1.
çok ama çok özlediğim bir kişiye onu sevdiğimi söyleyemediğim için buraya kendimi sevdiğimi söylemeye geldim. gün gelicek garip bir hatıranın gûrabâ bir sahnesi olacak bu entry. kendimi seviyorum. keşke sen de sevseydin be mahpeyker hanım.
devamını gör...
2.
dream theater'ın 1999 yılında çıkarttığı olağanüstü konsept albümü. 12 parça ve 9 bölümden oluşur. parçalar arasında boşluk yoktur. bir parçanın sonu, direkt olarak bir sonraki parçaya bağlanır. albümün bir adı da metropolis pt.2'dir. metropolis pt.1 ise yine dream theater'ın 1992 yılında çıkarttığı images and words albümünde yer alan bir parçadır. dolayısıyla metropolis pt.2, o parçaya bir göndermedir.
müzikal olarak yanına yaklaşılması çok zor bir albüm. dream theater'ın bile daha iyisini yapamayacağı muhteşem bir müzikal orgazm sunuyor. gitarist john petrucci ve klavyeci jordan rudess'un aşırı iyi atışmaları. mike portnoy'un harika davulları ve tabii ki james labrie'nin müthiş vokali.
albümün hikayesine gelirsek de bir dönem filmi çekileceği dedikoduları yayılan harika bir senaryodan ibarettir. evet, şarkı sözü değil, senaryo olabilecek düzeyde bir hikayeden bahsediyoruz.
nicholas, yaşadığı halüsinatif durumlardan dolayı bir psikiyatr ile bu durumu görüşmeye gider. psikiyatr, kendisine hipnoz tedavisi uygulamaya başlar.
close your eyes and begin to relax...
nicholas, bu seanslarda hipnotize bir haldeyken bir kadın ile tanışır. tanıştığı kadın, yani victoria'nın, nicholas'ın bir önceki hayatındaki kişi olduğunu öğreniriz. yani victoria, reenkarne olarak, nicholas bedeninde yaşamını sürdürür. victoria, geçmişte bir aşk üçgeninde sevgilisi tarafından öldürülür ve öldükten sonra da nicholas olarak yaşamına devam eder.
eski bedeniyle victoria, yeni bedeniyle nicholas'ı rahatsız eden başka bir şeyler vardır. onu da sonradan öğreniriz ki victoria'yı öldüren sevgilisi de reenkarne olarak yaşamına devam ediyor. hem de nicholas'ı hipnotize eden psikiyatr bedeninde...
içinden favori parça seçmenin imkansız olduğu ve baştan sonra dinlenmesi gereken harika bir albüm. yine de anadolu ezgilli home parçasını referans buraya bırakalım.
müzikal olarak yanına yaklaşılması çok zor bir albüm. dream theater'ın bile daha iyisini yapamayacağı muhteşem bir müzikal orgazm sunuyor. gitarist john petrucci ve klavyeci jordan rudess'un aşırı iyi atışmaları. mike portnoy'un harika davulları ve tabii ki james labrie'nin müthiş vokali.
albümün hikayesine gelirsek de bir dönem filmi çekileceği dedikoduları yayılan harika bir senaryodan ibarettir. evet, şarkı sözü değil, senaryo olabilecek düzeyde bir hikayeden bahsediyoruz.
nicholas, yaşadığı halüsinatif durumlardan dolayı bir psikiyatr ile bu durumu görüşmeye gider. psikiyatr, kendisine hipnoz tedavisi uygulamaya başlar.
close your eyes and begin to relax...
nicholas, bu seanslarda hipnotize bir haldeyken bir kadın ile tanışır. tanıştığı kadın, yani victoria'nın, nicholas'ın bir önceki hayatındaki kişi olduğunu öğreniriz. yani victoria, reenkarne olarak, nicholas bedeninde yaşamını sürdürür. victoria, geçmişte bir aşk üçgeninde sevgilisi tarafından öldürülür ve öldükten sonra da nicholas olarak yaşamına devam eder.
eski bedeniyle victoria, yeni bedeniyle nicholas'ı rahatsız eden başka bir şeyler vardır. onu da sonradan öğreniriz ki victoria'yı öldüren sevgilisi de reenkarne olarak yaşamına devam ediyor. hem de nicholas'ı hipnotize eden psikiyatr bedeninde...
içinden favori parça seçmenin imkansız olduğu ve baştan sonra dinlenmesi gereken harika bir albüm. yine de anadolu ezgilli home parçasını referans buraya bırakalım.
devamını gör...