1.
birinci haçlı seferlerinde aktif olarak rol alan ve en az hareketin lideri papa 2.urbanus kadar etkili olan fransız vaizdir. yaşlı eşeği ile fransa'nın köylerinde vaazlar vermiş ve cebinde 5 kuruş para, yiyecek bir parça ekmeği olmayan cahil hristiyanları örgütlemiş ve 1.haçlı seferinin halkın haçlı seferi kısmına önderlik etmiştir. yönettiği bu deneyimsiz, beyni yıkanmış güruh ile daha avrupa'dan çıkar çıkmaz macaristan'da ve balkanların bazı bölgelerinde katliamlar ve yağmalar yapmışlardır. bunların yanı sıra avrupa'daki bazı şehirlerde de yahudileri kesip biçmekten geri durmamışlardır.
1099 yılında haçlıların, fatımileri mağlup ettiği aşkelon muharebesinden sonra avrupa'ya gemi ile geri dönmüştür. 1115 yılında fransa'da kurmuş olduğu manastırında başkeşişlik görevine devam ederken ölmüştür.
1099 yılında haçlıların, fatımileri mağlup ettiği aşkelon muharebesinden sonra avrupa'ya gemi ile geri dönmüştür. 1115 yılında fransa'da kurmuş olduğu manastırında başkeşişlik görevine devam ederken ölmüştür.
devamını gör...
2.
papa 2. urbanus'un* clermont konsili'nde haçlı seferleri için çağrıda bulunması ile, kendisine benzediği iddia edilen, eşeğinin sırtında avrupa'yı dolaşarak, insanları haçlı seferine davet eden, münzevi bir vaizdir. arkadaşı gaultier-sans-avoir ile orta avrupa, özellikle macaristan, doğu fransa ve güney almanya'da kendisi ile sefere çıkacak, halkın haçlı seferi olarak tarihe geçen çoğu köylü ve aylak takımından binlerce insanı arkasına takıp, sefer yolu üzerinde karşılarına çıkan, yahudileri ve farklı mezheplerden hıristiyanları da doğrayarak, istanbul'a varmıştır. askerlerden değil, alt tabaka ve cahil insanlardan oluşan, onlarca farklı dilin konuşulduğu bu avrupalı grup istanbul'da da taşkınlıklarını sürdürünce, imparator 2. alexius tarafından, vakit kaybetmeden anadolu'ya geçirilmiştir.
pierre l'hermitte, bir asker yada yönetici olmadığı için, kendisini izleyen bu grup üzerinde bir kontrol sağlayamamıştır. iyi bir vaiz olarak tanındığı avrupa'dan, ömrü boyunca silah kullanmamış insanları, iyi ihtimalle az bir kısmı eski askerleri peşine takıp, arkasında hoş olmayan izler bırakarak anadolu'ya gelmiştir. yapılan taşkınlıklar neticesinde, bizans imparatorundan hiçbir erzak yardımı alamamıştır. aç kalan bu kalabalık kitleye erzak temin edilmesi için civardaki müslüman köylere baskın yapılması emrini vermiştir. anadolu selçuklu sultanı 1. kılıçarslan bu gruptan haberdar olunca, üzerlerine birlik sevk etmiş, öncü çıkartmaktan, nöbetçi tesis etmekten bihaber bu topluluğu civetot denilen yalova yakınlarında bir yerde sıkıştırıp, kırkgeçit olarak tarihe geçen savaşta imha etmiştir. yüz binle ifade edilen bu topluluğun* sadece 1/10'unun istanbul'a kaçabildiği kaynaklarda geçmektedir.
civetot'ta yaşanan kıyımdan, istanbul yolunda olan büyük haçlı ordularının komutanları, bizans imparatorunu sorumlu tutmuşlardır. sağ kalanlarla birlikte istanbul'a dönen pierre l'hermitte, burada okların kendisine yöneleceğinin farkında olan imparator tarafından büyük bir hürmetle karşılanmış ve arkadaşlarıyla birlikte asalet sınıfına mensup insanlar gibi muamele görmüşlerdir. pierre l'hermitte, gerçek haçlı ordularının tek tek istanbul'a varmasıyla, seferin asalet sınıfından üyeleri ve ordularıyla birlikte kudüs'e doğru yola çıkmıştır.
antakya'nın alınmasından sonra, kuşatılan arka şehrinde (maüretunnuman'da olabilir), kuşatmanın uzaması ve baş gösteren açlık üzerine, gizlice haçlılardan ayrılıp kaçanlara katılmışsa da yakalanmış, diğer kaçaklar derhal idam edilirken, kendisi şöhretinden dolayı, bir daha ordugahtan ayrılmamak kaydıyla bağışlanmıştır. adına sürülen bu lekeyi daha sonra haçlılar ile müslümanlar arasında elçilik yaparak temizlemiş, kudüs'ün alınmasından sonraki bir tarihte 1115 ya da 1131 yılında ölmüştür. kudüs sonrasında hakkındaki bilgiler kesin değildir. 1099 yılında fransa'ya döndüğü söylense de, kudüs'te öldğünü iddia edenler de vardır.
pierre l'hermitte, bir asker yada yönetici olmadığı için, kendisini izleyen bu grup üzerinde bir kontrol sağlayamamıştır. iyi bir vaiz olarak tanındığı avrupa'dan, ömrü boyunca silah kullanmamış insanları, iyi ihtimalle az bir kısmı eski askerleri peşine takıp, arkasında hoş olmayan izler bırakarak anadolu'ya gelmiştir. yapılan taşkınlıklar neticesinde, bizans imparatorundan hiçbir erzak yardımı alamamıştır. aç kalan bu kalabalık kitleye erzak temin edilmesi için civardaki müslüman köylere baskın yapılması emrini vermiştir. anadolu selçuklu sultanı 1. kılıçarslan bu gruptan haberdar olunca, üzerlerine birlik sevk etmiş, öncü çıkartmaktan, nöbetçi tesis etmekten bihaber bu topluluğu civetot denilen yalova yakınlarında bir yerde sıkıştırıp, kırkgeçit olarak tarihe geçen savaşta imha etmiştir. yüz binle ifade edilen bu topluluğun* sadece 1/10'unun istanbul'a kaçabildiği kaynaklarda geçmektedir.
civetot'ta yaşanan kıyımdan, istanbul yolunda olan büyük haçlı ordularının komutanları, bizans imparatorunu sorumlu tutmuşlardır. sağ kalanlarla birlikte istanbul'a dönen pierre l'hermitte, burada okların kendisine yöneleceğinin farkında olan imparator tarafından büyük bir hürmetle karşılanmış ve arkadaşlarıyla birlikte asalet sınıfına mensup insanlar gibi muamele görmüşlerdir. pierre l'hermitte, gerçek haçlı ordularının tek tek istanbul'a varmasıyla, seferin asalet sınıfından üyeleri ve ordularıyla birlikte kudüs'e doğru yola çıkmıştır.
antakya'nın alınmasından sonra, kuşatılan arka şehrinde (maüretunnuman'da olabilir), kuşatmanın uzaması ve baş gösteren açlık üzerine, gizlice haçlılardan ayrılıp kaçanlara katılmışsa da yakalanmış, diğer kaçaklar derhal idam edilirken, kendisi şöhretinden dolayı, bir daha ordugahtan ayrılmamak kaydıyla bağışlanmıştır. adına sürülen bu lekeyi daha sonra haçlılar ile müslümanlar arasında elçilik yaparak temizlemiş, kudüs'ün alınmasından sonraki bir tarihte 1115 ya da 1131 yılında ölmüştür. kudüs sonrasında hakkındaki bilgiler kesin değildir. 1099 yılında fransa'ya döndüğü söylense de, kudüs'te öldğünü iddia edenler de vardır.
devamını gör...