muhalif hareketlerde lgbt ve solcuların suçlanması

arkadaşlar, devlet faşizmi ile yeni tanıştığınız için suçlayacak kesim arıyorsunuz ama devlet faşizmi yeri geldiğinde türk bayraklıya da saldırır (saldırdı), başörtülüye de saldırır (saldırdı), milliyetçiye de saldırır (saldırdı). dolayısıyla devlet, eline hangi imkan verilirse onunla karşısına geçen tüm eylemleri manipüle ederek meşruiyetini kaybettirmeye çalışır. yeri gelir iktidar gözünde ateist olursunuz, zerdüşt olursunuz, ermeni olursunuz, yahudi olursunuz, alevi olursunuz. şimdi de hepiniz lgbt ve dhkp/c'li oldunuz. siz daha taze olduğunuz için zamanla alışacaksınız.

eylemlerde sanki lgbt veya solcular olmasa rektör istifa edecekti, hükümet düşecekti. ay benim canım ya. siz portakalda vitaminken bugün edindiğiniz bir çok hakkı bu insanların ödediği bedellere borçlusunuz. altı üstü 5-6 megabyte iziniz var bu ülkede. umutsuzluk söz konusu olduğunda başkalarını suçlamaya çabuk alıştınız.

solcu olarak tanımlanan kesimin sol dünya görüşü ile uzaktan yakından bağı yoktur. sol tüm etnik kimliklere hoşgörülü yaklaştığı için kürtçü ve ayrılıkçı kriptolar solun içerisine sızmış faşistlerdir. 80 darbesi sonrası sol, bilerek ve istenerek bu kürtçülerin hegemonyasına teslim edilmiştir. gerçek solcular, dünya tarihinde emperyalizmi defalarca yenilgiye uğratmış mustafa kemal atatürk'ün safında yer almaktadır. bugünün pkk bayrağı sallayan eylem güllerine sorduğunuz vakit ise atatürk'ü faşist bir diktatör olarak tanımlayacaktır. türk halkının eylem ve gösteri hakkı bu marjinal kitlenin zılgıtlarının kuru gürültüsünde yok edilmektedir. vatanına ve bayrağına bağlı tek bir muhalif sırf bunlarla yan yana gözükmemek, bulundukları yerde o paçavralarını sallamalarına alet olmamak için hesabı sandıkta sormayı yeğlemektedir.
evet, eylemlerde bu şımarık ve baskılayıcı tavırları ile, eylemi bağlamından koparan lgbt ve kürtçü tayfası olmasa idi halkın büyük bir kesimi bu direnişi desteklemekteydi. öte yandan bugün kazandığımız demokrasi ve modern dünyaya az da olsa entegre oluşumuzu atatürk'e, silah arkadaşlarına ve kuvay-ı milliye yiğitlerine borçluyuz. onlar ülkenin kuruluşunda bu onurlu mücadeleyi verirken memleketin her köşesinde isyan çıkaran seyit rıza'nın, şeyh said'in ve onların devamı olan hdp'ye zerre kadar borcumuz olmadığı gibi kinimiz diridir.

lgbt hareketinin terörizmle nasıl bağdaştırıldığını hiç anlayamadım. belli ki siz protesto etmeyin her gün sokaklarda öldürülüp tacize uğrarken sessizce sıranızı bekleyin diye zırıldayan orta yaşlı sözlük beyefendileri bu distopik düzen içerisinde hiçbir muhalefet oluşumda etkin rol oynamamanın/oynayamamanın suçunu gariban bir kesim insanda arıyorlar, lubunlar da en kurban edilesi keçi olmuş. biraz daha bekleyin, vicdanınızı böyle rahatlatmaya devam edin; halifeliğin ilanı da verilince protestolarınıza başlamayı gözden geçirebilirsiniz (belki). korkaklar

hükümet aleyhine olan herşeye atladıkları içindir.

(bkz: marketlerde lgbt ve solcuların suçlanması)
(bkz: yaran yanlış okumalar)

kendine sağ diyenler muhaliflik adına bir şey yapmadıkları için bu utancın üstünü böyle kapatmaya çalışıyorlar. efenim biz tam eylem yapacaktık baktık orada bir lgbt sembolü var vazgeçtik. sayıları milyonları bulan sağ seçmen yerine az buçuk lgbt birey sahayı domine etmeyi başarabiliyorsa sen oraya hiç gittim deme bile. kaldı ki zaten o sembole tahammül edemiyorsan senin iktidardan farkın kalmamıştır. sen topluma özgürlük istemiyorsun sen sadece bu iğrenç çarkın başına geçmek istiyorsun. bakmayın bunların muhalifim dediklerine iki bayrak bir vatan hamasetine tweet bile atamazlar.