1.
bu ödeme aracı hakkında aklımda bir soru var. diyelim ki bir kişi senet karşılığında mal aldı. ancak adam gelmeden kafasında bir sahte imza yaratmış, senede sahte imzasını attı. o imza da başka yerde yok. borç sahibi parasını istedi, borçlu parayı ödemedi, senet işleme kondu. borçlu "bu imza benim değil kardeşim, yalan söylüyorlar" dedi. adamın resmi kurumlardaki eski imzaları incelendi, yeni imzalar attırıldı, karşılaştırma yapıldı. gerçekten de imza kendisinin değil gibi görünüyor.
e ne olacak şimdi? bildiğin şahane dolandırıcılık yöntemi değil mi bu? hem de çok kolay? bunun bir koruması yok mu?
edit: cevabını aldım. öyle basit değilmiş. bilim yakalıyor ve skertiyormuş adamı. sevgili spawn'a teşekkür ederim.
e ne olacak şimdi? bildiğin şahane dolandırıcılık yöntemi değil mi bu? hem de çok kolay? bunun bir koruması yok mu?
edit: cevabını aldım. öyle basit değilmiş. bilim yakalıyor ve skertiyormuş adamı. sevgili spawn'a teşekkür ederim.
devamını gör...
2.
iki taraf arasında imzalanan senet adi senet tanımına girdiği için aşağıdaki alıntıda adi senette imza ve yazı inkarı durumunda yapılan işlemler sıralanmıştır.
hmk-209/1’e göre; adi bir senetteki yazı veya imza inkar edildiğinde, bu konuda bir karar verilinceye kadar, o senet herhangi bir işleme esas alınamaz.
mahkeme bu durumda sahtelik iddiasını ön sorun olarak inceleyecektir. bu konuda bir karar verilinceye kadar senet herhangi bir işleme esas alınamayacak ve delil olarak kullanılamayacaktır. inceleme için senet aslının mahkemeye sunulması gerekir.
bu hususta yargıtay 19. hukuk dairesi’nin “davacı ...vasileri, davaya konu belge aslının dosyaya ibrazı ile belge üzerinde sahtelik ve imza incelemesi talep ettiği halde dosya kapsamında davalı tarafça belge aslının mahkemeye sunulduğuna dair bir bilgi bulunmamaktadır. bu durumda mahkemece davaya konu belge aslının dosyaya ibrazı sağlanarak davacı kısıtlının belgenin düzenlendiği tarihten önceki tarihli imzalı mukayese belge asıllarının taraflardan sorularak ilgili yerlerden getirtilip, imza incelemesi yaptırıldıktan ve davaya konu belgenin de konu olduğu ... cumhuriyet başsavcılığı'nın 2015/33246 numaralı soruşturma dosyasının da sonucu sorularak, ceza davası açılmışsa sonucunun bu davaya etkisi düşünülüp değerlendirilerek, gerektiğinde sonucunun beklenmesi ve deliller hep birlikte değerlendirilerek varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.” şeklinde kararı bulunmaktadır.[8]
yargıtay hukuk genel kurulu 2014/366 e. 2016/198 k. sayılı ve 26.02.2016 tarihli kararına göre; bir belgenin sahteliği iddia edilirse, mahkemenin karşı tarafın açıklamalarını da dinleyerek aşağıdaki sıra ile inceleme yapması gerekir:
a) hakim, öncelikle yazı veya imzayı inkar eden tarafı isticvap eder. imzayı inkar eden taraf, usulüne uygun olarak çağrıldığı isticvap duruşmasına gelmezse, senetteki imzayı ikrar etmiş sayılır. imzayı veya yazıyı inkar eden taraf, çağırıldıkları duruşmaya gelirse, inkar edilen imza veya yazı hakkında açıklama yapması istenir. bu isticvap işlemi sonunda hakim, bir kanaat edinebilirse kararını verebilir. ancak bu aşamada karar verilmesi ihtimalinin uygulamada ortaya çıkması çok zordur.
b) eğer hakim isticvap sonunda bir kanaat edinememişse, isticvap daveti üzerine mahkemeye gelen imza veya yazıyı inkar eden kişiye, mahkeme huzurunda yazı yazdırıp imza attırmak suretiyle elde ettiği belgeleri ve diğer delilleri değerlendirir. eğer hakim, ilk bakışta imzanın o kişiye ait olduğunu tespit edebiliyorsa, sahtelik konusunda başka bir incelemeye gerek duymuyorsa, gerekçesini açıkça belirtmek suretiyle, senedin sahteliği hakkında bir karar verir.
bu işleme uygulamada “istiktap” denilmektedir.
yine bu hususta yargıtay 19. hukuk dairesi’nin “mahkemece davalı isticvap edilerek huzurda imza örnekleri alınıp, resmi kurumlardan da tanzim tarihinden önce atılmış davalıya ait imza örnekleri getirtilerek imza incelemesi yapıldıktan sonra, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamış, hükmün bozulması gerekmiştir.” şeklinde kararı bulunmaktadır.[9] şeklinde kararı bulunmaktadır.
c) hakim, yine bir kanaate varamazsa, özellikle inkar edilen imza kolaylıkla taklit edilebilen bir imza ise ve yaptığı karşılaştırmadan bir sonuca varamamışsa, bilirkişi incelemesine karar verir. bilirkişi incelemesinden önce, mevcutsa, inkarda bulunan kişiye ait olan karşılaştırma yapmaya elverişli yazı ve imzalar ilgili yerlerden getirtilir. bilirkişi inkar edene ait olduğu tartışmasız olan bu yazı ve imzalarla, o mahkemede elde edilen yazı ve imzaları esas alarak inceleme yapar. bilirkişi inceleme için gerek görürse, kendi huzurunda tarafın yeniden yazı yazması veya imza atmasını mahkemeden talep edebilir.
bir senedin sahte olduğuna dair karar kesinleştikten sonra, senedin altına sahte olduğu yazılarak senet iptal olunur. resmi senetlerde, senedin ilgili dairedeki aslı da bu yolla iptal edilir. [10]
yukarıdaki incelemeler sonucunda hakim, inkar edilen imzanın inkar eden tarafa ait olduğu kanısına varırsa adi senedin kabulüne karar verecek ve adi senet o davada kesin delil olarak işlem görecektir.
kaynak
hmk-209/1’e göre; adi bir senetteki yazı veya imza inkar edildiğinde, bu konuda bir karar verilinceye kadar, o senet herhangi bir işleme esas alınamaz.
mahkeme bu durumda sahtelik iddiasını ön sorun olarak inceleyecektir. bu konuda bir karar verilinceye kadar senet herhangi bir işleme esas alınamayacak ve delil olarak kullanılamayacaktır. inceleme için senet aslının mahkemeye sunulması gerekir.
bu hususta yargıtay 19. hukuk dairesi’nin “davacı ...vasileri, davaya konu belge aslının dosyaya ibrazı ile belge üzerinde sahtelik ve imza incelemesi talep ettiği halde dosya kapsamında davalı tarafça belge aslının mahkemeye sunulduğuna dair bir bilgi bulunmamaktadır. bu durumda mahkemece davaya konu belge aslının dosyaya ibrazı sağlanarak davacı kısıtlının belgenin düzenlendiği tarihten önceki tarihli imzalı mukayese belge asıllarının taraflardan sorularak ilgili yerlerden getirtilip, imza incelemesi yaptırıldıktan ve davaya konu belgenin de konu olduğu ... cumhuriyet başsavcılığı'nın 2015/33246 numaralı soruşturma dosyasının da sonucu sorularak, ceza davası açılmışsa sonucunun bu davaya etkisi düşünülüp değerlendirilerek, gerektiğinde sonucunun beklenmesi ve deliller hep birlikte değerlendirilerek varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.” şeklinde kararı bulunmaktadır.[8]
yargıtay hukuk genel kurulu 2014/366 e. 2016/198 k. sayılı ve 26.02.2016 tarihli kararına göre; bir belgenin sahteliği iddia edilirse, mahkemenin karşı tarafın açıklamalarını da dinleyerek aşağıdaki sıra ile inceleme yapması gerekir:
a) hakim, öncelikle yazı veya imzayı inkar eden tarafı isticvap eder. imzayı inkar eden taraf, usulüne uygun olarak çağrıldığı isticvap duruşmasına gelmezse, senetteki imzayı ikrar etmiş sayılır. imzayı veya yazıyı inkar eden taraf, çağırıldıkları duruşmaya gelirse, inkar edilen imza veya yazı hakkında açıklama yapması istenir. bu isticvap işlemi sonunda hakim, bir kanaat edinebilirse kararını verebilir. ancak bu aşamada karar verilmesi ihtimalinin uygulamada ortaya çıkması çok zordur.
b) eğer hakim isticvap sonunda bir kanaat edinememişse, isticvap daveti üzerine mahkemeye gelen imza veya yazıyı inkar eden kişiye, mahkeme huzurunda yazı yazdırıp imza attırmak suretiyle elde ettiği belgeleri ve diğer delilleri değerlendirir. eğer hakim, ilk bakışta imzanın o kişiye ait olduğunu tespit edebiliyorsa, sahtelik konusunda başka bir incelemeye gerek duymuyorsa, gerekçesini açıkça belirtmek suretiyle, senedin sahteliği hakkında bir karar verir.
bu işleme uygulamada “istiktap” denilmektedir.
yine bu hususta yargıtay 19. hukuk dairesi’nin “mahkemece davalı isticvap edilerek huzurda imza örnekleri alınıp, resmi kurumlardan da tanzim tarihinden önce atılmış davalıya ait imza örnekleri getirtilerek imza incelemesi yapıldıktan sonra, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamış, hükmün bozulması gerekmiştir.” şeklinde kararı bulunmaktadır.[9] şeklinde kararı bulunmaktadır.
c) hakim, yine bir kanaate varamazsa, özellikle inkar edilen imza kolaylıkla taklit edilebilen bir imza ise ve yaptığı karşılaştırmadan bir sonuca varamamışsa, bilirkişi incelemesine karar verir. bilirkişi incelemesinden önce, mevcutsa, inkarda bulunan kişiye ait olan karşılaştırma yapmaya elverişli yazı ve imzalar ilgili yerlerden getirtilir. bilirkişi inkar edene ait olduğu tartışmasız olan bu yazı ve imzalarla, o mahkemede elde edilen yazı ve imzaları esas alarak inceleme yapar. bilirkişi inceleme için gerek görürse, kendi huzurunda tarafın yeniden yazı yazması veya imza atmasını mahkemeden talep edebilir.
bir senedin sahte olduğuna dair karar kesinleştikten sonra, senedin altına sahte olduğu yazılarak senet iptal olunur. resmi senetlerde, senedin ilgili dairedeki aslı da bu yolla iptal edilir. [10]
yukarıdaki incelemeler sonucunda hakim, inkar edilen imzanın inkar eden tarafa ait olduğu kanısına varırsa adi senedin kabulüne karar verecek ve adi senet o davada kesin delil olarak işlem görecektir.
kaynak
devamını gör...
3.
bir borç ikrârı içeren belgedir. adi senet ve kambiyo senetleri şeklinde çeşitleri vardır. bono, çek ve poliçe kambiyo senetlerindendir. senet, adi ya da kambiyo senedi olmasına göre icrâ hukuku'nda farklı süre ve hükümlere tâbidir.
devamını gör...