polonya vize şirketinin türk müşterilerine yönelik reklamı

kaynak
polonya vize şirketinin, "türkler için polonya'da göçmenlik ve çalışma programı" isimli paylaşımında kullanılan fotoğraftaki kişiler sosyal medyada gündem olmuş. kullanıcıların birçoğu fotoğraftakileri türk değil de araplara benzetmiş.

bizim için malezya, kore, hong kong, japonya ne kadar farklıysa onlar için de arap, türk, farsi o kadar farklı.

zaten artık istanbul'un sahibi suriye'li sığınmacılar, afganlar, pakiler. biz de ayırt edemiyoruz.

hintli la bunlar.

dinin arap, ismin arap, kültürün arap olursa nasıl görünmesini bekliyordunuz?

polonya'ya yakıştıramadım.
onlar türkiye'nin içinde kalanlar,
gelenler böyle değil.

şirket zaten hintli, yapanlar da hintli. hem polonyalının da bizi böyle düşünmesi de şaşırtıcı olmazdı. endonezya, malezya denilince bizim de aklımıza benzer manzaralar geliyor ama işin özü tam olarak öyle değil.

bizim türk milleti tam olarak neye benzediğini zannediyor acaba diye sordurmuştur. arkadaşlar komik olmayın, yaklaşık olarak buna benziyorsunuz. ortadaki kadının yüz hatları için belki konuşabiliriz ama eskişehir'i geçtiğinizde genelde insanlar böyle görünmeye başlıyor zaten. türk dediğimiz canlının kati bir görüntüsü yok. turkic, arap, ermeni, yunan, kürt, kafkas her şey var içimizde, o yüzden bu görüntü kısmına çok takılmayın, işin içinden çıkamazsınız. türk milletini yaşatan kültürüdür, dünyanın her yerinde, her türkî millette böyledir. twitter'ı, instagram'ı bir bırakın, dışarı çıkıp biraz insan görün. halktan çok uzaklaşmışsınız.

bir ülke insanına bakıyorum bir de bu reklama...
hiçbir fark yok. hele siz bir de fatih'e gelin görün, ondan sonra bu reklama hak bile vereceksiniz.

türkiye'deki herkes sarışın mavi gözlü mü? bence çok ciddi bir sorun yok.

türkleri avrupa da arap zannediyorlar bu önyargıyı kırmamız lazım. evet.

kasıt var mı bilinmez, ama bir çok konuda algı yönetimi söz konusu, 25. kare klasiği yapılıyor; örneğin abd de meydana gelen bir hava korsanlığı olayında haber sunulurken, thy ait uçağın ekranda görüntüsünün verilmesi gibi;

tarihin kutbu ismi ile anılan, prof halil inalcık'ın bir tespiti var; "osmanlı imparatorluğu, avrupanın gururunu çok kırdı, çok aşağıladı, bu avrupanın içinden hiç çıkmıyor" diyordu. ki bunu hemen her olayda farklı bir versiyonda yaşıyoruz; avrupa birliğine girmek tamamen bir hayal, ortak bir iş yapmaya çalıştığımızda sürekli saçma sapan engeller çıkartılıyor;
tabiki bu engellerin çıkartılmasında bizim de katkımız tartışılmaz, mesela avrupa da beğenmediğiniz en küçük ülkenin bile bir yetkili çıkıp, uyuşturucu tacirlerini yakalayınca ayağını kırın demez (yada diyenler var mı, ulu orta basının önünde);
bunları söyleyince avrupa ülkelerinde herşey güllük gülistanlık değil tabiki;

bu fotoğrafta bir beis görmüyorum. siyasal islamcılar sayesinde atatürk'ün eğitim reformundan gün geçtikçe uzaklaştık. içinde bulunduğumuz durumu doğru veya yanlış olarak nitelendirmek objektiflikten uzak bir değerlendirme olur. neticede orta doğulu olmak da avrupalı olmak da bizim tercihimiz.

süleymancı ve fetöcü kırması bir ailenin türk sayıldığını ve bunun normal karşılandığını gösteren poster.
kendini türk saymayanları biz de türk sayamadığımız için sorun yok.
direksiyonda bunlar ve önce belirgin bir şekilde sonra dershane ayağına kavga çıkınca götleri tutuşup, yakayı ele vermemek için "hafif muhalif görünümlü cia-sal islamcı" kasaya dönenler oldukça daha çok rezilliği çıkar.
simdi buna cevap bile yazamaz ya, yazmaya bike kalksa ailesi ve çevresi tarafından bükülmesine rağmen bu ülkenin ona verdiği egitimle bunu yapacak olmasından hiç utanmayacak tipler öyle veya böyle bu ülkenin kendisine sağladığı imkanlarla cart curt yapıp en haklı pozları kesmeye devam edecekler.
ancak poz kesersiniz kiralıklar. devam edin.
15 temmuz; kendisine göre ve babasına göre sözde tiyatro olanlar ancak ağzında salya ile sağa sola saldırıp ülkemin kutsallarını ayaklar altına ancak kendilerine öğretilen kadar almaya çabalayabilir.
sizi ve taktiklerinizi ve yapacağınız hareketleri siz daha düşünmeden anlayanlar sabırlıdır merak etmeyin.
sabrımız engindir ancak sonsuz değildir.
kulak tozunuza şamarı yediğinizde anlayacaksınız.

avrupanın gözünde tam da böyleyiz işte. ülkenin imajı son 20 yılda tam olarak buna dönüştü. adamlara deveye binmediğimizi, fes takmadıgımızı inandırabiliyor musunuz ki hala, reklamda kulmandıkları tiplere takılıyorsunuz