1.
neşet ertaş ile babası muharrem ertaş arasında türkülerle olan atışmadır.
neşer ertaş ankara’da bir gazinoda çalışmaya başlar. orada siyah saçlı, bağlama çalıp, türkü söyleyen leyla ile tanışır ve aşık olur.
leyla için ardı ardına türküler yakar ve evlenmek ister. ancak babası muharrem ertaş bu evliliğe karşı çıkar çünkü leyla türkü söyler ve sahneye çıkar. ailelerine bu durumu yakıştıramaz, istemez. karşısında durur bu evliliğim. “evladım” türküsü ile bu karşı çıkışını aşağıdaki sözlerle duyurur.
temiz ruhlu, saf kalplisin, şöhretsin
hakkın vardır evlenmeye evladım
mevlam sana yapılanları kahretsin
aslı bozuk alma dedim evladım
dokunsalar nazik tene kir gelir
bizden önce ceddimize ar gelir
köle olmak şanımıza zor gelir
aslı bozuk alma dedim evladım
babasının leyla’ ya aslı bozuk demesi neşet in canını çok yakar ve babasına küser ve “ aslı bozuk deme” türküsü ile babası karşılık verir.
aşkı kimden aldın, sevgiyi kimden?
aslı bozuk deme gel şu insana
soracak olursan eğer ki benden
aslı bozuk deme gel şu insana
ya dost, ya dost, ya dost, dost
yazımızı felek yazdı mevla'dan değil
senin dediklerin evladan değil
her hata suç bende leyla'dan değil
aslı bozuk deme gel şu insana
ya dost, ya dost, dost
ulu arıyorsan analar ulu
sevmişiz gönülden, olmuşuz kulu
analar insandır biz insan oğlu
aslı bozuk deme gel şu insana
ya dost, ya dost, ya dost, dost
yazımızı felek yazdı mevla'dan değil
senin dediklerin evladan değil
her hata suç bende leyla'dan değil
aslı bozuk deme gel şu insana
ya dost, ya dost, dost
seni, beni kim getirdi cihana?
her oğlu doğurmuştur bir ana
senin fikrin bozuk dostluk bahane
aslı bozuk deme gel şu insana
ya dost, ya dost, ya dost, dost
yazımızı felek yazdı mevla'dan değil
senin dediklerin ya dost evladan değil
her hata suç bende leyla'dan değil
aslı bozuk deme gel şu insana
ya dost, ya dost, dost
aslı bozuk deme gel şu insana
ya dost, ya dost, dost
aslı bozuk deme gel şu insana
ya dost, ya dost, dost
aslı bozuk deme gel şu insana
ya dost, ya dost, dost.
“kadınlar insandır, biz insanoğu”sözü de bu atışma ile doğar.
bu sefer babası muharrem ertaş şu dörtlükle karşılık verir.
küsmedim neşet’im kahrettim sana
baban değil miydim sormadın bana
olan olmuş yavrum ne diyim sana
sen aklını yitirmişsin evladım evladım evladım
dinlemez babasını evlenir neşet ertaş leyla ile. 7 yıl evli kalırlar ve 3 çocukları olur. babası ile leyla arasına sıkışıp kalır, anlaşamazlar. sonunda da ayrılırlar. kaybeder leyla’yı neşet ertaş. babası bir bakıma haklı çıkar olmayacakları konusunda ve neşet ertaş sonra;” ahirim sensin” türküsünü yazar.
cahildim dünyanın rengine kandım
hayale aldandım boşuna yandım
seni ilelebet benimsin sandım
ölürüm sevdiğim zehirim sensin
evvelim sen oldun ahirim sensin
sözüm yok şu benden kırıldığına
gidip başka dala sarıldığıma
gönülüm inanmıyor ayrıldığına
gözyaşım sen oldun kahirim sensin
evvelim sen oldun ahirim sensin
garibim can yıkıp gönül kırmadım
senden ayrı ben bir mekan kurmadım
daha bir gönüle ikrar vermedim
batınım sen oldun zahirim sensin
evvelim sen oldun ahirim sensin
daha bir gönüle ikrar vermedim
batınım sen oldun zahirim sensin
evvelim sen oldun ahirim sensin
hüzünlü türküler söyler.
en içli eserlerini çalar. bunlardan biri de;” yazımı kışa çevirdin” türküsüdür.
yazımı kışa çevirdin
karlar yağdı başa leyla'm
yazımı kışa çevirdin
kar yağdırdın başa leyla'm
viran oldu evim yurdum
ne söylesem boşa leyla'm
ne söylesem boşa leyla'm
boşa leyla'm
viran oldu evim yurdum
ne söylesem boşa leyla'm
ne söylesem boşa leyla'm
boşa leyla'm
her an gözümde perdesin
nere baksam sen ordasın
mevlam ayrılık vermesin
gölde uçan kuşa leyla'm
gölde uçan kuşa leyla'm
kuşa leyla'm
mevlam ayrılık vermesin
gölde uçan kuşa leyla'm
gölde uçan kuşa leyla'm
kuşa leyla'm
yârdan ayrı kalmak ölüm
söyle ne olacak halım
böyle kader, böyle zulüm
gelir garip başa leyla'm
gelir garip başa leyla'm
başa leyla'm
böyle kader, böyle zulüm
gelir garip başa leyla'm
gelir garip başa leyla'm
başa leyla'm
babası ile kırgındır ve bütün yaşananlardan sonra babası muharrem ertaş aşağıdaki sözlerle cevap verir:
ben neşet'im diyorum o da der leyla
sebep oldu anası ayırdı böyle
bir ben söyleyim neşet bir de sen söyle
ata sözü muteberdir evladım
tükettin ömrümü koymadın özümü
ata sözü tutmayan döver dizini
leyla çıkmış konsere takmış pozunu
bu da bize bir zuldür.
neşet cevap vermez bu sözlere ve aradan yıllar geçer. muharrem ertaş hastalanır. o sırada almanya’ da yaşayan neşet ertaş kalkar gelir babasını görmeye ama babasının son nefesine yetişemez ve babaya yakılan en güzel ağıt’ı yazar;” deli boran”…
“uzak yoldan geldim hasretim için
hani nerde babam muharrem ner'de?
yaralı bülbülüm ses vermez n'için
yüreği yanığım o kerem ner'de?
o garip gönlüm dertli bakışlım
feleğin elinden sinesi taşlım çyüreği yaralım gözleri yaşlım
gönül evi yıkık viranım ner'de
fet olurdu feryadını dinleyen
feryadı içinde derdini anlayan
kuşlar gimi viranede ünleyen
ecinnice deli buranım nerde
okula gidemedim bu dert benimdir
hemi benim derdim hem babamındır
hemi babam hemi öğretmenimdir
garibim dersimi verenim nerde?
hemi babam hemi öğretmenimdir
garibim dersimi verenim nerde?
neşet ertaş’ ın son vasiyeti; “beni babamın ayak ucuna gömün.” dür.
bu vasiyeti 25 eylül 2012 de yerine getirilir
yalan dünyadan ne tuttum gönül geldi geçti gitti.
neşer ertaş ankara’da bir gazinoda çalışmaya başlar. orada siyah saçlı, bağlama çalıp, türkü söyleyen leyla ile tanışır ve aşık olur.
leyla için ardı ardına türküler yakar ve evlenmek ister. ancak babası muharrem ertaş bu evliliğe karşı çıkar çünkü leyla türkü söyler ve sahneye çıkar. ailelerine bu durumu yakıştıramaz, istemez. karşısında durur bu evliliğim. “evladım” türküsü ile bu karşı çıkışını aşağıdaki sözlerle duyurur.
temiz ruhlu, saf kalplisin, şöhretsin
hakkın vardır evlenmeye evladım
mevlam sana yapılanları kahretsin
aslı bozuk alma dedim evladım
dokunsalar nazik tene kir gelir
bizden önce ceddimize ar gelir
köle olmak şanımıza zor gelir
aslı bozuk alma dedim evladım
babasının leyla’ ya aslı bozuk demesi neşet in canını çok yakar ve babasına küser ve “ aslı bozuk deme” türküsü ile babası karşılık verir.
aşkı kimden aldın, sevgiyi kimden?
aslı bozuk deme gel şu insana
soracak olursan eğer ki benden
aslı bozuk deme gel şu insana
ya dost, ya dost, ya dost, dost
yazımızı felek yazdı mevla'dan değil
senin dediklerin evladan değil
her hata suç bende leyla'dan değil
aslı bozuk deme gel şu insana
ya dost, ya dost, dost
ulu arıyorsan analar ulu
sevmişiz gönülden, olmuşuz kulu
analar insandır biz insan oğlu
aslı bozuk deme gel şu insana
ya dost, ya dost, ya dost, dost
yazımızı felek yazdı mevla'dan değil
senin dediklerin evladan değil
her hata suç bende leyla'dan değil
aslı bozuk deme gel şu insana
ya dost, ya dost, dost
seni, beni kim getirdi cihana?
her oğlu doğurmuştur bir ana
senin fikrin bozuk dostluk bahane
aslı bozuk deme gel şu insana
ya dost, ya dost, ya dost, dost
yazımızı felek yazdı mevla'dan değil
senin dediklerin ya dost evladan değil
her hata suç bende leyla'dan değil
aslı bozuk deme gel şu insana
ya dost, ya dost, dost
aslı bozuk deme gel şu insana
ya dost, ya dost, dost
aslı bozuk deme gel şu insana
ya dost, ya dost, dost
aslı bozuk deme gel şu insana
ya dost, ya dost, dost.
“kadınlar insandır, biz insanoğu”sözü de bu atışma ile doğar.
bu sefer babası muharrem ertaş şu dörtlükle karşılık verir.
küsmedim neşet’im kahrettim sana
baban değil miydim sormadın bana
olan olmuş yavrum ne diyim sana
sen aklını yitirmişsin evladım evladım evladım
dinlemez babasını evlenir neşet ertaş leyla ile. 7 yıl evli kalırlar ve 3 çocukları olur. babası ile leyla arasına sıkışıp kalır, anlaşamazlar. sonunda da ayrılırlar. kaybeder leyla’yı neşet ertaş. babası bir bakıma haklı çıkar olmayacakları konusunda ve neşet ertaş sonra;” ahirim sensin” türküsünü yazar.
cahildim dünyanın rengine kandım
hayale aldandım boşuna yandım
seni ilelebet benimsin sandım
ölürüm sevdiğim zehirim sensin
evvelim sen oldun ahirim sensin
sözüm yok şu benden kırıldığına
gidip başka dala sarıldığıma
gönülüm inanmıyor ayrıldığına
gözyaşım sen oldun kahirim sensin
evvelim sen oldun ahirim sensin
garibim can yıkıp gönül kırmadım
senden ayrı ben bir mekan kurmadım
daha bir gönüle ikrar vermedim
batınım sen oldun zahirim sensin
evvelim sen oldun ahirim sensin
daha bir gönüle ikrar vermedim
batınım sen oldun zahirim sensin
evvelim sen oldun ahirim sensin
hüzünlü türküler söyler.
en içli eserlerini çalar. bunlardan biri de;” yazımı kışa çevirdin” türküsüdür.
yazımı kışa çevirdin
karlar yağdı başa leyla'm
yazımı kışa çevirdin
kar yağdırdın başa leyla'm
viran oldu evim yurdum
ne söylesem boşa leyla'm
ne söylesem boşa leyla'm
boşa leyla'm
viran oldu evim yurdum
ne söylesem boşa leyla'm
ne söylesem boşa leyla'm
boşa leyla'm
her an gözümde perdesin
nere baksam sen ordasın
mevlam ayrılık vermesin
gölde uçan kuşa leyla'm
gölde uçan kuşa leyla'm
kuşa leyla'm
mevlam ayrılık vermesin
gölde uçan kuşa leyla'm
gölde uçan kuşa leyla'm
kuşa leyla'm
yârdan ayrı kalmak ölüm
söyle ne olacak halım
böyle kader, böyle zulüm
gelir garip başa leyla'm
gelir garip başa leyla'm
başa leyla'm
böyle kader, böyle zulüm
gelir garip başa leyla'm
gelir garip başa leyla'm
başa leyla'm
babası ile kırgındır ve bütün yaşananlardan sonra babası muharrem ertaş aşağıdaki sözlerle cevap verir:
ben neşet'im diyorum o da der leyla
sebep oldu anası ayırdı böyle
bir ben söyleyim neşet bir de sen söyle
ata sözü muteberdir evladım
tükettin ömrümü koymadın özümü
ata sözü tutmayan döver dizini
leyla çıkmış konsere takmış pozunu
bu da bize bir zuldür.
neşet cevap vermez bu sözlere ve aradan yıllar geçer. muharrem ertaş hastalanır. o sırada almanya’ da yaşayan neşet ertaş kalkar gelir babasını görmeye ama babasının son nefesine yetişemez ve babaya yakılan en güzel ağıt’ı yazar;” deli boran”…
“uzak yoldan geldim hasretim için
hani nerde babam muharrem ner'de?
yaralı bülbülüm ses vermez n'için
yüreği yanığım o kerem ner'de?
o garip gönlüm dertli bakışlım
feleğin elinden sinesi taşlım çyüreği yaralım gözleri yaşlım
gönül evi yıkık viranım ner'de
fet olurdu feryadını dinleyen
feryadı içinde derdini anlayan
kuşlar gimi viranede ünleyen
ecinnice deli buranım nerde
okula gidemedim bu dert benimdir
hemi benim derdim hem babamındır
hemi babam hemi öğretmenimdir
garibim dersimi verenim nerde?
hemi babam hemi öğretmenimdir
garibim dersimi verenim nerde?
neşet ertaş’ ın son vasiyeti; “beni babamın ayak ucuna gömün.” dür.
bu vasiyeti 25 eylül 2012 de yerine getirilir
yalan dünyadan ne tuttum gönül geldi geçti gitti.
devamını gör...