milletim kandil desteği ile cumhurbaşkanı olana bu ülkeyi teslim etmez

kısacası seçimi kaybediyorum diyor.. millet ittifakı nın arkasında kandil mandil yok. maksat korkuyla oy çalmak.
kandil i de, apo yu da, habur dan girenleri de, kobani ye giderken lahmacun ısmarladıpınız pkk lı ları da sayenizde gördük. sadece bir kaç yıl zaman geçtiği için bu çomarların unuttu.

in kılıçdar we trust...

mitiglerde süründürülen hasta erdoğanın sanrılarıdır. açılım sürecinde kandilin desteğini alan erdoğan iktidardaydı.

söke söke alırız sarayı boşalt.

o saray boşalacak aga.
yallah.

kaybedersem hazır olun mu demek istedi acaba?

kılıçdaroğlu’nu destekleme kararı alan hdp-pkk seçim kampanyasını başlattı. ama pkk şeflerinin birbiri ardına destek açıklaması yapması kılıçdaroğlu’nun lehine mi olur aleyhine mi olur bilemiyorum?

murat karayılan, (pkk’nın bir numarası ) “14 mayıs’ta sadece cumhurbaşkanı değil, sistem de değişecek” dedi.
duran kalkan, kandil’deki mağaradan katıldığı yayında, “her türlü desteği vereceğiz” dedi. “ak parti, mhp faşist, sömürgeci, soykırımcı diktatörlüğüne karşı sekiz yıldır en büyük mücadeleyi pkk yürüttü” diye konuştu.
bese hozat, “biz hdp’nin millet ittifakı’nı destekleme tutumunu değerli, önemli ve anlamlı buluyoruz. seçimlerin sonucunu doğrudan etkileyecektir. bu tutumu destekliyoruz. seçim süreci ile birlikte güçlü bir mücadele yürütülürse bu faşist iktidar 14 mayıs’ta yıkılacaktır” diye konuştu.
sırrı sakık işin tam adını koydu. “biz üç-beş bakanlık pazarlığı peşinde değiliz” dedi. “biz bu sistemi değiştireceğiz, bizim küçük hesaplarımız yok. biz 100 yıllık cumhuriyet’i değiştireceğiz” dedi. ayrıca kılıçdaroğlu'na kapalı kapılar arkasında verdiğiniz sözleri açıklayın dedi.
peki kılıçdaroğlu ne dedi?

her gün masasına anketler gidiyor ve acı gerçeği kendiside biliyor. bir ihtimal seçime girecek. benim merak ettiğim ikinci tura kalırda çekilmek isterse ne olur bilen aydınlatsın.

bıkmadılar milliyetçilik oynamaktan ulan memlekette bizde başka herkes var bu nasıl memleket sevdası.

seçim gecesi fanatik asalaklarını sokağa çıkmaya davet etmesinden korkuyorum. iç savaş çıkarmadan gitmeyecek.

ulan madem cehape kandil destekli imralıya niye heyet gönderdiniz diye sormazlar mı adama?

anket sonuçlarının istediği gibi olmadığı anlamına gelir. yerel seçimlerde istanbul ve ankara’yı kaybettiler sıra geldi ülke yönetimine , bakalım yaşayıp göreceğiz.

orta yaşlı bir vatandaşım. dün gece kılıçdaroğlu öyle bir tweet attı ki olaylara tüm bakış açım değişti. kendimi komplo teorilerine fazla inanmayan biri olarak tanımlardım. yine dünkü tweeti komplo teorisi gibi algıladım. ama kendimi neymiş bu cambrige analytica diye araştırırken buldum. netflix'te yayınlanmış belgeseli dahi izledim. benzer süreçten geçmiş seçim örneklerini inceledim. ülkemizle ne kadar benzer olduğunu gördüm. şöyle ki belli yaş üstü bireylerin oy verme alışkanlıkları aşağı yukarı belli. iktidar partisinin onca olaya rağmen oy oranlarını belli noktada tutması biraz da buraya bağlı. ancak gençler için durum farklı. gençler mevcut iktidardan başka bir yönetim görmediğinden ve farklı ülkelerdeki akranlarına göre daha zorlu bir hayat yaşadıklarından iktidar partisine oy verme konusunda biraz uzaklar. seçim sürecinin başından beri iktidar tarafından onlara yönelik çok fazla bir vaat sunulmadığı da ortada. peki ne yapılabilir? olay burada başlıyor. ya sandıktan ya da en güçlü rakipten uzak tutulmaları gerekir. burada devreye iki nokta giriyor. güçlü medya desteği ile rakibini ülkenin belası olmuş örgüt ile yan yanaymış gibi göstermek bir de rakipten oy alacak adayı parlatmak. seçimin kaderi ilk kez oy kullanacak gençlerde. o yüzden de bu tür söylemler sürekli devam edecek.
iktidarın seçimi kazanmak için izlediği strateji. bakalım tutacak mı?

tehlikeli cümle. bakın, söylediği şey "oy vermez" değil "teslim etmez."

bu lafları "kazansa bile vermeyin" şeklinde anlayıp farklı işlere kalkışacak birileri çıkarsa o zaman ne olacak?

bir de şuna aşırı derecede uyuz oluyorum; şimdi ben adamın birinden nefret ediyorum diyelim. yaptığı hiçbir şeyi de onaylamıyor olayım mesela. sonra ben bir yerin başına geçmek için aday olayım. o herif kalkıp "ben meja'yı destekliyorum." desin. ulan bunda benim ne suçum var! belki doğrudan ben bile rahatsız oluyorum bundan ama adamın ağzı torba mı? çıkmış kendi iradesiyle yorum yapıyor. üstelik "ben bu adamın desteğini talep etmedim." dediğim hâlde birileri gelip "yok. seni destekliyorsa sen bunu kesin çok seviyorsun. var aranızda bir şeyler." falan diyor. resmen sinir krizi sebebi...

yahut şöyle bir manzara düşünelim; şerefsizin önde gideni biri var. bir yarıştayız ve 2 aday var. biri benim. bu şerefsiz öyle bir karakter ki onun benim yanımda görünmesi benim tüm karizmamı çizecek. adam şerefsiz olduğundan gidip diğer adayla anlaşıyor, mesela para karşılığında. sonra çıkıp benden yana görünüyor ki milletin gözünden düşeyim. ne dersem diyeyim adamla alakam olmadığını da kabul ettiremiyorum. yani her şey dışarıdan göründüğü kadar basit olmayabilir.

bunları chp ya da başka bir parti için özel olarak söylemiyorum. fakat birisi çıkıp bir yere destek açıklayınca mutlaka aralarında organik bir bağ olmak zorunda değil.

pkk denen terör örgütü çıkıp kafasına göre açıklamalar yapıyor sürekli ve yaptığı her açıklama muhalefetin aleyhine oluyor. sizin aklınız alıyor mu her lafı muhalefetin tabutuna bir çivi çakan tiplerin muhalefet için çalıştığını? muhalefetin kazanmasını o kadar isteseydiler, en basitinden sadece susarlardı seçime kadar ki muhalefet onlarla anılmasın da oyları düşmesin. azıcık kafayı çalıştırın artık.

millet senin g*tüne tekmeyi atmak için günleri sayıyor.
(bkz: çok gaz çıkaranın sıçma vakti yaklaşmıştır)

ne olur sandığa gitmeyin demenin farklı bir yolu. gitsek ne değişecekmiş, baksana bunlar gitmeyecek belli ki dedirtmek istiyor seçmene.

ben daha bir azimle o sandığa gideceğim, neler değişecek göreceğiz.

e beyaz saray destegi alana teslim etti ama.

meja'nın açıkladığını senelerdir insanlara anlatmaya çalışıyorum. bazen birileriyle aynı gruba dahil de olabilirsin. bu çok normal. en basitinden teröristlerle aynı inanca sahip millet öyle olunca sorun yok da biz de yönetim şeklinden memnun olmama konusunda hemfikir olunca mı sorun. feto galatasaraylı aa sen de galatasaraylısın o zaman sen de fetocusun ya da tüm galatasaraylılar fetocu demek gibi bişey bu. pkk erdoğan'ı sevmiyordur bir karın ağrısı vardır, ben sevmiyorum çünkü ülkem mülteci kampına döndü, dinle adam kandırıyorlar, ekonomi bitik vs.
halka hitap şeklini sevmiyorum, makamlarını şahsi çıkarları uğruna kullanmaları ve ego yapmalarından hazetmiyorum, yargıyı kendilerine bağlayıp cemaatlerin kucağında oturmaları hoşuma gitmiyor. velhasıl benim davam başka.

he illa pkk muhabbeti yapılacaksa bin kere yazdık gene yazalım; ayaklarına gidip halay çeken, bayrak açtıran, türküm kelimesine savaş açan, osman öcalan'ı devletin resmi kanalına çıkartan da kendileriydi. tıpkı feto olayları gibi aynı taktikle kendi yaptıkları şeyleri unutup aksine topu millete atıyorlar.

he illa başka kanıtlarda istiyorlarsa daha demin ınstagramda karşıma çıktı, röportaj yapan pkklı sözde yöneticinin en çok erdoğan'la görüştük diye konuştuğu video. arayan bulabilir.

ayrıca biz açılım sürecinde eleştirirken kan dökülmesin, kardeş kardeşi vurmasın diye edebiyatı yapıp bizi faşist ilan edenler hiç konuşmasın, belki chp'de aynı şeyi deniyor.

pkk konusunda konuşacak son adamlar akplilerdir. özellikle pkk, feto ve mülteci istilası konusunda kafalarını kuma gömsünler yoksa zararlı çıkarlar.

dedi çözüm sürecinin mimarı.

(bkz: bi yürü git dedirten tayyip zırvaları)
(bkz: arapperest kişilik bozukluğu)