pantolonun fermuarını açık unutmak
başlık "100 numaralı adam" tarafından 23.12.2020 22:56 tarihinde açılmıştır.
1.
aniden durup lan ben ne zamandır böyle geziyorum diye düşündüren eylem. sonra ehu ehu yiğidin malı meydanda olur aslanım deyip çekilir.
devamını gör...
2.
dükkanlar açık sözünü akla getirendir. kalabalık bir yerdeyseniz biraz kizarirsiniz.
devamını gör...
3.
çocukken çok utanılan bir durumdur yaş ilerledikçe çok takılmaz.
devamını gör...
4.
asla diyemediğim cümle
devamını gör...
5.
“ölü evinin kapısı açık olur” ondan açık kalıyor herhalde
devamını gör...
6.
evet utandırır ama her zaman ulan donsuz pantolon giyen mi var dedirtmiştir bana. en fazla marjinal renkteki boxerını görürler.
devamını gör...
7.
bikac kez yasadigim rezil durum. evet.
devamını gör...
8.
çok utanç verici bir andır. allah düşmanıma yaşatmasın öyle bir andır.
devamını gör...
9.
"ölü evünün gapusu açuh burahulur"
tüpçü fikret.
tüpçü fikret.
devamını gör...
10.
dışarıda yemek yiyince başıma gelen hadise.* şimdi ne alaka diyenler olacaktır. ben yemek yediğim zaman midem 2 katına çıkıyor. dur masanın altından şu düğmeyi açalım da daha fazla yiyelim derken yemek bitip de kalkınca unutuyorum bazen. üstümde kısa bir şey varsa arkadaşım uyarır hemen. uzun bir şey giydiysem eve gelince de fark edebilirim. pantolon da asla düşmez. o göbeği yemekle boşuna şişirmedik. can simidi gibi tutar pantolonu. canım göbeğim.
devamını gör...
11.
arkadaşım anlattığında çok gülmüştük, o yüzden yazmak istedim. bodrumdan kuşadasına gidiyordum diyor. yolda hem yakıt almak hemde bir kahve molası için durduğum, istasyon tuvaletine henüz girmiştim ki, plakamın anons edilerek çekilmesi istenince, apar topar çıktım. (park ettiğim bölüm otobüsler içinmiş, istasyon arkasında bir bölüme çekmem gerektiği söylenince de) kahveden vaz geçip yola devam etmeye karar verdim. diyor. yolda acıktığımı hissettiğim için de, sanırım söke çıkışındaki kavşakta büyükçe bir forum avm.de durup, yemek kahve molası yapmak istedim. yemek bölümleri caddenin en sonunda olduğu için de, çoğunluğu bayanlardan oluşan kalabalık arasında yürümekteyken, bayanın biri hafif bir tebessümle tam yanımdan geçerken, kulağıma değecek kadar yaklaşarak adeta fısıldadı gibi geldi bana. kalabalıktan olduğunu düşündüğümden önemsemedim. karşımdan gelen herkesin bir anlığına tebessüm ve neşeli yüz ifadelerini de açlıktan anlamlandıramıyordum. derken yine hoş bir hanım, onu buna zorlayacak bir kalabalıkta olmamasına karşın, tam yanımdan geçerken adeta yanağımdan öpecekmişçesine yaklaşıp, kulağıma bir şeyler fısıldadı. şaşkınlıktan ne dönüp bakabiliyor, ne de bir şey söyleyebiliyordum. cadde boyunca bu gururumu okşayan tacizler, bir kaç kez daha farklı kadınlarca tekrar ettiği için de, beni bir ünlüye benzettiklerini düşünüyordum hep. ama olsundu yani, işte sonuçta hoş alımlı bakımlı kadınların, başını döndürüp laf atmadan geçemediği biriydim. kafamı karıştıran ve beni düşündürense, bu dayanılmaz cazibem ortaya çıkabilmek için neden bunca yıl beklemiş ve o anda o caddede ortaya çıkmıştı. onca kadın seçilmiş bir şaka ekibi olabilir miydi.. ben bu derin düşüncelerdeyken, oldukça yaşlı bir hanımın da, tam karşımda durup adeta geçmeme engel olarak,yüzüme bakıp mırıldandığını görünce de, buyrun efendim dedim kenara çekilip yol vererek. kadının yaşına yakışan ve titreyen bir sesle "evladım fermuarın açık fermuarııın" sözleriyse bütün büyüyü bozmuş, tüm düşlerimi altüst etmiş, iştahımı da kaçırmıştı. yemekten vazgeçip, bulduğum ilk masaya oturdum ve sigaramı yakarak kahve söyledim.. efkarımdan yarım paket falan bitirmişimdir diyor...
devamını gör...
12.
bütün gün mecidiyeköyde işlerimi hallettikten sonra akşam geldiğimde fark ettiğim durumdur. fakat şöyle savunulabilecek durumdur. fermuarınıza laf edebilecek insanlara senin niye gözün orada deyip üste çıkabilirsiniz.
devamını gör...