mahalle maçları

90 larda oynanan mahalleler arasi maclardir.

(bkz: 10'da devre 20'de biter)

önce 4 tane büyük taş veya kaldırımdan ödünç* alınan kaldırım taşlarıyla kaleler kurulurdu. sonra takım kurulurdu ama tabi takımları en büyükler kurardı. takıma ilk alınan topun sahibi olurdu genellikle, tabi yaşı büyükse. sonra en iyi olduğuna inanılanlar ve mahallede ağrılığı olan abilerden bir takım kurulurdu.

sonra anlaşılan saatte maçın yapılacağı sokağa gidilirdi. tabi bir kaç kişi sokağa arabalar park etmesin diye bir kaç saat önce giderlerdi. öyle ya sokak ne kadar boş olursa o kadar iyi. sonuçta duvar pası yapmak da lazım.

saha koşulları ayarlandıktan sonra eşofmanı olanlar okeydir ama olmayanlar paçaları sıvar ödünç aldıkları ayakkabıların içine sokarlardı. sıra geldi tabi '' neyine oynuyoruz? ''a. ya bir tepsi baklavasına ya da hep beraber yiyip içip hesabı kaybeden ödeyecek şeklinde anlaşırdık.

maç başlar, herkeste bir ''at oğlum bana gerisine karışma ''havası. topu alan zaten çalım atmazsa ölürdü.*. maçta 20 kişi varsa yirmisi de topun olduğu yere yığılır, kimse boşa çıkmaz. çeneler hiç durmaz. herkes maradona zaten.
işte aut olur tartışma, gol olur tartışma, faul olur tartışma falan. hatta trip atarlar '' oğlum aç kaleyi aaççç bırak geçsinler ''.
maç biter 1 hafta konuşulur bir kere. '' ulan sen bana o pası atmadın, ulan o gol yenir mi beee! '' gibi bir sürü saçma sapan muhabbet.

ama güzeldi. mahalle kavramı vardı o zamanlar ve biz çok sahiplenirdik mahallemizi. şimdi bitti bu işer.

üç kornerin bir penaltı ettiği maçlardır.

başka mahalleye yapılıpta kavga çıkmayan bir tane maç hatırlamıyorum. şimdi o maçlardan birini yaptığımız okul bahçesine bakarak yazıyorum bu giriyi yemin ederim. tabi o eski hali yok okulu yıkıp tekrar yapıp büyütüler maç yapılacak bahçe mahçe kalmadı.

ağlıcam lan valla. orada kendi mahalle arkadaşları oynarken yukarı mahalleden geldiler maç yapalım illa sizi şöyle yaparız böyle yaparız diye iddialar hadi yapalım dedik. maç başladı nasıl eziyoruz bunları dar ettik okulum bahçesini. bunlar da pisliğe başladı sert oynuyorlar. kardeşimin arkadaşına bir tanesi bir girdi çocuk yerde taklalar attı. benim gözüm döndü gel lan buraya dedim üstüme koşmaya başladı buna gelişine bir yumruk çaktım havada uçtu lavuk. sonra hepimiz birbirimize girdik bunları bir güzel de dövüp mahallelerine yolladık. bekleyin lan burada geleceğiz diye tehdit ede ede kaçtılar. tabi ki beklemedik kaçtık evin camından perdenin arkasından izliyoruz. bunlar ellerinde sopalarla geldiler, deli gibi bizi arıyorlar, bizde çekirdek çitleyip izliyoruz. güzel günlerdi.