öğrenci yurdunda vahşet

antalya kepezde bir tarikat yurdunda aşçı olarak çalışan ihsan güneyin 18 yaşındaki üniversite öğrencisinin başını satırla kesip göğsüne koyması olayıdır.
yaratık cinayeti işledikten sonra deccali vurdum diye bağırmış.
haberin devamı buradan
korku, öfke, kin bu duyguların hepsini bir arada yaşıyor ve deli oluyorum. annemizin, babamızın, kız-erkek kardeşimizin, bebeklerimizin hayatı bu ülke içinde her yerde tehlikede.

tarikat yurdu olması birinin kafasının kesilmesini normalleştirmiş mi oluyor?
kafa kesilmesi diyor. giyotin gibi yani. ne biçim şeyler oluyor? aklımı oynatacağım.

www.yeniakit.com.tr/haber/a...

yönetim kadrosu haberde mevcuttur.

kim olduklarına dair araştırma yapıldığında çok garip şeyler çıkabilir.

dini bir motivasyonla yapıldıysa nonteist’ler için cihad vaktidir.

tüylerim diken diken oldu. etrafımıza baktığımızda herkesi normal görüyoruz ama var böyle psikopatlar işte. hangi normal insan bunu yapar? ruhları bozuk insanlar.

gerçekten ne diyeceğimi bilemediğim. insanın kanının donduğu olaylardan biri. ne için yaptı acaba. hastaya oraya neden alınmış diye sormazlar mı.

israfil üfleyeceksen üfle artık şu sura be kardeşim.

herkesin başının sağ olacağı olay. mesele düşünsel ve ruhsal açıdan insanların cahilliğe düşmemeleri. davranışsal konular başka, bu tür konular öncelikle ruhsal ve düşünsel açıdan önemlidirler. istisnadırlar ve insanların kafalarını karıştırırlar.

- bu tür olayların siyasi boyutlarını küçümseyerek göz ardı etmemek gerekir.
- olay münferit olabilir, olmayadabilir.
- olayla ilgili detaylar öldürülen kişinin rastgele seçilmediğine işaret ediyor.
bir mafya çatışması, bir irticai terör saldırısı ya da münferit bir cinnet olabilir (sessiz genç çocuk belki de internet trollüydü ispiyonlandı vs. örnek olsun diye atıyorum.)
- psikanalitik açıdan teorim : 'bastırılmış anal kompleks + bastırılmış homofobi cinneti'
olay siyasi ve örgütlü bile olsa tetikçiler bu tür zamanlamalı cinnetleri eylemlerinde kullanabiliyorlar. yani terör eylemi arzını talep eden kişilerin içinde bulunduğu siyasi olaylar sizi yanıltmasın, genel olarak her sıradan insan böylesine kafa kesemez.
( psikanalizm ile ilgili herhangi bir yetkiye, tecrübeye ya da iddiaya sahip değilim, tamamen kendi şahsi fikirlerimi yazdım.)

simülasyonın çiplerinde çatlak , kablolarında yanıklar oluştuğunun sinyali.
nasıl bir manyaklığın içine geldik.

bazı hissedilenler vardır kelimelerle anlatılamaz. haberi okurken tam olarak böyle hissettim. allah düzgün insanlardan edip düzgün insanlarla karşılaştırsın.

maddi manevi hic özgür olmadığın, kelle koltukta gezdiğin bir ülkede yaşıyor olduğunun bir örneği daha.

tarikatmış da bilmem neymiş afedersin de g.tünüze girsin o tarikatlar. bu ülkede hala dönen dolapların altından bir tarikat çıkıyor ve böyle bir çağda insanlar bu ölü sevicileri koşulsuz hayatlarına alıyor, onlar gibi yaşıyor, onlara inanıyor.

yazık, şu ülkedeki ateş gibi beyinleri bu tarz pislik yuvalarında harcıyoruz.
ailesine sabırlar.

tüylerimi diken diken eden vahşettir.

katledilen kişi 40 yıl düşünse o kişinin böyle bir şey yapacağını bilmezdi daha doğrusu bilemezdi.
problem burada başlıyor. böyle insanlar var. maalesef aramızdalar.

türkiye simülasyonu rezalet olarak devam ediyor.

inadına bireysel silahlanma diyorum, evde bulundurma ruhsatım var, odamda yatağımın baş ucunda bir rafta durur.
işte mesele dışarıda, sokakta, yurtta sinemada, avm de orda burda.
neyse yakında alıyorum üstümde taşıma ruhsatını da. itina ile tavsiye de ediyorum.
legal yollardan bunu gerçekleştirebilirsiniz.
yarın, elinde satırla başında sarıkla deccal avına çıkmış biri, sizin işinizi bitirmeden siz onun işini bitirin diye.

uzun uzun yazacak durumda değilim. ben 20 yaşındaki evladını bir yurda emanet etmiş anneyim çünkü.
ahçıyı işe alan, bilmem ne vakfına yurt açma izni veren, öğrencileri bu tarz yerlere mecbur bırakan, hiçbir faciadan ders almayan hepimizin de dahil olduğu bir güruha ağzıma geleni sayıyorum sadece.
annesinin binbir ümitle evden okumaya uğurladığı kınalı kuzu kurban olmuş. bugün bir evde kıyamet var.
nasıl bu kadar sakiniz biz peki? ortalığı ayağa kaldırıp sorumluları aramamız gerekmez miydi?
soğuk suya atılıp ısıtılan kurbağaya dönüşümüzü tüm ülkede, yurtdışı temsilciliklerinde ve kktc'de coşkuyla kutlayabiliriz.

(bkz: çocuklarınızı dincilerden uzak tutun)

ne beklıyorsun beyinlerini hurafeler ile dolduruyorlar çocukların al işte sonuç..

keşke müslüman bir ülkede yaşıyor olmasaydım dedirten olaydır.

en büyüğünden en küçüğüne tarikatlarda meczupluk, delilik övülür. hele böyle günah, kıyamet, deccal tarzı paranoyaları olanlar, evliyalık gibi grandiyöz sanrılar yaşayanlar el üstünde tutulur hasta gözüyle de bakılmaz. hele ki psikiyatrik yaklaşım ve tedaviler tamamen kafir işidir bu güruha göre.

buradan

gün geçmiyor ki canım yurdumdan psikopat üremesin. artık bizde kelimeler tükendi. ne çare bulabiliyoruz ne çare olabiliyoruz. ne denir ki.

daha 18 yaşında bir genç ne hayallerle gitmişti kim bilir...
bu olay kız yurdunda olsa tahrik etmiş derlerdi kılıf bulurlardı eminim söylenmeyen kalmazdı. ülkemizde kadın, erkek, çocuk kimsenin can güvenliği yok. annesini babasını düşünemiyorum allah sabır versin.