41.
girilen ilk tanımı gördüğümde aa hippi de mi çok sevilen bir kitabıymış tepkisini verdiğim brezilyalı roman yazarı. şu an üniversite son sınıftayım ve birinci sınıftan beri her yıl bir paulo coelho kitabı okuma totemim var.
ilk sınıfta casus u okumuştum. ikide brida yı. üçüncü sınıfta ekran süremin düşmesinden midir bilemem ama o kadar kitap okumak isteyip de kafamı veremedim ki, aldığım hippi kitabını okumak son sınıfa kaldı. şimdi onu okuyorum son 70-80 sayfa kaldı. ardından araya bir susanna tamaro - yüreğinin götürdüğü yere git sıkıştırdıktan sonra totemimin son adımı olarak portobello cadısını okuyacağım.
öncesinde lisede bir klasik haline gelen simyacı yı ve veronika ölmek istiyor u okumuştum. hedefim tüm kitaplarını okumak.
portobello cadısından sonra da piedra ırmağı'nın kıyısında oturdum ağladım ı okumayı planlıyorum. türkçeye çevrilen ikinci kitabıymış yazarın.
kısaca hepsini seviyorum. çıtır çerez kitaplar olmalarının yanı sıra hikaye akışı monoton gidiyor gibi gözüküyor ama birden hiç anlamadığınız bir maceraya sürüklüyor sizi. hippi öyle en azından. bu sebeple okurken benim üçüncü sınıftaki performansıma denk geldiyseniz 20-30 sayfa dişinizi sıktıktan sonra akışa dahil olabilirsiniz.
keyifli okumalar.
ilk sınıfta casus u okumuştum. ikide brida yı. üçüncü sınıfta ekran süremin düşmesinden midir bilemem ama o kadar kitap okumak isteyip de kafamı veremedim ki, aldığım hippi kitabını okumak son sınıfa kaldı. şimdi onu okuyorum son 70-80 sayfa kaldı. ardından araya bir susanna tamaro - yüreğinin götürdüğü yere git sıkıştırdıktan sonra totemimin son adımı olarak portobello cadısını okuyacağım.
öncesinde lisede bir klasik haline gelen simyacı yı ve veronika ölmek istiyor u okumuştum. hedefim tüm kitaplarını okumak.
portobello cadısından sonra da piedra ırmağı'nın kıyısında oturdum ağladım ı okumayı planlıyorum. türkçeye çevrilen ikinci kitabıymış yazarın.
kısaca hepsini seviyorum. çıtır çerez kitaplar olmalarının yanı sıra hikaye akışı monoton gidiyor gibi gözüküyor ama birden hiç anlamadığınız bir maceraya sürüklüyor sizi. hippi öyle en azından. bu sebeple okurken benim üçüncü sınıftaki performansıma denk geldiyseniz 20-30 sayfa dişinizi sıktıktan sonra akışa dahil olabilirsiniz.
keyifli okumalar.
devamını gör...
42.
çoğu insanın aklında simyacı ile yer etmiş. hoş, belki de kendine ait olmadığı içindir. simyacı ne yazık ki özgün bir eser değil, bu sebeple keşke yazarı bir yerlerde esin kaynağından bahsetseydi diyor insan.
simyacı hariç hiçbir eserini okumadım. bu bilgiler ışığında okuma isteği de duyamıyorum.
neredeymiş bu eser, kaynak diyenler için dipnot: mesnevi'nin 3. veya 5. cildinde simyacı hikayesine rastlayabilirsiniz.
simyacı hariç hiçbir eserini okumadım. bu bilgiler ışığında okuma isteği de duyamıyorum.
neredeymiş bu eser, kaynak diyenler için dipnot: mesnevi'nin 3. veya 5. cildinde simyacı hikayesine rastlayabilirsiniz.
devamını gör...
43.
bu amcanın simyacı kitabını okumuştum.
kişisel menkıbemi bulacağım diye çıktığı yolda götündeki donuna kadar alıyorlardı.
soyup soğana çeviriyorlardı karakterimizi.
en sonunda kişisel menkıbesini çıktığı yere geri döndüğünde buluyordu.
(çıktığı yer diyince yanlış anlaşılmasın ait olduğu yer)
yıllarca kendimi inandırdım. mısıra gidip dönecektim ve menkıbemi bulmuş olacaktım.
daha sonra başka kitaplarını okudum.
çok üzgün olduğum bir zaman diliminde, piedra ırmağı'nın kıyısında oturdum ağladım kitabını okudum.
ne yazdığı hatrımda yok, sadece iyi gelmişti.
veronika ölmek istiyor'u 150 tl'ye gördüğüm zaman, ölsün bu veronika deyip sahafların varlığını keşfetmiştim.
aldatmak isimli kitap bana vedalaştıklarımı sevmeyi öğretmişti.
sonra hayattaki şansımdan dolayı ben bu dayıya sövmeye başladım.
seni de kişisel menkıbeni de vs vs yara bandı gibi kelimeler kullandım.
ait olduğum yere geri döndüm ve çocukluğumda olan kadın ile bugün evlilik kararı aldık.
paulo amca, özür dilerim senden. ana avrat dışında ağır ağır sövdüm sana ama sen haklı çıktın.
sana inanmakta da ben haklıydım.
çocukluk aşkımın çocukluk aşkıyım.
birbirimize dokunmadık hiç.
birbirimize hayran hayran büyüdük.
onun hayatına birileri girdi, benim hayatıma birileri girdi.
ben simyacıdaki cucuk gibi kişisel menkıbemi bulacağim diye, ellenmedik bir kulağımın arkası kaldı.
sonunda döndüğüm yerde buldum menkıbemi.
kıyamam diyemiyorum sana ama bil sen dedim*
maviliyi buldum sanırım.
sen simülasyonda olmadığımızın kanıtısın kuzum.
ekre mimaro gibi hissediyorum.
her şey çok güzel olacak.
kişisel menkıbemi bulacağım diye çıktığı yolda götündeki donuna kadar alıyorlardı.
soyup soğana çeviriyorlardı karakterimizi.
en sonunda kişisel menkıbesini çıktığı yere geri döndüğünde buluyordu.
(çıktığı yer diyince yanlış anlaşılmasın ait olduğu yer)
yıllarca kendimi inandırdım. mısıra gidip dönecektim ve menkıbemi bulmuş olacaktım.
daha sonra başka kitaplarını okudum.
çok üzgün olduğum bir zaman diliminde, piedra ırmağı'nın kıyısında oturdum ağladım kitabını okudum.
ne yazdığı hatrımda yok, sadece iyi gelmişti.
veronika ölmek istiyor'u 150 tl'ye gördüğüm zaman, ölsün bu veronika deyip sahafların varlığını keşfetmiştim.
aldatmak isimli kitap bana vedalaştıklarımı sevmeyi öğretmişti.
sonra hayattaki şansımdan dolayı ben bu dayıya sövmeye başladım.
seni de kişisel menkıbeni de vs vs yara bandı gibi kelimeler kullandım.
ait olduğum yere geri döndüm ve çocukluğumda olan kadın ile bugün evlilik kararı aldık.
paulo amca, özür dilerim senden. ana avrat dışında ağır ağır sövdüm sana ama sen haklı çıktın.
sana inanmakta da ben haklıydım.
çocukluk aşkımın çocukluk aşkıyım.
birbirimize dokunmadık hiç.
birbirimize hayran hayran büyüdük.
onun hayatına birileri girdi, benim hayatıma birileri girdi.
ben simyacıdaki cucuk gibi kişisel menkıbemi bulacağim diye, ellenmedik bir kulağımın arkası kaldı.
sonunda döndüğüm yerde buldum menkıbemi.
kıyamam diyemiyorum sana ama bil sen dedim*
maviliyi buldum sanırım.
sen simülasyonda olmadığımızın kanıtısın kuzum.
ekre mimaro gibi hissediyorum.
her şey çok güzel olacak.
devamını gör...
44.