polisimize nolur saldırmayın yalvarırım nolursunuz diyen tip
başlık "kedi yiyen fare" tarafından 25.03.2025 13:35 tarihinde açılmıştır.
1.
akplinin otesinde vatanseverdir. o sadece polisler hep gulsun, mutlu olsun istiyodur..ühü...uzmeyin onu...ühü ühü...
evet.
evet.
devamını gör...
2.
dalga geçenlerin nasıl adi kişilikte olduğunu gösterecek bir turnusoldur. sırası gelmişken ağlaklağın tarihsel bir dinci tiyatrosu olduğunu anımsatmakta yarar var. bir yandan sürekli kul hakkı, adalet, doğruluk yalanlarını ayetlerle hadislerle süsleyip ağla.yarak söyleyip , diğer yandan zalim iktidarlarının yanında saf tutan tüm yalancı, hırsız, vicdansız sahte müslümanlara şükrü erbaş'ın bu şiiri gelsin ve yanlamasına girsin.
canı cehenneme rahat uyuyanın
kapısını örtenin perdesini çekenin
yüreği yalnız kendiyle dolu olanın
duvarları ancak çarpınca görenin
canı cehenneme başkasının yangınıyla
evini ısıtıp yemeğini pişirenin.
bahçesine dek gelen alevleri
şehrayin sanan aptalın
canı cehenneme, camlarında
parçalanmış cesetler uçarken
bir iğdiş incelikle çiçekleri sulayanın.
mutfakla yatak odası arasında
çarşılarla gövdesi bencillik hırsı
yılgınlıkla yenilgisi arasında
dünyayı tüketenin canı cehenneme.
orda dağlar bir mezarlık
bulutlar kan salkımı sular toprakta düğüm
orda evler oda oda kanarken
burda yeşerenin canı cehenneme.
ey bir halkın gözyaşıyla ruhunu yıkayan kin
ey zulümle yükselen başarı
ölü sayısına endeksli maaş;
uzun masallar ardında mağrur
boynunda ölüm çanıyla oturan güç
senin de senin de canın cehenneme
ey sultan hamit tuğralı korucu alayları
kardeşi kardeşe kırdıran siyaset. . .
bir gün elbet bir gün elbet
örter üstünü bu ağır yanlışın
sevgiyle, yalnızca sevgiyle işlenen
bir dal incelik,bir simli gülüş
bir kardeş mavi.
şükrü erbaş
canı cehenneme rahat uyuyanın
kapısını örtenin perdesini çekenin
yüreği yalnız kendiyle dolu olanın
duvarları ancak çarpınca görenin
canı cehenneme başkasının yangınıyla
evini ısıtıp yemeğini pişirenin.
bahçesine dek gelen alevleri
şehrayin sanan aptalın
canı cehenneme, camlarında
parçalanmış cesetler uçarken
bir iğdiş incelikle çiçekleri sulayanın.
mutfakla yatak odası arasında
çarşılarla gövdesi bencillik hırsı
yılgınlıkla yenilgisi arasında
dünyayı tüketenin canı cehenneme.
orda dağlar bir mezarlık
bulutlar kan salkımı sular toprakta düğüm
orda evler oda oda kanarken
burda yeşerenin canı cehenneme.
ey bir halkın gözyaşıyla ruhunu yıkayan kin
ey zulümle yükselen başarı
ölü sayısına endeksli maaş;
uzun masallar ardında mağrur
boynunda ölüm çanıyla oturan güç
senin de senin de canın cehenneme
ey sultan hamit tuğralı korucu alayları
kardeşi kardeşe kırdıran siyaset. . .
bir gün elbet bir gün elbet
örter üstünü bu ağır yanlışın
sevgiyle, yalnızca sevgiyle işlenen
bir dal incelik,bir simli gülüş
bir kardeş mavi.
şükrü erbaş
devamını gör...
3.
kimse kimseye saldirmasin yeter ya
devamını gör...
4.
(bkz: cem adrian)
devamını gör...