1.
çiftçi, birinin toprağını işleyerek yalnızca ürüne ortak olan kimse, çiftlik kâhyası ve kuzey reisin selam verme şekli.
maraba
maraba
devamını gör...
2.
televole olarak devam edecek kelime.
devamını gör...
3.
şener şenin en sevdiği kelimedir.
devamını gör...
4.
tarım alanında hiçbir masrafa karışmadan sadece emeğinin karşılığı olarak başkasının malından pay alan bir çeşit amele.
bu arkadaşımızın adı murâbi', genel manada yaptığı iş ise murabaa'dır. statü olarak tırt görüldüğü için dükkan yerine tükan der gibi ağzı fazla kirletmesin diye dudak ucuyla maraba denilmiştir. yazılı metinlerde asgari 1400 yıllık bir geçmişi vardır. normalde hiç kimseye bağlı değillerdir, kimseye eyvallahları yoktur. yetiştirilecek ürüne göre sezonluk çalışır, alın teriyle kazandıklarını yerler.
dil üstatlarından bazıları bu ismi mevsimlik (rabi', merba') çalışmalarından dolayı aldıklarını söyler. bazıları çalıştıkları işten dörtte bir gibi bir pay (rub', murâbi') aldıkları için bu isimle anıldıklarını söyler. bazıları ise halterci gibi güçlü, kaslı ama boydan kaybettikleri için (marbû') bu ismi aldıklarını söyler.
her ne olmuşsa zamanla ağaç, kazma, kürek, çit, katır vesair gibi tarlanın bir parçası, hatta tarla sahibinin malı olarak görülmüşler, maddi imkansızlıklardan dolayı da buna karşı koyamamışlar, devlet memuru gibi ağanın yanında 657'ye tabi olmuşlardır.
tarım alanı dışında sanat, edebiyat, siyaset alanında da marabalık düzeni vardır. hatta bin yıldır marabalar gibi yönetilmekteyizdir. döt mevsim karnımız tok, sırtımız perktir, yani sorun yoktur. tersine bir evrimle marabalıktan sıyrılıp murâbi' olmadıkça da ağamız toprakla birlikte bizi başkalarına satmaya devam edecektir.
bu arkadaşımızın adı murâbi', genel manada yaptığı iş ise murabaa'dır. statü olarak tırt görüldüğü için dükkan yerine tükan der gibi ağzı fazla kirletmesin diye dudak ucuyla maraba denilmiştir. yazılı metinlerde asgari 1400 yıllık bir geçmişi vardır. normalde hiç kimseye bağlı değillerdir, kimseye eyvallahları yoktur. yetiştirilecek ürüne göre sezonluk çalışır, alın teriyle kazandıklarını yerler.
dil üstatlarından bazıları bu ismi mevsimlik (rabi', merba') çalışmalarından dolayı aldıklarını söyler. bazıları çalıştıkları işten dörtte bir gibi bir pay (rub', murâbi') aldıkları için bu isimle anıldıklarını söyler. bazıları ise halterci gibi güçlü, kaslı ama boydan kaybettikleri için (marbû') bu ismi aldıklarını söyler.
her ne olmuşsa zamanla ağaç, kazma, kürek, çit, katır vesair gibi tarlanın bir parçası, hatta tarla sahibinin malı olarak görülmüşler, maddi imkansızlıklardan dolayı da buna karşı koyamamışlar, devlet memuru gibi ağanın yanında 657'ye tabi olmuşlardır.
tarım alanı dışında sanat, edebiyat, siyaset alanında da marabalık düzeni vardır. hatta bin yıldır marabalar gibi yönetilmekteyizdir. döt mevsim karnımız tok, sırtımız perktir, yani sorun yoktur. tersine bir evrimle marabalıktan sıyrılıp murâbi' olmadıkça da ağamız toprakla birlikte bizi başkalarına satmaya devam edecektir.
devamını gör...
5.