kimseler görmedi ömür hanım, bu dünyadan bir ben geçtim...
devamını gör...
kimsenin ortak türküsü yoktu ve kimse türküsünü bir başına söyleyemiyordu. bir yere gitmeden, gelecek birisini bekliyordu herkes. koro halinde susuluyordu ve yalnızca yüksek sesle konuşanlara inanır olmuştu insanlar. incelik yalnızlığa dönüşe dönüşe bitmişti. şiddetin coğrafyasında elbette gökyüzü bir lükstü ve ancak yağmur yağınca anımsanıyordu.

gittiği en büyük uzaklık evinden işi olanlara, ne aşk, ne özgürlük, ne barış anlatılabilirdi.
devamını gör...
" sen bende neleri öpüyorsun bir bilsen "
devamını gör...
ölümü bilerek nasıl yaşar insan, geride dünyanın kalacağını bilerek nasıl ölür; bilmek bütün acıların anasıdır.
devamını gör...

herkesin, yenilgisinden bir sığınakla daha büyük yıkımlardan korunmaya çalıştığı bir büyük yanılgıda, rengini ufuklardan alan bir çift günebakandı gözleri. nereye baksa pul pul uzaklık dökerdi. ben acıyla yakınlığımı duyurmaya çalışırdım. içtenliği yalanla zedelenmiş insanlar, tuhaftır, içtenliğe değil de yalana tutunuyorlardı. bir bağ bozumunda üzüm salkımları kadar güzel ve dokunaklıydı. kâküllerine biraz eğilen herkes içinde boğulan şarkıyı görürdü. caddelerin ağır yalnızlığından ara sokaklara geçerek nefes almaya çalışırdı. herkesin, başkasının acısına bakarak kendini rahatlattığı, başkasının sevincinden pay çıkarmaya çalıştığı bir bulanık zamanda, üstüne titrediği herşeyi bana yüklemişti. bir yağmur damlasını tutar gibi alırdı yüzümü avuçlarına.

‘o zamanlar içimdeki çocuk daha özgür, daha cesurdu. dünya bu kadar soğuk değildi. herkes yüreğiyle gülerdi birbirine. insan sesinden medet umulurdu. eşyalar bir salgın hastalığa dönmemişti. pencerelerin önünde başlardı gökyüzü ve toprak. paylaşarak büyütürdü insanlar bir hazzı; paylaşarak yenerlerdi yalnızlığı.
devamını gör...
yağmur yağıyor ömür hanım gökten değil, yüreğimin boşluğundan…
devamını gör...
oysa ben bir akşamüstü, oturup turuncu bir yangının eteklerine, yüreği avuçlarımda atan bir can yoldaşıyla dünyayı ve kendimi tüketmek isterim.
devamını gör...
yaşamak bir can sıkıntısı mıdır ömür hanım?
devamını gör...
oysa ben bir akşamüstü oturup turuncu bir yangının
eteklerine, yüreği avuçlarımda atan bir can yoldaşıyla
dünyayı ve kendimi tüketmek isterdim..

yeni bir şeyler söyle bana ne olur, yeni bir şeyler. kurşun aktı kulaklarıma hep aynı sözleri, aynı sesleri duymaktan.

kimseler görmedi ömür hanım, bu dünyadan ben geçtim.
devamını gör...
"insanın zamana karşı biricik şansıdır aşk
onca kapı onca duvar içinde bulur aynasını.
sen bende neleri öpüyorsun biliyor musun
herkesin simsiyah kesildiği bir akşam
yıldızlarla yedirenk gökyüzünü öpüyorsun.

sen bende, gözlerinin anne ışığıyla
bir solgunluktan doğan kocaman bir çocuğu öpüyorsun."
devamını gör...
ayrılık ne biliyor musun?
ne araya yolların girmesi
ne kapanan kapılar
ne yıldız kayması gecede, ne güz
ne ceplerde tren tarifesi
ne de turna katarı gökte
insanın içini dökmekten vazgeçmesi ayrılık!
devamını gör...
“caddeler bu yükü nasıl kaldırır tanrım
bu yalnızlık fazla
bu akşam fazla
bu yağmur fazla
odalar tanrım nasıl dayanır bu boşluğa
akşamlara kadar
sabahlara kadar
uzaklara kadar
insan unutarak tanrım nasıl yaşar
bunca hayalden sonra
bunca sevgiden sonra
bunca acıdan sonra
zaman, tanrım, nasıl büyütür bizi
güzellik olmasa
mutsuzluk olmasa
arzular olmasa
ölümü nasıl kabul eder insan tanrım
ağaçlar yaşarken
çocuklar yaşarken
gökyüzü yaşarken..”
devamını gör...
“geceyi seyrede seyrede öğrendim ki, ışık insanın içinde yanmıyorsa yüzüne vurmuyor”
devamını gör...
"koro halinde susuluyordu ve yalnızca yüksek sesle konuşanlara inanır olmuştu insanlar. incelik yalnızlığa dönüşe dönüşe bitmişti. şiddetin coğrafyasında elbette gökyüzü bir lükstü ve ancak yağmur yağınca anımsanıyordu.

gittiği en büyük uzaklık evinden işi olanlara, ne aşk, ne özgürlük, ne barış anlatılabilirdi…"
devamını gör...
okumaktan bıkmadığım,fark etmeden ezberlediğim..


ruhun çöküntüsü deselerdi, hiç düşünmeden, utanç yitimi, derdim. bundan sonrası artık kolay. acımasızlığı bir erdem olarak yaşamaya başlıyorsunuz. sizi insanların hizasında tutacak değer duygusunu ellerinizle kalbinizden söküp attığınız için sizden başka kimse kalmıyor dünyada. kalsa da sadece bir küçümseme hazzı, bir can sıkıntısı olarak var insanlar hayatınızda. üzüntünüzü yitirdiniz. gözyaşınız yok. alın çizgileriniz kapandı. sessizliğin güzelliğini, o ince saygısını büyüdüğünüz evlerde unuttunuz. merhamet duygunuzu, en zayıf insanın eşiklerine gömüp gittiniz. acı yok artık sizin için. yüksek sesten bir dünya içinde bir yeni zaman yalnızlığısınız ki bunu görecek kirpiğiniz kaşınız da kalmadı. küçük kafalı bir büyüklüğün şiddet sarmalı içinden konuşuyorsunuz, konuşuyorsunuz. yalan söylüyorsunuz diyeceğim ama durumunuzu tam karşılamayacak. yalan söyleyen insan, çok eski bir mahcubiyet duygusuyla arada bir ürperir, kızarır. hiç olmazsa şaşırma kaygısı duyar. böyle bir kaygıyı ana rahminize çoktan gömdünüz. yalan, ruhunuz artık. kutsalınız. yeni zaman tanrınız. ı̇nsanları küçümsemenin en kibirli, en korkak yolu. ama ne tuhaf, siz bundan zevk alıyorsunuz. zamana yalan söylenmez, diyecek kimseyi bırakmadınız çevrenizde. aptallığın görkemli ülkesine vardınız sonunda. gücünüzü zeka sanıyorsunuz, şiddetinizi ahlak, cehaletinizi büyüklük.


devamını okumak isteyen olursa çokzel
devamını gör...
susmak yalnızlığın ana dilidir, ömür hanım,
şiiridir. beni konuşmaya zorlama ne olur.
devamını gör...
kimseye acı vermemek icin kırk yerinden kırılan inceligim...
devamını gör...
kendinden soğuyorsun.
sözünden soğuyorsun.
geçmişinden soğuyorsun.
inandıklarından soğuyorsun.
baktığın yüzlerden soğuyorsun.
içine bile bakmıyorsun artık, dünya inandığın o yitik cennet değil.
devamını gör...
bana verdiğin mutluluğu
paylaşacak kimsem yok
sevincimi içimde
ve yalnız taşıyorum.
(biliyorsun ya
susarak yaşamak zorundayım seni)
bu yüzden gecelere ve sözcüklere
bölüyorum ağırlığını
yüzünü gözbebeklerime çiziyorum
kırık kalemleriyle kirpiklerimin
baktığım her yerde seni göreyim
ve eksilmesin diye imgen
uykularımda bile
ömrümün evinden
sır vermez derininden kalbimin.

şükrü erbaş
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"şükrü erbaş sözü" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim