mülteci sorununun nefret ve ırkçılıkla çözülmeyeceği gerçeği
başlık "zartoşt" tarafından 17.07.2021 18:09 tarihinde açılmıştır.
1.
ne zaman mültecilere hakaret ederek bu sorunu çözebileceğini sananları görsem açıklamaya çalıştığım gerçektir. öncelikle belirteyim ülkenin içine giren bu milyonlarca sığınmacı ülkemiz için büyük bir sorundur ve çözülmesi şarttır. ancak bu kofti milliyetçiler sadece etnik küfürler etmeyi ve hakaretler savurmayı bilirler. çözüm ne peki diye sorduğunuzda ise cevap veremezler. verseler bile cevap muhtemelen uluslarası hukukun içinden geçmiştir. öncelikle idiotluk içeren bir görsel paylaşayım;![kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel](https://media.normalsozluk.com/up/2021/07/17/etovw6abm4gxpuu0-t.jpg)
görüldüğü gibi insanlar savaş yüzünden mültecilerin var olduğunu ve esas insanlar savaşırsa mülteci sorunun katlanacağından habersizler. yani halk mülteci sorununun nasıl çözüleceğini bilmiyor. hem mültecilerden dert yanıyor hemde türkiye’nin afganistan ve suriye’de gerçekleştirdiği savaşçı politikayı destekliyorsanız sizi yazımı buraya kadar okuyabildiğiniz için tebrik ederim. zira bu zekayla okuyabilmeniz bir mucize. şimdi bir soru; siz mülteci olsanız türkiye’de mi kalırdınız yoksa avrupa’ya mı geçerdiniz? cevap basit olmasına rağmen neden tee afganistan’dan buraya kadar gelen sığınmacı avrupa’ya gitmiyor/gidemiyor? çünkü türkiye ab ile yaptığı anlaşma çerçevesinde türkiye’den avrupa’ya geçen tüm mültecileri almak zorunda. peki neden bu yapıldı? çünkü bu sayede türkiye içeride ve dışarıda ne kdar hukuksuzluk yaparsa yapsın ab hiçbir şey diyemeyecekti. örneğin türkiye’nin gerçekleştirdiği barış pınarı harekatında erdoğan “bunu işgal olarak nitelendirirseniz yapacağımız şey kolay bütün sınır kapılarını açarız” dedi. yani bu aslında türkiye yöneticilerinin mültecilerin ülkeye gelmesinden memnun olduğunu zira böylece onları siyasi koz olarak kullanabildiğini gördük. yani türk halkı mülteci meselesini sorun olarak görürken devlet erkanı bundan memnun. yani türkiye elinde fırsat olsa bile aslında sığınmacı sorununu çözmek istemez. ayrıca bunun yanında ab’den milyar dolarlar alındı/alınıyor sığınmacılar için. tam burada türkiye’nin mültecilere milyar dolar para harcadığı yalanınıda incelemek istiyorum. türkiye yöneticileri değil sığınmacılara para harcamak ab’den gelen parayı bile vermeyip cebine attılar. türk yöneticilerin gerçekten devlet kasasından mecbur olmadıkları halde para harcayacak kadar naif olduklarını mı zannediyorsunuz? harcandı denen paralarda muhtemelen öso gibi yapıların maaşına girmiştir. bunu ise savaşçı politikayı destekliyorsanız eleştiremezsiniz. o halde yunanistan sığınmacıları döve döve kovabiliyor da biz neden yapamıyoruz sorusunu netleştirdik diye düşünüyorum. peki çözüm ne?
1- öncelikle ab ile yapılan mülteci anlaşması çöpe atılmalı. zira bu anlaşma yalnızca erdoğan hükümetinin yaptırım yemeden uluslarası hukuku yok etmek için imzaladığı, türkiye’nin çıkarlarına hiçbir şekilde hizmet etmeyen bir anlaşmadır. bu sayede mülteciler avrupa’ya gitmeye başlayacak. avrupalılar ise suriye’de çözümün olması için mecbur kalacaklar.
2- suriye devleti ile diyalog kurulup savaşın bitmesi için destek verilmesi. ki burada şunu söylemek gerekir ki erdoğan hükümeti savaşın bitmesi istemiyor. zira savaş beraberinde ekonomik fırsatlarıda getirir. erdoğan’ın ışid ile yaptığı petrol ticaretini, yağmalanan halep sanayi bölgesini, mit tırlarını hep bu çerçevede değerlendirmek gerekiyor.
3- türkiye, suriye’de kümelenen htş vb. terör yapılanmalarına destek vermeyi bırakmalı. zira bu gruplar savaşın kilitlenmesine sebep oluyor.
4- bölgede esad’ın bile çatışmayıp bir ölçüde kabullendiği, ab ve amerika için bölgesel müttefik konumundaki rojava özerk yönetimi ile diyalog yollarının açılması.
5- maaşları türkiye tarafından ödenen öso gibi yapıların esad ile diyalog kurmasını sağlamak.
6- topyekün savaşçı politikayı terketmek.
yazı biraz uzun oldu ancak bunların sorunların çözümünün ancak bir kısmı. görüldüğü gibi çözüm boş hamasetle yada mülteci düşmanlığı ile gelmeyecek.
![kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel](https://media.normalsozluk.com/up/2021/07/17/etovw6abm4gxpuu0-t.jpg)
görüldüğü gibi insanlar savaş yüzünden mültecilerin var olduğunu ve esas insanlar savaşırsa mülteci sorunun katlanacağından habersizler. yani halk mülteci sorununun nasıl çözüleceğini bilmiyor. hem mültecilerden dert yanıyor hemde türkiye’nin afganistan ve suriye’de gerçekleştirdiği savaşçı politikayı destekliyorsanız sizi yazımı buraya kadar okuyabildiğiniz için tebrik ederim. zira bu zekayla okuyabilmeniz bir mucize. şimdi bir soru; siz mülteci olsanız türkiye’de mi kalırdınız yoksa avrupa’ya mı geçerdiniz? cevap basit olmasına rağmen neden tee afganistan’dan buraya kadar gelen sığınmacı avrupa’ya gitmiyor/gidemiyor? çünkü türkiye ab ile yaptığı anlaşma çerçevesinde türkiye’den avrupa’ya geçen tüm mültecileri almak zorunda. peki neden bu yapıldı? çünkü bu sayede türkiye içeride ve dışarıda ne kdar hukuksuzluk yaparsa yapsın ab hiçbir şey diyemeyecekti. örneğin türkiye’nin gerçekleştirdiği barış pınarı harekatında erdoğan “bunu işgal olarak nitelendirirseniz yapacağımız şey kolay bütün sınır kapılarını açarız” dedi. yani bu aslında türkiye yöneticilerinin mültecilerin ülkeye gelmesinden memnun olduğunu zira böylece onları siyasi koz olarak kullanabildiğini gördük. yani türk halkı mülteci meselesini sorun olarak görürken devlet erkanı bundan memnun. yani türkiye elinde fırsat olsa bile aslında sığınmacı sorununu çözmek istemez. ayrıca bunun yanında ab’den milyar dolarlar alındı/alınıyor sığınmacılar için. tam burada türkiye’nin mültecilere milyar dolar para harcadığı yalanınıda incelemek istiyorum. türkiye yöneticileri değil sığınmacılara para harcamak ab’den gelen parayı bile vermeyip cebine attılar. türk yöneticilerin gerçekten devlet kasasından mecbur olmadıkları halde para harcayacak kadar naif olduklarını mı zannediyorsunuz? harcandı denen paralarda muhtemelen öso gibi yapıların maaşına girmiştir. bunu ise savaşçı politikayı destekliyorsanız eleştiremezsiniz. o halde yunanistan sığınmacıları döve döve kovabiliyor da biz neden yapamıyoruz sorusunu netleştirdik diye düşünüyorum. peki çözüm ne?
1- öncelikle ab ile yapılan mülteci anlaşması çöpe atılmalı. zira bu anlaşma yalnızca erdoğan hükümetinin yaptırım yemeden uluslarası hukuku yok etmek için imzaladığı, türkiye’nin çıkarlarına hiçbir şekilde hizmet etmeyen bir anlaşmadır. bu sayede mülteciler avrupa’ya gitmeye başlayacak. avrupalılar ise suriye’de çözümün olması için mecbur kalacaklar.
2- suriye devleti ile diyalog kurulup savaşın bitmesi için destek verilmesi. ki burada şunu söylemek gerekir ki erdoğan hükümeti savaşın bitmesi istemiyor. zira savaş beraberinde ekonomik fırsatlarıda getirir. erdoğan’ın ışid ile yaptığı petrol ticaretini, yağmalanan halep sanayi bölgesini, mit tırlarını hep bu çerçevede değerlendirmek gerekiyor.
3- türkiye, suriye’de kümelenen htş vb. terör yapılanmalarına destek vermeyi bırakmalı. zira bu gruplar savaşın kilitlenmesine sebep oluyor.
4- bölgede esad’ın bile çatışmayıp bir ölçüde kabullendiği, ab ve amerika için bölgesel müttefik konumundaki rojava özerk yönetimi ile diyalog yollarının açılması.
5- maaşları türkiye tarafından ödenen öso gibi yapıların esad ile diyalog kurmasını sağlamak.
6- topyekün savaşçı politikayı terketmek.
yazı biraz uzun oldu ancak bunların sorunların çözümünün ancak bir kısmı. görüldüğü gibi çözüm boş hamasetle yada mülteci düşmanlığı ile gelmeyecek.
devamını gör...
2.
hiçbir türlü çözülemeyecektir.
devamını gör...
3.
benim çok daha pratik bir çözümüm var. sınıra kaçak olarak yaklaşanları tespit için iha devriyesi ve silahlı müdehale. ikinci bir yöntem ise yunanlıların yaptığı gibi gelenleri neyi neyi yok alıp geri göndermek. böylece göç rotası bir anda kesilir.
içeridekilerin tespiti de kolay, halk için bir ihbar hattı ve yakalananların sınıra aynen postalanması. tabi yine neyi var neyi yok el koyup. bu konuda insanlık abidesi pozu vererek sonuç alınmaz.
sınır ötesi operasyonlara hep karşı idim zaten. gereken tek şey kale gibi bir sınır koruma devriyesi.
avrupa ses ederse, kendilerine yurt içinden toplanan göçmenlerden itina ile postalanır. böylece bu konu da kapanır.
içeridekilerin tespiti de kolay, halk için bir ihbar hattı ve yakalananların sınıra aynen postalanması. tabi yine neyi var neyi yok el koyup. bu konuda insanlık abidesi pozu vererek sonuç alınmaz.
sınır ötesi operasyonlara hep karşı idim zaten. gereken tek şey kale gibi bir sınır koruma devriyesi.
avrupa ses ederse, kendilerine yurt içinden toplanan göçmenlerden itina ile postalanır. böylece bu konu da kapanır.
devamını gör...
4.
devamını gör...
5.
hakaret ederek çözülemez o kısmına katılıyorum. ya eski usul idam mangası yolu ile bu problem çözülebilir. biraz ses getirir ama sonuçta orta doğu yani bunlar hep olan şeyler. ya da kişisel projem suriye sınırına elli şer metre mesafe ile sınır boyunca trebuchet yerleştirilecek. sonra afgan suriyeli ne bileyim kamboçyalı ne varsa suriye tarafına fırlatılacak. hem eğlenceli hem işlevsel.
devamını gör...
6.
türkiyenin mülteci sorununu hümanizm ekseninde ele almak aptallıktır. çünkü bile isteye ülke araplaştırılsın diye ithal edilen insanlardan bahsediyoruz.
bu sorun nefret ve ırkçılıkla çözülmez ama bastırılabilir en azından gelen acaba mı? diye kendine sorar. kimse kusura bakmasın hümanizm kasacak zamanı çoktan geçtik. daha da komiği mülteciler için bm atıyorum 10m usd veriyor bizimkiler 1m yi harcıyor kalanını cukkaya atıyor böyle de bir rezillik var.
bu sorun nefret ve ırkçılıkla çözülmez ama bastırılabilir en azından gelen acaba mı? diye kendine sorar. kimse kusura bakmasın hümanizm kasacak zamanı çoktan geçtik. daha da komiği mülteciler için bm atıyorum 10m usd veriyor bizimkiler 1m yi harcıyor kalanını cukkaya atıyor böyle de bir rezillik var.
devamını gör...
7.
yüzde yüz doğrudur adamlara linç kampanyası yapılıyor.
devamını gör...
8.
öncelikle kimse kusura bakmasın ama çoğunluğu başta tecavüz gibi tarifi olmayan iğrençlikteki cinsel suçlar olmak üzere her türlü pisliğe bulaşan, çocuk bıçaklayan, taşla kafa ezen tiplere nefret ve düşmanlıktan başka bir şey beslemesi mümkün değil bu halkın kardeşim. ha bunların dışında gerçekten geçim derdinde olan, kendi halinde birileri varsa aralarında, bunların da adam gibi kaydının yapılması ve sayılarının kontrollü olması şartıyla pek bir sorun olmayacağını düşünüyorum. ki bu işsizlikte o bile sorun yaratabilir ya neyse.
ancak dediğim gibi halk bu noktaya birden bire gelmedi. yaşadıklarına tepki veriyor insanlar. kimse bizim milletimizde böyle pisliklerin olmadığını söylemiyor zaten ancak bu kaçaklar bambaşka bir boyut.
herifler eşinin, babasının yanındaki kadınlara 15 kişi saldırıp tecavüz etmeye kalkıyor. direneni veya korumaya çalışanları da vahşice öldürüyor.
tüm bunların herhangi bir izahı yok hiçbir şekilde.
tanım: varsayım olarak haklı bulsam da gidişat böyle devam ettiği takdirde halkın tepki göstermekten başka çaresi kalmayacağından ötürü maalesef katılamayacağım başlık.
edit: ilgilenenler için konunun ciddiyetine ve işlerin nasıl bu hale geldiğine ilişkin iki adet yazıyı buraya bırakıyorum. herkese bir beş dakika ayırıp incelemesini tavsiye ederim.
buradan
buradan
ancak dediğim gibi halk bu noktaya birden bire gelmedi. yaşadıklarına tepki veriyor insanlar. kimse bizim milletimizde böyle pisliklerin olmadığını söylemiyor zaten ancak bu kaçaklar bambaşka bir boyut.
herifler eşinin, babasının yanındaki kadınlara 15 kişi saldırıp tecavüz etmeye kalkıyor. direneni veya korumaya çalışanları da vahşice öldürüyor.
tüm bunların herhangi bir izahı yok hiçbir şekilde.
tanım: varsayım olarak haklı bulsam da gidişat böyle devam ettiği takdirde halkın tepki göstermekten başka çaresi kalmayacağından ötürü maalesef katılamayacağım başlık.
edit: ilgilenenler için konunun ciddiyetine ve işlerin nasıl bu hale geldiğine ilişkin iki adet yazıyı buraya bırakıyorum. herkese bir beş dakika ayırıp incelemesini tavsiye ederim.
buradan
buradan
devamını gör...
9.
siz ne yaşıyorsunuz ya.multeciler talibandan esaddan kaçıp ülkemizde kendi saçma rejimlerine benzer bir ülke inşa etmeye çalışıyor,hükümette çanak tutuyor,izleyelim mi?ülkede yeterince türk suçlu var ve onlara bile yeterli cezayı vermiyorlar ama bunların bırak adli sicil kaydı ülkede yaşadıklarına dair kayıt bile yok.derhal hepsi sınır dışı edilmeli.kadinlarininda masum olduğunu kesinlikle düşünmüyorum.biz her gün andımızı(ki onuda bıraktırdılar)okuyan istiklal marşıyla evlere dağılan nesildik.aslınızı unutmayın!
devamını gör...
10.
hiçbir işi doğru yapamıyoruz
devamını gör...
11.
aklı başında herkesin kavrayabildiği gerçektir.
evlerine dönmeleri gerektiğini dillendirmenin de ırkçılık olmadığı gerçeği gibi...
evlerine dönmeleri gerektiğini dillendirmenin de ırkçılık olmadığı gerçeği gibi...
devamını gör...