taksicilerle konuşurken kimlik değiştirmek

taksiye normal binilir, gidilecek yer tarif edilir, sonra malum taksici tüm gün direksiyon sallamaktan sıkılmıştır muhabbet açmaya kalkar, siz de taksici muhabbetinden sıkılmış olduğunuzdan oracıkta yeni bir kimlik uydurursunuz kendinize sırf geyik olsun diye.
şöyle bir konuşma geçebilir:

+okuyor musun?
-yok.
+iş güç?
-internet kafe işletiyorum ben.
+hadi ya! para var mı o işte?
-ne diyorsun emmi darphane resmen.
+bizim yeğen de vs vs vs

şahsen ben bazen galeri sahibinin oğlu, amerika doğumlu moda tasarımcısı, konserine geç kalmış müzisyen taklidi falan yapıyorum, çok eğleniyorum, tavsiye edilir.

aslında kimlik değil dil değişmelidir. sadece taksici için değil herkes için. bir kekoya çektiğin entelektüel çileyi anlatsana? nasıl çelınç? "ciyeğrim yaniyür babbaa" diyeceksin. öyle yani. anlar.

(bkz: başkası olma kendin ol böyle çok daha güzelsin)

dolandırmasın diye taksiciyle aynı memleketten olmak şeklinde gerçekleştirdiğim versiyonu vardır

-hocam nerelisin?
+konya
-hadi ya! bende
+mevlana'da oturuyoruz biz. sen nerde oturuyorsun?
-bende hani bi cami var orda.. neydi adı..??
+ulu camii?
-heh evet. işte onun arkasındaki yeşil binada (konyada her taraf camii olduğu için bu konuşmada yanılma payı çok azdır.) *

alkolün kanımda çılgınlar gibi dolaştığı ve kadıköy 'den eve taksiyle tek dönmek zorunda olduğum zamanlarda, hep işten çıkıp evine dönmesi gereken bir gece vardiyası çalışanı gibi davranırdım.
yediler mi bilmem ama bir zarar görmeden bu günlere geldim.
şu an edebimle işe gidip geliyor ve dört taneden fazla içmiyorum
çay yani.