tarihin dönüm noktalarındaki insan hataları
başlık "klm" tarafından 26.02.2025 09:56 tarihinde açılmıştır.
1.
tarih dediğimiz şey, tam anlamıyla insan hatalarının dansı. ufak dokunuşlarla* tarihte büyük yankı uyandıran bazı olaylar;
titanic'in batışı (1912)
titanic o zamanın "asla batmaz" dedirten devasa gemisiydi. kaptan, "bu gemiyi batıracak buzdağı daha dünya tarihinde oluşmadı" dedi, ama o tokadı yiyip battılar. o kadar emindiler ki, sonrasında 1500 kişi can verdi. o güven, buzdağını görememekle sonuçlandı ve herkes böyle kazalar tarihe geçer dedi. titanic, "bizim gemi asla batmaz" diyerek tarih yazdı, ama kötü yazdı.
napolyon'un rusya seferi (1812)
napolyon, avrupa'nın "şefiydi", ama rusya'ya girdiğinde her şey tersine döndü. "kış mı, o ney la?" dedi, sonra rusya'nın dondurucu soğuklarına karşı sıfır şansı olduğunu anladı. o kadar kibirli ki, "kış bizi etkilemez" dedi ama soğuktan ordusunu kaybetti. havası yerinde olan napolyon, soğuktan yıkıldı. ayı, "hayır dostum, senin bu kadar ego ile savaşman hatalıydı" dedi.
istanbul'un fethi (1453)
konstantin, istanbul'u tek başına savunabileceğini düşündü. "yalnız hallederim, kimseye ihtiyacım yok!" dedi. sonuç? osmanlı gelip, kapıyı çaldı. eğer batı'dan yardım almış olsaydı, belki de bizans'ı hala konuşuyor olurduk. ama o ego, istanbul'un düşmesine neden oldu. tek başına savaşmak, sonunda "game over" dedirtti.
ispanyol imparatorluğu'nun altın ve gümüş sevdası
ispanya, amerika'dan gelen altın ve gümüşlerle resmen coştu hatta çok çok çoştu. ama ne yazık ki bunları doğru yönetemediler. altın ve gümüş, ekonomiyi iyice sarstı, sonuçta çöküş geldi. paralar harcandı, ülke battı. hızla zengin olup, hızla yıkıldılar. umarım latin halkı, yastık altının önemini anlamıştır. ayrıca, bu senaryo bir yerden tanıdık geliyor ama neyse!
çin'in keşif yollarını kapatması (15. yüzyıl)
çin, okyanusları fethetmeye karar vermişti, ama sonra ming hanedanı çıktı ve "acaba tüm kapıları kapatsak ne olur?" dedi. batı’yla ilişkilerini kesip geri çekildiler. o zamanlar çin, dünya lideri olabilirdi. ama pandora'nın kutusu olmayı tercih ettiler, batı keşifleri yaparken çin bir kenara çekildi. o zamanlar kaçırdıkları fırsatları şimdi tekrardan yaratmaya çalışıyorlar.
mısır piramitlerinin inşası (mö 2700-1700)
mısır piramitleri, gerçekten efsane mühendislik işiydi. ama bu devasa yapıları inşa etmek için harcanan emek, halkı perişan etti. o kadar büyük bir yük vardı ki, mısır'ın gücü bir noktada zayıfladı. piramitler yapılırken halkın refahı tamamen göz ardı edildi, sonunda mısır yavaşça çökmeye başladı. o kadar büyük yapılar yapmak, halkın çektiği acılara değdi mi, he firavun?
fransa'da veraset savaşları (14. yüzyıl)
fransa'da taht kavgası o kadar fena bir hal aldı ki, ülke birbirini yedi. kraliyet ailesi tahtı almak için birbirini indirirken halkın durumu perişandı. sonunda fransa, yüz yıl savaşları’nda ingiltere'ye karşı zor duruma düştü. taht uğruna, ülke çökmek üzereydi. "taht kavgalarına" o kadar kaptırdılar ki, "halk ne durumda?" sorusunu kimse sormadı.
alman imparatorluğu'nun ı. dünya savaşı'na girişi (1914)
almanya, i. dünya savaşı'na girmeyi düşündü, ama o kadar hızlı biter diye düşündü ki. "iki ayda biz bunlara el ense çekeriz, bu savaşı da bitiririz" dediler. ancak öyle olmadı. savaş yıllarca sürdü, herkes yıkıldı, almanya tükendi. hızlıca bitiririm dedikleri şey, yıllarca sürdü ve her şey darmadağın oldu. "bitmez" dedikleri savaş, almanya’yı yerle bir etti.
tarihe baktıkça, çoğu zaman büyük işler yaparken, ufak hataların ne kadar büyük sonuçlara yol açtığını görüyoruz. küçük bir yanlış adım, her şeyi değiştirebiliyor. ama önemli olan küçük detayları göz ardı etmemek gerek, yoksa büyük felaketler kapıda olabiliyor.
titanic'in batışı (1912)
titanic o zamanın "asla batmaz" dedirten devasa gemisiydi. kaptan, "bu gemiyi batıracak buzdağı daha dünya tarihinde oluşmadı" dedi, ama o tokadı yiyip battılar. o kadar emindiler ki, sonrasında 1500 kişi can verdi. o güven, buzdağını görememekle sonuçlandı ve herkes böyle kazalar tarihe geçer dedi. titanic, "bizim gemi asla batmaz" diyerek tarih yazdı, ama kötü yazdı.
napolyon'un rusya seferi (1812)
napolyon, avrupa'nın "şefiydi", ama rusya'ya girdiğinde her şey tersine döndü. "kış mı, o ney la?" dedi, sonra rusya'nın dondurucu soğuklarına karşı sıfır şansı olduğunu anladı. o kadar kibirli ki, "kış bizi etkilemez" dedi ama soğuktan ordusunu kaybetti. havası yerinde olan napolyon, soğuktan yıkıldı. ayı, "hayır dostum, senin bu kadar ego ile savaşman hatalıydı" dedi.
istanbul'un fethi (1453)
konstantin, istanbul'u tek başına savunabileceğini düşündü. "yalnız hallederim, kimseye ihtiyacım yok!" dedi. sonuç? osmanlı gelip, kapıyı çaldı. eğer batı'dan yardım almış olsaydı, belki de bizans'ı hala konuşuyor olurduk. ama o ego, istanbul'un düşmesine neden oldu. tek başına savaşmak, sonunda "game over" dedirtti.
ispanyol imparatorluğu'nun altın ve gümüş sevdası
ispanya, amerika'dan gelen altın ve gümüşlerle resmen coştu hatta çok çok çoştu. ama ne yazık ki bunları doğru yönetemediler. altın ve gümüş, ekonomiyi iyice sarstı, sonuçta çöküş geldi. paralar harcandı, ülke battı. hızla zengin olup, hızla yıkıldılar. umarım latin halkı, yastık altının önemini anlamıştır. ayrıca, bu senaryo bir yerden tanıdık geliyor ama neyse!
çin'in keşif yollarını kapatması (15. yüzyıl)
çin, okyanusları fethetmeye karar vermişti, ama sonra ming hanedanı çıktı ve "acaba tüm kapıları kapatsak ne olur?" dedi. batı’yla ilişkilerini kesip geri çekildiler. o zamanlar çin, dünya lideri olabilirdi. ama pandora'nın kutusu olmayı tercih ettiler, batı keşifleri yaparken çin bir kenara çekildi. o zamanlar kaçırdıkları fırsatları şimdi tekrardan yaratmaya çalışıyorlar.
mısır piramitlerinin inşası (mö 2700-1700)
mısır piramitleri, gerçekten efsane mühendislik işiydi. ama bu devasa yapıları inşa etmek için harcanan emek, halkı perişan etti. o kadar büyük bir yük vardı ki, mısır'ın gücü bir noktada zayıfladı. piramitler yapılırken halkın refahı tamamen göz ardı edildi, sonunda mısır yavaşça çökmeye başladı. o kadar büyük yapılar yapmak, halkın çektiği acılara değdi mi, he firavun?
fransa'da veraset savaşları (14. yüzyıl)
fransa'da taht kavgası o kadar fena bir hal aldı ki, ülke birbirini yedi. kraliyet ailesi tahtı almak için birbirini indirirken halkın durumu perişandı. sonunda fransa, yüz yıl savaşları’nda ingiltere'ye karşı zor duruma düştü. taht uğruna, ülke çökmek üzereydi. "taht kavgalarına" o kadar kaptırdılar ki, "halk ne durumda?" sorusunu kimse sormadı.
alman imparatorluğu'nun ı. dünya savaşı'na girişi (1914)
almanya, i. dünya savaşı'na girmeyi düşündü, ama o kadar hızlı biter diye düşündü ki. "iki ayda biz bunlara el ense çekeriz, bu savaşı da bitiririz" dediler. ancak öyle olmadı. savaş yıllarca sürdü, herkes yıkıldı, almanya tükendi. hızlıca bitiririm dedikleri şey, yıllarca sürdü ve her şey darmadağın oldu. "bitmez" dedikleri savaş, almanya’yı yerle bir etti.
tarihe baktıkça, çoğu zaman büyük işler yaparken, ufak hataların ne kadar büyük sonuçlara yol açtığını görüyoruz. küçük bir yanlış adım, her şeyi değiştirebiliyor. ama önemli olan küçük detayları göz ardı etmemek gerek, yoksa büyük felaketler kapıda olabiliyor.
devamını gör...
2.
rahmetli christoph daum'un denizlispor maçındaki hataları buna bir örnektir.
devamını gör...
3.
yıldırım bayezid'in, emir timur'a gönderdiği mektuplar. durduk yere başına iş almış.
devamını gör...
4.
tutup başımıza valerian getirdiler mesela, o büyük hataydı.
devamını gör...
5.