ogame

bir nesli uykusuz bırakmış. galaktik oyun.

günde maksimum yarım saat ayrılarak oynanıyor ise, güzel oyundur.

not:
himalia

o uykusuz kalan neslin bireylerinden biri oluyorum. eski 7. evren derecelilerindendim. şimdilerde tekrar başladığım eski halinden küçük farklılıklar olsa da fazla değişmemiş olan tarayıcı tabanlı oyun.
filom vurulacak uçurayım, döteryum nerde, kimin filosu inecekmiş, derken gece uyanıp uyanıp ekrana bakmanıza neden olan oyun.

beni hala uykusuz bırakan neslin efsane oyunu.
gerçekten tadı bambaşka be.

2000'li yılların başında, koca bir nesle sorumluluk duygusu kazandırmış; tarayıcı tabanlı çevrimiçi oyundur.

2 saat önce açılmış serverda ben daha deuterium'u 4'e çıkarken yörüngemde taze sıçılmış b*kun etrafında dönen sinekler gibi casus sondaları dönüyor. bir küçük kargo gemisi yanlayarak yörüngeme giriyor, içinden iki amele kılıklı uzaylı inip bütün madenimi cepliyor. 15 dk sonra ufukta bir böceğin yaşamı filmindeki çekirgeler gibi yağmalar gözüküyor.

o amele kılıklı uzaylılar o köhne kargo gemilerine binip gittiler.

ya ben çok kötüyüm bu oyunda, ya da maaşımı karanlık maddeye yatırmamak gibi kritik bir hata yapıyorum.

mağrur olma padişahım senden büyük allah var söz öbeğinin, oyun haline getirilmesiyle ortaya çıkmış şeydir ogame.

bu oyunu çıktığından beri 3-4 sene aralıklarla birkaç kere oynadım.

oyunun temel dinamiği, kaç kişiyle oynarsan oyna, hangi seviyeye gelırsen gel, hep senden daha büyüğü, senden daha sıkı takip edeni, boşluğunu yakalayıp tüm filonun ağzına edeni var.

biz ekip olarak az ruh hastası değildik. direkt kafaya oynadığımız serverlar da oldu.
ama yok arkadaş.
öyle manyaklar var ki, yakana bir yapışıyor hevesin kaçıyor.
herifler 24 saat aktif. yirmi dört saat.
bir hesabı kimbilir kaç kişi oynuyorlar.

bir browser oyununa bu denli efor sarf eden insanların varlığı da bir yerden sonra insanın canını sıkıyor.
velhasıl, bizim için ne iyi ne kötü bir miktar anılar biriktirdiğimiz bir oyun olmuştur. vakit kaybından fazlası değildir.