sırrı süreyya önder'in özgü namal'a ilan-ı aşk etmesi

ssö'nün, parayı bulan andropozlu her erkek gibi, gider ayak kamışına su yürümesi neticesinde, filmlerinde oynattığı bir kıza duyduğu hayranlığı şiirlere dökmesidir.

kahvehane güldürücülüğü ile başlayan kariyerini islamcıların da himmetiyle biji bijileyerek sürdüren, birgün gazetesi'nden radikal'a, oradan da derin devlet aparatı olarak 10 kişinin sessizce oturduğu gezi parkı'nıda sebepsizce ağaç üstüne çıkarak, toplumsal bir kalkışmanın fitilini yakıp, akepenin değirmenine su taşıyan, buradaki hizmetlerinden ötürü, yoldan çıkmış eski bir devlet görevlisi olan apo'nun aklını çelmesi için kullanılan ssö'nün, aynı zamanda, yönetmen değil miyiz ulan, nişantaşı ahvadını da kaçak tütün kokan anadolu övgüsü dolu filmlerle eğleriz diyerek çektiği iki adet sokuk filmde oynattığı özgü namal'a aşkını ilan etmişti.

beyaz çoraplı yozgatlı şeriatçı siyah türk ahmet hakan, pelin batu'yu ayıkladıysa, neden ahmet arif şiirleri kadar bayık bu adam özgü namal'ın tadına bakmasındı. aklıma şöyle bir sekans geliyor. ssö kıllı vücudunun her yerinden ter fışkırırken, özgü'nün gül goncalarını somuruyor, kafayı arada kaldırıp, şöyle ünlüyor : ''uyyy isa aşkına, yattığın ranza aşkına, oy havar sevmişem ben seni ''. özgü: üfff kalk üstümden koktun, leş gibi koktun.