yahudilikten de yeterince haberdar değildir. zira, musa ve isa'ya kitap verilde sanmaktaydı.

isa da kova taşıyan adama dikkat etmemiz gerektiğini söylemiştir. hadi bakalım...