ne fırsatlar geldi değerlendiremedik insanı

yanına oturduğunuzda size durmadan sıkılmadan kendi hayatındaki değerlendirmediği muhteşem fırsatlarla ilgili birşeyler anlatan bireydir.
-teyzemin oğlu o zaman özel şirkette genel müdür, gel dedi 5000 dolar maaşla işe aldırayım dedi yok dedim.
-ursula diye bi alman kızla sevgili olduk, gel seni almanya ya götürem orda benle evlen, alman vatandaşı olursun benim evde kalırsın dedi gitmedim.
- dişhekimliğini kazandım tam burslu gitmedim. vs vs svs

ucuz.

arsa kaçırır bunlar. onu alsak 5 katıydı, bunu alsak 10 katıydı...

bazı fırsatlar gerçekten de insanın karşısına hayatında bir kez çıkar ama sen, o an o fırsatları değerlendirecek donanıma sahip değilsen, kaçar gider...bizzat çok yakınımın başına geldi, ona gelen para, bir başkasına gelse o paraya takla attırırdı ama o, hazırlıklı değildi ve kendini daha da zor durumlara düşürdü, iflas etti vs. akıl, çok önemli bir nimet, bir de basiret sahibi olmak lazım yoksa böyle durumlarda, "nasip değilmiş" diyerek olayı kadere bağlarsın...

süper analiz.
cümleye ah kafam ahh diye başlanılır. şaşkın bakışlar arasında onu da istemedim, o zaman anlamadım iyi bir fırsat olduğunu diyerek konuşmaya devam edilir. hep büyük şeylerdir anlatılanlar halbuki o büyük şeyleri yaşasaydın belki değişen hiçbir şey olmayacaktı. yaşamadan bilemezsin ki. nedense bir dayanak, teselli görevi görüyor bu cümle. belki insan bir defa bile olsa fırsatın geldiğini düşünüp şansızlık illetinin yarattığı hayal kırıklıklarına hemen teslim olmuyor. suçu evrenin üzerine atmamakta iyi bir şey yani. evren ve tercihlerin arasında gidip geliyorsun işte. umarım fırsatlar bir kez daha kapıları tıklatır ve evet buradayım, hoş geldin denilip, güzel bir karşılama yapılır.

umarım.