olgunluk adı altında insanları tek tip haline getirme

birileri çıkıyor ve size belirli şeyler dayatıp bunu olgunluk adı altında pazarlıyor. olgunluk tabi ağır kavram! kim bu özelliklere sahip olmak istemez? herkes balıklama atlıyor ve içinde saklıyor her şeyi, profesyonelce çözmeye çalışıp biriktiriyor içinde.
sonrası işte ya daha büyük patlamalar ya da daha olgunlaşmışsanız kansere kadar gidiyor.

kişilerin özgüven ve yaptığına inanmasıyla ilgili bir durumdur. ''sen'' kendi yaptığın şeyden emin ve sana uygun olduğunu düşünüyorsan , geriye kalan karşıdan gelen her söz '' sana vurulan bir gem''dir. olgunluk da aynı şekilde. kimin koyduğu bir skaladır ki bu? ''şu olgunluktur efenim , bunlar cıvıklıktır.'' bık bık bık bık.
sonuç olarak skalerdir , vektörel değildir. kişiye göre yön şekil değiştirebilir.
saygılarımla

dünyayı düz gören insanın nidaları ciddiye almayın onları , eline bir kitap tutuşturun belki kıvılcım çıkar.

çok tırt bi durumdur. sanki herkesin çocukluğu eşitmiş gibi hepsinden olgun olması beklenir. herkese eşit çocukluk sunamıyorken herkesin olgun olmasını beklemekte gereksiz bir durumdur.

medeni yetişkin insan standartlarıdır. abartılacak fazla bir şey yoktur. kimse sizden tek tip insan olmanızı istemez, istediğiniz gibi düşünürsünüz, hissedersiniz, davranırsanız. sadece az gelişmiş davranışlarınıza veda edersiniz.
sorunlar karşısında bağırıp, çağırmak, trip atmak yerine sorunlar ve o sorunun kaynakları ortaya koyulur, çözüm önerileri sunulur ve tartışılır. böylece olası çatışmalar büyümeden ele alınır.
kişi hak ve özgürlüklerine, diğer bireylerin kişisel alanına, profesyonel uzmanlık alanına vb. saygı duyulur
herkesin çocukluğunda travmalar vardır. get over it. eğer aşamıyorsanız bunun için yardım almanız gerektiğini öğrenecek kadar büyümüşsünüzdür.
kişisel dramalarınızı, anlık öfke krizlerinizi, alınganlıklarınızı vb. kendi özel alanınızda kendiniz çözersiniz. boksa başlarsınız, meditasyon yaparsanız, sizi dinleyecek olan yakın dostlarınıza anlatırsınız vb. artık eşşek kadar olmuşsunuzdur. kısacası "keep your drama to your mama.... " ( dramalarınızı ananıza saklayın... )

malum büyüdünüz oy veriyorsunuz sizden askerlik falan bekleniyor. çocuk doğuruyorsunuz. bir şey söylediğinizde ciddiye alınma potansiyeliniz var. dolayısıyla artık söz ve hareketlerimizin herkesin anlayacağı ve kabul edeceği bir standarta sokmamız gerektiğini anlatan başlık.

sıradanlığı, tek düzeliği, vasatlığı, sıkıcılığı olgunluk olarak gördüğümüz bir dünyada normaldir. aileden, arkadaş ortamına kadar bu tür baskıyla her zaman karşı kalıyorsunuz ister istemez. bazen farkında, bazen ise farkında olmadan.

olgunluk kavramı, takım elbiselere, kravatlara, beyaz yakalılara, soğuk ve bezgin ofis ortamlarına ve samimiyetsiz şirket ağzına yakıştırıldı. hepsini reddediyorum ulan! kimseye saygısızlık edecek şekilde konuşmak istemem, yanlış anlaşılmasın. elbette bir saygı, terbiye ve görgü olacak. ama formal konuşmadığım için bana çocuksu diyenlerin alnını karışlarım. bana öğretildiği gibi şöyle oturup, böyle konuşmayacağım; evli, mutlu, çocuklu sıradan bir olgun aile erkeği de olmayacağım.tüm kalıplardan içinden çıkmak, benim hayatımın amacıdır çünkü.

mesela yetişkin olan herkes çok bıkkın olmalı ve donuk gözlerle bakmalı gibi bir yasa mı var ya da yeryüzüne gelmiş "bu işleri en iyi ben bilirim" havasında takılma zorunluluğu mu var? kendi aralarında anlaşmalı gibler bu konuda.