yazar: ömür iklim demir
yayım yılı: 2022
son dönemin çıkış yakalayan yazarından olan ömür iklim demir'in bu son eserinde, 14 öykü bir araya geliyor. hayata dair geniş bir yelpazede ele alınan eser, yazarın özgün diliyle okuyucuyla buluşuyor.
yayım yılı: 2022
son dönemin çıkış yakalayan yazarından olan ömür iklim demir'in bu son eserinde, 14 öykü bir araya geliyor. hayata dair geniş bir yelpazede ele alınan eser, yazarın özgün diliyle okuyucuyla buluşuyor.
öne çıkanlar | diğer yorumlar
başlık "insan olun biraz" tarafından 26.01.2023 01:38 tarihinde açılmıştır.
1.
bir sanatsepet ukdesidir.
meteoroloji jargonunda hafif dalgalı deniz haline verilen isimdir. ayrıca insanların ruh halini anlatmak için ithal edebileceği bir sözdür. ve de muhtelif evhamlar kitabı okuyup beğendiğim ömür iklim demir'in kitabının da adıdır.
kitaptan daha sonra bir kitap başlığı açarak bahsetmeyi düşünüyorum. denizle ilgili ise bilgim çok sınırlı. deniz kenarında sevimli bir ilçede doğup büyümeme, hatta büyüdüğüm köy bir liman köyü olmasına rağmen ben denize hiç o gözle bakmamışım. yani oturup izlediğim, aşık olup karşısında ağladığım, biramı alıp denizle tokuşturduğum olmuştur ama denizi o kadar da iyi tanımam.
mutedil dalgalı ruh halini ise iyi bilirim. ruhunuzda bir çalkalanma olur ama asla çok şiddetli değildir. hafif hafif bir hüzün, keder içinizde hareket eder ama sizi alabora edecek kadar da güçlü değildir. yine de kolay kolay sakin bir hale de dönemez insan. hep bir sarsıntı vardır içinde.
mutedil dalgalı ruh hallerinde savrula savrula çarşaf gibi bir deniz özlemi büyür insanın içinde. balkanlardan gelen soğuk hava dalgası ile denk gelmezse pek de tehlikeli sayılmaz.
dalgalanın durulun.
meteoroloji jargonunda hafif dalgalı deniz haline verilen isimdir. ayrıca insanların ruh halini anlatmak için ithal edebileceği bir sözdür. ve de muhtelif evhamlar kitabı okuyup beğendiğim ömür iklim demir'in kitabının da adıdır.
kitaptan daha sonra bir kitap başlığı açarak bahsetmeyi düşünüyorum. denizle ilgili ise bilgim çok sınırlı. deniz kenarında sevimli bir ilçede doğup büyümeme, hatta büyüdüğüm köy bir liman köyü olmasına rağmen ben denize hiç o gözle bakmamışım. yani oturup izlediğim, aşık olup karşısında ağladığım, biramı alıp denizle tokuşturduğum olmuştur ama denizi o kadar da iyi tanımam.
mutedil dalgalı ruh halini ise iyi bilirim. ruhunuzda bir çalkalanma olur ama asla çok şiddetli değildir. hafif hafif bir hüzün, keder içinizde hareket eder ama sizi alabora edecek kadar da güçlü değildir. yine de kolay kolay sakin bir hale de dönemez insan. hep bir sarsıntı vardır içinde.
mutedil dalgalı ruh hallerinde savrula savrula çarşaf gibi bir deniz özlemi büyür insanın içinde. balkanlardan gelen soğuk hava dalgası ile denk gelmezse pek de tehlikeli sayılmaz.
dalgalanın durulun.
devamını gör...
2.
(bkz: ömür iklim demir) in ikinci öykü kitabıdır.
şimdi efendim öykü kitabı çeşit çeşit olur. bazen öyle öykü kitapları vardır ki her bir öykü de bambaşka yerlere zamanlara olaylar gidersiniz. yazarın geniş hayal gücü ve gözlemlerini öykülerine aktarışı sizi kendisine hayran bırakır. basliga konu olan kitabın yazarı bunu ilk kitabında gayet iyi bir sekilde başarmıştır. (bkz: muhtelif evhamlar kitabı) kimi zaman da yazar kitabın içindeki öyküleri birbirine bağlayarak sanki bir roman havası vererek bütünlük oluşturur. buna da (bkz: evvelotel) ya da (bkz: sarıyaz) örnek olarak verilebilir. işte ömür iklim demirin bu kitabı biraz evvelotel havasında. birbirine ucundan kıyısından bağlı karakterlerin yalnızlığını, kararsızlığını, çaresizliğini, yenilmisligini, bosvermişliğini anlatıyor.
öykülerin çoğu öncesi sonrasi belirsiz ekran görüntüleri gibi. biraz o anın içinde kalma, o anda karakterin kafasının içinden geçenleri anlatma derdine düşülmüş. ismi gibi dalgalı bir kitap. bir an akvaryuma bakarak hayatı sorgulayan karakterden hurçları karıştıran hırsıza oradan neden olduğu bilinmeyen bir kızın peşinden yas tutmaya devam eden janti bir erkeğe hemen ardından demansın karanlık labirentlerinde dolaşan bir yaşlıya vs geçiş yapabiliyorsunuz. ilginç olan şu ki hepsi birbiri ile bağlantılı ama bağlantı kablolarını birleştirme konusunda biraz yazara hayal gücünüzle yardım etmek zorundasınız.
ben kitap okurken kendi isteklerimden daha ziyade yazarın bana sunduklarını odaklanmaya ya da yazarın kitap içinde oluşturduğu havaya uyum sağlamaya çalışan bir okurumdur. bu kitapta da dalgali ve rüzgarlı bir denizde kayıkla geziyormuş da lodoslu havanın baş ağrısını çekiyormuşum gibi okudum bu yüzden; her ne kadar beklediğim umut ettiğim gibi bir kitap olmasa da, konusu ve anaduygusu nedeniyle bitirmekte biraz zorlanmış olsam da edebi yönü olduğunu, zamanla kıymetinin bilineceğini, yazarın kendi üslubunu oluşturmasına yardım ettiğini düşünüyorum.
kitapta kahramanların yaşadıklarından daha ziyade yaşadıklarını anlamlandırma çabası vardı diyebilirim. belki bazı karakterlere daha çok yer verilseydi, bir intihar denemesinin peşine takılmak yerine kim tefrikalarinda olduğu gibi farklı ve orijinal bir kurgunun peşinden gidilseydi daha mı iyi olurdu diye düşünmeden edemesem de gayet de kitap gibi kitaptı işte.
hayatımızın en mutlu anını çoktan yaşamış olabilirmişiz gibi.
özgüvensizliğimiz bizi kibar sessiz ve de iyi insanlar olmaya zorluyor. insan özünde kötüdür.
zannımca hayatın bir yerinde her insanın kendinden vazgeçtiği bir nokta var.
şimdi efendim öykü kitabı çeşit çeşit olur. bazen öyle öykü kitapları vardır ki her bir öykü de bambaşka yerlere zamanlara olaylar gidersiniz. yazarın geniş hayal gücü ve gözlemlerini öykülerine aktarışı sizi kendisine hayran bırakır. basliga konu olan kitabın yazarı bunu ilk kitabında gayet iyi bir sekilde başarmıştır. (bkz: muhtelif evhamlar kitabı) kimi zaman da yazar kitabın içindeki öyküleri birbirine bağlayarak sanki bir roman havası vererek bütünlük oluşturur. buna da (bkz: evvelotel) ya da (bkz: sarıyaz) örnek olarak verilebilir. işte ömür iklim demirin bu kitabı biraz evvelotel havasında. birbirine ucundan kıyısından bağlı karakterlerin yalnızlığını, kararsızlığını, çaresizliğini, yenilmisligini, bosvermişliğini anlatıyor.
öykülerin çoğu öncesi sonrasi belirsiz ekran görüntüleri gibi. biraz o anın içinde kalma, o anda karakterin kafasının içinden geçenleri anlatma derdine düşülmüş. ismi gibi dalgalı bir kitap. bir an akvaryuma bakarak hayatı sorgulayan karakterden hurçları karıştıran hırsıza oradan neden olduğu bilinmeyen bir kızın peşinden yas tutmaya devam eden janti bir erkeğe hemen ardından demansın karanlık labirentlerinde dolaşan bir yaşlıya vs geçiş yapabiliyorsunuz. ilginç olan şu ki hepsi birbiri ile bağlantılı ama bağlantı kablolarını birleştirme konusunda biraz yazara hayal gücünüzle yardım etmek zorundasınız.
ben kitap okurken kendi isteklerimden daha ziyade yazarın bana sunduklarını odaklanmaya ya da yazarın kitap içinde oluşturduğu havaya uyum sağlamaya çalışan bir okurumdur. bu kitapta da dalgali ve rüzgarlı bir denizde kayıkla geziyormuş da lodoslu havanın baş ağrısını çekiyormuşum gibi okudum bu yüzden; her ne kadar beklediğim umut ettiğim gibi bir kitap olmasa da, konusu ve anaduygusu nedeniyle bitirmekte biraz zorlanmış olsam da edebi yönü olduğunu, zamanla kıymetinin bilineceğini, yazarın kendi üslubunu oluşturmasına yardım ettiğini düşünüyorum.
kitapta kahramanların yaşadıklarından daha ziyade yaşadıklarını anlamlandırma çabası vardı diyebilirim. belki bazı karakterlere daha çok yer verilseydi, bir intihar denemesinin peşine takılmak yerine kim tefrikalarinda olduğu gibi farklı ve orijinal bir kurgunun peşinden gidilseydi daha mı iyi olurdu diye düşünmeden edemesem de gayet de kitap gibi kitaptı işte.
hayatımızın en mutlu anını çoktan yaşamış olabilirmişiz gibi.
özgüvensizliğimiz bizi kibar sessiz ve de iyi insanlar olmaya zorluyor. insan özünde kötüdür.
zannımca hayatın bir yerinde her insanın kendinden vazgeçtiği bir nokta var.
devamını gör...
3.
çok sevdiğim bir yazar olan ömür iklim demir'in ikinci öykü kitabı. ilk öykü kitabını muhtelif evhamlar kitabı okuyup çok sevmiştim. sonra yazar bir de roman kum tefrikaları yazdı. işte o zaman bu adamın yazdıklarına aşık oldum. bundan sonra ne yazsa okurum dedim. bu öykü kitabı da yine çok güzel.
kitapta harika öyküler var. her biri güzel, bazıları diğerlerinden daha güzel. aynı zamanda türü öykü olsa da bazı öyküler birbiriyle bağlantılı olduğu için okuması keyifli. beni en çok etkileyen öykülerden biri muhallebi yemeyen adam oldu. alzheimer olacağını anlayan karısı intihar edince tek kalan yaşlı bir adamın öyküsü. yaşlı adam da sonrasında alzheimer oluyor ve öykü yüreğimizi lime lime ediyor. ayrıca son öykünün de ilk öyküde yaşananların hemen sonrasını anlatması çok hoştu. bir de şu körfezde bir yer öyküsü ile onun karakterleri etrafında dönen öyküleri çok sevdim. off, konuşturmayın beni işte. alın okuyun. zaten 150 sayfa.
yalnız bir aydır kitap okumuyordum neredeyse. bu kitap bana ilaç gibi geldi.
bu arada yazarın en sevdiğim kitabı hâlâ kum tefrikaları. mutlaka onu okuyun.
kitapta harika öyküler var. her biri güzel, bazıları diğerlerinden daha güzel. aynı zamanda türü öykü olsa da bazı öyküler birbiriyle bağlantılı olduğu için okuması keyifli. beni en çok etkileyen öykülerden biri muhallebi yemeyen adam oldu. alzheimer olacağını anlayan karısı intihar edince tek kalan yaşlı bir adamın öyküsü. yaşlı adam da sonrasında alzheimer oluyor ve öykü yüreğimizi lime lime ediyor. ayrıca son öykünün de ilk öyküde yaşananların hemen sonrasını anlatması çok hoştu. bir de şu körfezde bir yer öyküsü ile onun karakterleri etrafında dönen öyküleri çok sevdim. off, konuşturmayın beni işte. alın okuyun. zaten 150 sayfa.
yalnız bir aydır kitap okumuyordum neredeyse. bu kitap bana ilaç gibi geldi.
bu arada yazarın en sevdiğim kitabı hâlâ kum tefrikaları. mutlaka onu okuyun.
devamını gör...
"mutedil dalgalı" ile benzer başlıklar
mutedil
1
dalgalı saç
16