the big bang theory

2007 yılından bu yana yayınlanmaya başlamış bir amerikan komedi dizisiydi. epey ödül töreninde ve birçok dalda aday gösterilen dizi yapımcılarıyla,senaristleriyle,konusuyla ve son olarak oyuncularıyla hatırı sayılır miktarda ödül de kazanmıştır.
dizi ekibinin başarısı aşikardır ancak karakterlerden sheldon lee cooper'ı canlandıran jim parsons'ın mükemmel oyunculuğu ile dizinin başarısına büyük katkısı göz ardı edilemez bir gerçektir.

chuck lorre * ve bill prady tarafından yaratılmış, sitcom tarzı bir dizidir. toplamda 12 sezon, 279 bölümden oluşmaktadır.

benim favori dizimdir, aynı zamanda dizideki favori karakterim de tabii ki çok sevgili sheldon cooper'dır.

dizide beş ana karakter görüyoruz, bunlar sheldon cooper, leonard hofstadter, howard wolowitz, rajesh koothrappali ve penny'dir. sevgili penny'nin soyadına dizi boyunca asla denk gelinmemiştir.

ayrıca bu beş ana karakter dışında sıklıkla gördüğümüz üç kişi daha vardır, bunlar leslie winkle, amy farrah fowler ve bernadette rostenkowski'dir.


konusuna değinecek olursak* kaliforniya teknoloji enstitüsünde çalışan iki üstün zekalı ev arkadaşı olan teorik fizikçi canım sheldon ile deneysel fizikçi olan leonard'ın birbirlerini bulması ile başlayıp, karşı dairelerine hayali oyuncu olmak olan ama garsonluk yapan penny'nin taşınması ile hareketleniyor ve başta leonard'ın arkadaşı olan doktorasız uzay mühendisi howard ile astrofizikçi raj'ın tuhaflıkları ile daha da renkli bir hal alıyor.

--! spoiler !--

...

penny için soyadı hiç yok diyemiyoruz bu arada, dizinin sonunda kendisi bir hofstadter olacaktır. söylemeden edemedim.

...

--! spoiler !--

yaklaşık 2 saat önce bitirdiğim dizidir.

uzun bir yolculuk oldu. bilim, eğlence ve yer yer hüzünle dolu. açıkçası sayısal zekam çok kuvvetli değil ve fizik, kimya, biyoloji, matematiğe de pek yatkınlığım yok o yüzden yer yer durdurup bazı sahneleri tekrar oynatıyordum (ne dediklerini anlamaya çalışıyordum). buna rağmen, sıkmadı, her defasında eğlendim ve etkilendim.

her karakterin diziye kattığı farklı bir şey vardı. bazen yorumlarda yine karakterlerden birine duyulan nefreti görüyordum ama ben hepsini ayrı ayrılıkta seviyorum. bernie'nin howard'a, amy'nin sheldon'a kattıkları, herkesin birbirine destek olması ve tüm tatsızlıklara rağmen yine birbirleri için orada olmaları... çok güzeldi, çok. stuart, bert, kripke ve diğer karakterlerin de diziye katkıları büyük. dizide birçok ünlü ve başarılı ismin olması da güzeldi.

çok güldüm, ama güldüğüm kadar da ağlamışımdır. özellikle son bölümlerde dizinin bitmesine az kaldığı için ağla ağla bir hâl oldum. diziye dair sevdiğim çok fazla şey var; yaz yaz bitmez.

çok güzel bir diziydi; sitcom seviyorsanız bilim dallarıyla pek iç içe değilseniz bile zevkle izleyeceğinizi düşünüyorum.

bir adet teorik fizikçi, bir adet deneysel fizikçi, bir adet astrofizikçi ve bir de mit mühendis diploması olan 4 arkadaşın başından geçenlerin anlatıldığı dizi.

ana karakter sheldon olsa da her birinin ayrı ayrı hayatı ilgi çekicidir. özellikle raj ın kadınlarla alkol almadan konuşamadığı sezonlarda bunun nedenlerini çok düşünmüş, bunu ne zaman kırcağını sabırla beklemiştim. neyse az biraz bahsetmek gerekirse;

---++spoiler++-----

dizide kendi hallerinde takılan bu arkadaş grubundan sheldon ve leonardın karşı dairelerine penny adında aklı bi karış havada oyuncu olmak isteyen bir hatun taşınıyor. her ne kadar sheldon kendini bilime vermiş sosyal ilişkilerde tam bir facia olsa da leonard zekasının yanında aynı zamanda da sosyal biri olduğundan kıza yazılmaya başlıyor. tabi penny sıradan düz bi insan olduğundan iq ortalaması 140 olan bu gruba adapte olmakta zorlanıyor. ilk 3 sezon sanırım biraz bunun üzerine gidiyordu. penny onların ortamını gözlemlerken onlar da penny sayesinde biraz daha insan ilişkilerini gözlemleme şansları oluyor ve zekaları haricinde hiçbir numaraları olmayan bi tipler giderek sosyalleşiyorlar. hani aşırı zeki inek tayfa olur kızların hiç yüz vermediği, yüz verir gibi olduklarında da sosyal beceriksizlikleri yüzünden olayı başlatamayan elemanlar bunlar da tam öyle. neyse dizi ilerliyor leonard ve penny sevgili oluyor, ayrılıyor, barışıyor, nişanlanıyor. derken her biri birer manita yapıyor ama sheldona buldukları ilk başlarda tam olarak sheldonla aynı özelliklerde olsa da bu karakter giderek "öp beni sheldon, ye beni sheldon" moduna giriyor. dizide hemen herkes kendi zeka seviyesine yakın biriyle sevgili/nişanlı/evli olsa da bir tek penny ve leonard bu durumu bozuyor. penny de az değil bu arada. her ne kadar onlar kadar zeki olmasa da giderek ortamı çözdüğünden sırıtmıyor aralarında. gerçi inekleri bozan parti kızı gibi bi hali var daha çok ama nedendir bilinmez bir sebepten iyi bir iş, güzel çevre ediniyor ilerleyen bölümlerde. bir de sheldon karakteri her şeyi düz algıladığından penny ile atışmaları gerçekten güzeldi. penny biraz da bu sıkıcı inek hayatının biz tarafından izlendiğinde nasıl görüneceğini göstermek için var gibi dizide.

8. sezonda penny saçlarını kesmiş, sheldon trende soyulmuş ve leonard onu alıp geri gelmişken penny nin saçlarını kestiğini görünce "bu kadar değişim fazla" diye odadan geri çıkışı oldukça komikti bana göre. bir sahne öncesinde de her türlü değişime açık olacağını söyleyip ufacık bi değişimde verdiği bu tepki sanırım karakteri biraz olsun anlatmama yetmiştir.
---++spoiler++---

8. sezondan sonrasını izlemedim çünkü o sezon başlarken her bir oyuncu kallavi bir zam almış, ücretleri bmlüm başına milyon dolarları geçmişti. bu durum biraz oyunculuklarına da yansıdı sanırım hal ve hareketlerinde bi "hakkını vereyim paranın" tavrına girip abarttıklarını gözlemledim. bana itici geldi bu tavırları ve bıraktım. özellikle penny karakterini canlandıran kaley cuoco çok abartılı oyunculuk sergiliyor gibi hissettim.

leonardın sheldonla nasıl tanıştıklarını anlattığı bölüm bana göre o sezonun en iyi bölümüydü. bak aklıma düştü şimdi tekrar baştan mı başlasam acaba?

raj ve stuart , yılların yalnız insanları, toplum tarafından ötekileştirilmiş varlıklar , görünmeyen insanlar ... bir gün bu ikiliye motivasyon uğrar , müzmin bekar olmaktan çıkmak isterler bunun için birlikte bir plan yaparlar . dışarıya çıkıp , kendileri ile bakışan kızlarla konuşacaklardir .ikili güle oynaya dışarı çıkar .ilk cafede enerjileri yüzde yüz ve inançları çoktur. bu kafede işler ters gider , kızlar bunlara bakmaz ve ikinci kafeye geçerler. ikinci yerde de işler ters gider lakin yine pes etmezler . üçüncü kafede başarısızlık ile geçer. çiftimiz umutsuzluğa kapılır , sesleri kısılır , depresif hissetmeye başlarlar. büyük umutlarla başladıkları macera skorları 0 dır , evet doğru duydunuz sıfır kadınla konuşmuşlardir . umutsuzluk yüreği kaplayınca bu sefer dertleşmeye başlarlar, ezikligi kabullenirler ve o an , başarıya ulaştıkları o kişi ortaya çıkar . stuart, raj a çekinme git konuş der. ve raj hedefine doğru yol alır. avm güvenliği ile avmnin saat kaçta kapandığı konusunda biraz sohbet eder . ikilimizin zorlu görevi başarılı olmuştur . hedeflerine ulaşmış bir şekilde evlerine dağılıp , zaferin tadını güzel bir uyku ile çıkartirlar :)))

sheldon favori karakterimdi. beni hep güldürmeyi başarmış birisi olarak hafızamda kaldı ve bu güzeldi. gerek esprileri gerek ise karakterlerin oynadığı rolleri yaşaması dolayısıyla bir zamanların favori dizilerinden biriydi benim için. sıfırdan başlar mıyım belki bir gün bilmiyorum ama ben daha çok cnbc-e ve e2 kanallarında denk geldikçe izliyordum. o zamanlar güzeldi. türk televizyonunda ücretsiz genel yayın yapan türkçe altyazılı izleyebileceğiniz kanallar mevcuttu ve bu beni çok mutlu ederdi eskiden. şimdi gerek yok tabi her şey dijitalde. televizyon benim için bitmiş denilebilir.

tbbt izlemek ruhuma iyi gelmişti. destansı bir uzunluğa sahip olmasa yeniden başlardım. ara sıra kısa videoları karşıma çıkıyor. sheldon’ı ne kadar özlediğimi fark ediyorum. *

young sheldon’ı ise ilk sezonda yarıda bırakmıştım.

bir chuck lorre ve bill prady dizisidir.

dizide johnny galecki, jim parsons, kaley cuoco, simon helberg, kunal nayyar, melissa rauch, mayim bialik, kevin sussman, john ross bowie ve will wheaton rol almıştır.

toplamda 280 bölüm yayımlanan dizi tam on adet emmy ödülü kazanmıştır. benim için tüm zamanların en iyi sitcomlarından biri olan bu dizide stephen hawking, kate micucci, bob newhart, michael massimino, levar burton, stephen merchant, jerry oconnell, kal penn, sean astin, lance barber, ellen degeneres, charlie sheen, octavia spencer, steve wozniak, adam gregor, steven yeun, billy bob thornton, buzz aldrin, elon musk, ian armitage, nail gaiman, bill gates, sarah michelle gellar ve elbette ki büyük insan stan lee gibi isimler de konuk oyuncu olarak yer almıştır.

ev arkadaşı olan ve ikisi de dahi birer biliminsanı olan leonard hoffstader ve sheldon lee cooper gayet nerd bir hayat yaşamakta, bu yaşam tarzında onlara tıpkı kendileri gibi olan howard wolowitz ve raj koothropalli eşlik etmektedir.

ve bir gün karşı daireye penny isimli muhteşem güzellikte bir kadın taşınınca ve daha o ilk anda leonard hoffstader bu kadına aşık olunca çok köklü bir değişiklik olur bu grubun hayatında.

bu beş insanın bir araya geldikleri zaman ağır ağır yaşadıkları değişimler ve yeni eklenen insanlarla gelişen ve büyüyen grubun başından geçen komik olaylar anlatılır dizi boyunca.

iki yüz seksen bölümünden de büyük keyif aldığım dizinin spin off projesi olarak da young sheldon dizisi çekilmiştir.

dizide en sevdiğim bölümlerden birinde kendi aralarında deney yaparak eğlenen dört arkadaşa penny neden böyle bir şey yaptıklarını sorar.

ben de bu kadar uzun ve detaylı tanımları neden yazdığımı açıklamak için dört arkadaşın cevabını kullanacağım:

çünkü yapabiliyorum.

izlerken zamanın nasıl geçtiğini anlayamadığım ve "huh! ne ara ... sezona geldim?" gibi sorular sorduğum şahane sit-com.

camus'un yabancı romanının bir sayfasında farklı bir gülüş gelip almıştı beni, bu dizide de tıpkı öyle gülüyorum.