seviyorum ama vs ama seviyorum

çok kendimden emin başladığım lakin başlığı tamamladikca kafamın karıştığı versus.

zannederim ki ikisinin de yeri ayrı. yani bazen sevmemize rağmen katlanamayız, tercih etmeyiz; bazen de tercih etmediğimiz halde sevebiliriz. farklı durumlarda herhangi birini aynı kişi de yapabilir. burada sanırım önemli olan tatmin durumu ve seçenekler gibi.

bazen sevilen şey yanlıştır, bazen de yanlış sevilir.

iyice çorba oldu al işte! shhshshshs.
bı ara sanki olacak gibiydi. inanmıştım ama olmadı..

arabesk yok yani.
ben açtım başlığı çünkü. tabii.
*
(bkz: bize bir şey anlatmaya çalışıyor)


edit: tanımı okuyup okuyup gülüyorum yatakta. anlayan varsa beni aydınlatsın n'olur.
baş yapıt anasını. başucu yapıcam hemen.

"ama" nın önce veya sonra gelmesine göre anlamı değişen durum. önce geliyorsa, cümlenin başında belirtilen durum her neyse boşa düşüyor ve sevdiği sonucu ortaya çıkıyor. sonra geliyorsa, cümlenin devamında söylenenler önem arz ediyor çünkü esas vurgulanan sevgi olmuyor burada.

sevgiye şart mı koşular, ama diyerek hafız? dediğim vs.

seviyorum ama demek kendimi daha çok seviyorum demektir. ama seviyorum demek onu daha çok seviyorum demektir.

her ikisi de, kişinin duyduğu sevgiyi bir başkasına iletiş biçimidir.
"ama seviyorum", sevgisine dair, olumsuz düşünce bildirimi için, sizin bu konudaki düşüncelerinizi biliyorum ama bu benim için bir anlam ifade etmiyor, çünkü ben her şeye rağmen seviyorum demektir.
"seviyorum ama" ise, sanki kendisinin de tam emin olamadığı, kimi kuşkuları da olan birisinin, sevgisini dışardaki birine aktarırkenki durumunu anlatır bence..
herhalde.. yani.. mesela.. belki..!!
(sonunda bizim de kafamızı karıştırdın be grace yoldaş.. sev sevebildiğince işte..bırak amalarını.. ancak 'sevmek yaratabilir dünyayı yeni baştan' demiyor mu şiirler şarkılar..)

seviyorum ama: her şeye rağmen vazgeçiyorum.
ama seviyorum: her şeye rağmen kalıyorum.

ikisi de olumsuz hisler barındırıyor.
her şeyin suçlusu şu "ama" işte.