1.
fazla ışığın çekingenliğinden her akşam köşe de ufak bir mum yakarsın, yakarsında her üfleyip söndürdükten sonra da benliğini kaybetmiş gibi yolunu arar durursun. kaç zamandır tanışız, artık kestiremiyorum.
kaç akşamdır mumlarını yakmıyorsun, aydınlığın içerisinde saklanıyorsun. bir ayı aşmış olsa gerek, yine kendi sessizliğinde ayları geri mi atıyorsun?
ben sana denk değilim, sırf değirmenin işlesin diye kaynağımdan olmuş gibiyim. ne bir yeşili kaldı baktığım tarafların ne de ışıltısı yansıyan gün doğumları. seni artık bol ışıklı güvenli akşamlara bırakıyorum. elbet yalnızlığını özlediğin gibi, benide onunla anımsayacaksın. başın sağ olsun, başka temennim yok, sen öyle veya böyle ayakta durabilirsin, raflarında toza bulanmış mumların, bir heves başka bir istencin olursa kıyıya vurur mektupların.
kaç akşamdır mumlarını yakmıyorsun, aydınlığın içerisinde saklanıyorsun. bir ayı aşmış olsa gerek, yine kendi sessizliğinde ayları geri mi atıyorsun?
ben sana denk değilim, sırf değirmenin işlesin diye kaynağımdan olmuş gibiyim. ne bir yeşili kaldı baktığım tarafların ne de ışıltısı yansıyan gün doğumları. seni artık bol ışıklı güvenli akşamlara bırakıyorum. elbet yalnızlığını özlediğin gibi, benide onunla anımsayacaksın. başın sağ olsun, başka temennim yok, sen öyle veya böyle ayakta durabilirsin, raflarında toza bulanmış mumların, bir heves başka bir istencin olursa kıyıya vurur mektupların.
devamını gör...
"mum karanlığı" ile benzer başlıklar
mum
40