1.
asıl ismi mehmet eşreftir. nef'i'nin takipçisidir. abdülhamit döneminde yaşamış, keskin zekası ve küfürlü hicivleriyle akla kazınmıştır. neyzen tevfik'in hocasıdır. *özellikle dönemin padişahına, kadılarına, yapılan usulsüzlüklere karşı çıkan hicivler yazmıştır.
bir soğan soyulurken yaşarıyor da gözler,
vatandaş soyulurken aldırmıyor öküzler!
hayadan* eser yoktur nafile bütün sözler,
beyhude* inat etme hemen salla başını,
dilini tut, uslu dur, zıkkımlan maaşını.
usulsüzlüklere karşı susan kadılara ve vezirlere hitaben yazdığı bu hiciv, ender küfürsüz hicivlerindendir. hiçbir sözünü sakınmayan şair, bütün yanlışlara hicivleriyle tepki gösterir.
her biri kendince zulüm etmekte:
insan bir memur görünce eşkıya sanıyor...
ey zavallı, boş yere yakınma, bağırıp çağırma;
çünkü ezilenlerin ahını işiten hükümet bunu musîki* sanıyor!
sadece yolsuzluklara değil, kendisiyle dalga geçen herkese bir cevabı vardır. örnek vermek gerekirse bir gün eşeğe binmiş, yolda giderken arkadan izmir valisi kâmil paşa'nın arabası ile gelmekte olduğunu görür ve yol vermek için sağ kenara çekilir. yolun bu kenarında büyük bir çukur olduğunu gören kamil paşa espri olsun diye:
" aman eşref, eşeğe dikkat et çok kenara çekilme çukura düşersin. " der. şair eşref affeder mi? affetmez. cevabını yapıştırır.
" meraklanma paşam, eşek yeterince kâmildir" diyerek yoluna devam eder.
peki bu hicivler sarayın dikkatini çekmez mi? tabii ki çeker. evinde zararlı kağıt bulundurmaktan tutuklanır, ki zararlı kağıt dedikleri kendi yazdığı hicivlerdir.
bu şekilde, tutuklanıp serbest bırakılarak ya da yakalanmamak için saklanarak hayatına devam ederken azrail ona da uğrar. mezar taşına yazdıracağı sözler bile hazırdır.
kabrimi kimse ziyaret etmesin allah için
gelmesin reddeylerim*, billahi öz kardeşimi
gözlerim âdemoğlu görmekten o derece yıldı kî*
istemem ben fatiha, tek çalmasınlar taşımı.
şairin son isteği tabii ki yerine getirilmez ve mezar taşını çalarlar.
şair eşref'ten geriye, oldukça küfürlü hicivleri ve ondan ilham alan neyzen tevfik kalır.
bir soğan soyulurken yaşarıyor da gözler,
vatandaş soyulurken aldırmıyor öküzler!
hayadan* eser yoktur nafile bütün sözler,
beyhude* inat etme hemen salla başını,
dilini tut, uslu dur, zıkkımlan maaşını.
usulsüzlüklere karşı susan kadılara ve vezirlere hitaben yazdığı bu hiciv, ender küfürsüz hicivlerindendir. hiçbir sözünü sakınmayan şair, bütün yanlışlara hicivleriyle tepki gösterir.
her biri kendince zulüm etmekte:
insan bir memur görünce eşkıya sanıyor...
ey zavallı, boş yere yakınma, bağırıp çağırma;
çünkü ezilenlerin ahını işiten hükümet bunu musîki* sanıyor!
sadece yolsuzluklara değil, kendisiyle dalga geçen herkese bir cevabı vardır. örnek vermek gerekirse bir gün eşeğe binmiş, yolda giderken arkadan izmir valisi kâmil paşa'nın arabası ile gelmekte olduğunu görür ve yol vermek için sağ kenara çekilir. yolun bu kenarında büyük bir çukur olduğunu gören kamil paşa espri olsun diye:
" aman eşref, eşeğe dikkat et çok kenara çekilme çukura düşersin. " der. şair eşref affeder mi? affetmez. cevabını yapıştırır.
" meraklanma paşam, eşek yeterince kâmildir" diyerek yoluna devam eder.
peki bu hicivler sarayın dikkatini çekmez mi? tabii ki çeker. evinde zararlı kağıt bulundurmaktan tutuklanır, ki zararlı kağıt dedikleri kendi yazdığı hicivlerdir.
bu şekilde, tutuklanıp serbest bırakılarak ya da yakalanmamak için saklanarak hayatına devam ederken azrail ona da uğrar. mezar taşına yazdıracağı sözler bile hazırdır.
kabrimi kimse ziyaret etmesin allah için
gelmesin reddeylerim*, billahi öz kardeşimi
gözlerim âdemoğlu görmekten o derece yıldı kî*
istemem ben fatiha, tek çalmasınlar taşımı.
şairin son isteği tabii ki yerine getirilmez ve mezar taşını çalarlar.
şair eşref'ten geriye, oldukça küfürlü hicivleri ve ondan ilham alan neyzen tevfik kalır.
devamını gör...
2.
kırkağaçlıdır.
ilçede bir büstü yer alır. arada gider gezerim.
ilçede bir büstü yer alır. arada gider gezerim.
devamını gör...