toplumcu gerçekçi sözlük yazarı eksikliği

malum butonun eksikliğinde iki kelam etmek istediğim konu.

efenim çok iyiyiz çok süperiz de toplumcu gerçekçi yazarımız yok. kafa sözlük 5 hececiler akımı yine belli bir doyum sağladı zamanında. toplumun kanayan noktalarına aktüel siyasete bir nebze mesafeli, deruni dokundurmalar maalesef göremiyoruz. yok mu bizim bir yaşar kemal'imiz?

profil ve kapak fotografları itibariyle en toplumcu yazarımız* bile sabahlara kadar sürrealist şiirler yazıyor*. aşık mı ne anlamadım. fabrikalı, emekçili bir şiir yazdım ilgili başlığa, mesajı aldı mı almadı mı bilmiyorum.

ey yazar profili olmayan ziyaretçi, toplumcu gerçekçiysen kayıt ol!

(bkz: aradığınız istikametteki tüm hatlarımız doludur)

bıraktık o işleri biz, günahkar sokakların tövbekar delikanlısı olduk, hanım "şunu yaz" diyor, onu yazıyorum anca. kızıl yıldız'ı eskiciye sattım mandal aldım yerine. kırmızı tuborg yerine hat çaklıt mokka içiyorum artık. aklım çok karışık neriman, proleterya kokulu gömleğim nerede?

toplumun gerçeklerinden bıkılıp usanıldığı için ortaya çıktığını düşündüğüm durum.

normal şartlarda bir grup insanla bir araya geldiğinizde büyük ihtimalle "ne olacak bu memleketin/insanların hali?" içerikli sohbetler döndürürsünüz. din, siyaset ve futbol en çok konuşulan konular olur. kimse kimseye şiir okumaz ya da kuantum mekaniği anlatmaz normal şartlarda. sanıyorum bunları yapabileceğimiz tek yer ancak ve ancak sanal ortamlar oldu artık. o yüzden hepimiz ayrı telden çalıyoruz ve toplumun sıkıcı ve yampiri gerçeklerinden kaçacak ve kafa dinleyecek yer arıyoruz.

tabii bu davranış doğrudur ya da değildir kısmını tartışmıyorum işin. sadece nedeninin bu olduğunu tahmin ediyorum.

olmayan eksikliktir. amaan banane.

haber kanalı seyretmiyorum. takip ettiğim köşeyazarı sayısını 10 lardan 3'e indirdim. o üçünün de 1 tanesini tam okuyorum o da 2 3 günde bir sapıtıyor. kalan ikisinin paragraf başlarını, koyu yazılmış cümlelerini okuyorum. konu saçma ise onu da okumuyorum.

hani aslan avının peşinden koşar koşar da avı yorulur, hayatı bırakır, o psikolojideyim.

delilerin içinde akıllı olmak, ancak kendime zarar. ben de taktım bir huni, takılıyorum.

yaptığım yanlış mı? kesinlikle yanlış. fakat aksini denedim, yaşadığım toplumdan nefret ettiriyor.

gerçek yaşamda kabuğuma çekildim. insanların aptalca birbiri ile sosyal medya yarışları midemi bulandırıyor. sanıyorlar ki ben eşime hediye almıyorum veya onları kıskanıyorum. gezmeye bir yere gitmiyorum, eğlenmiyorum.

market kuyruğunda bile öne geçmeye çalışana geç diyorum. trafikte yan cepten önüme girmeye çalışan uyanığa, sırıtarak "geç o...çoçuğu" diyorum, teşekkür ediyor.

burada şimdi bir şey tartışmaya kalksan, limonlandıran sulandıran, aptalca karşı fikir öne süren tonla insan var.

ben sadece eğleniyorum. türkiye cumhuriyeti hudutları içerisinde birileri ile gerek sanalda gerek gerçekte ciddi manada bir şey hakkında tartışmak çok zor. tartışmayı bile çatır çatır laf yarıştırmak olarak biliyorlar.

onun için, rahvan gitsin diyorum.

bu pozisyon için ben başvuruda bulunmak istiyorum ancak, ne cv ne vesikalık ne ilmühaber, iyi hal kağıdı filan getirmedim. referans veririm vermesine ancak ararsanız söylediklerine sakın inanmayın ha. diploma mı, el insaf c.başkanlığı mı bu kardeşim. kaldı ki yani... işte neyse şimdi. ha birde, siz nası bi toplumsal gerçekçi arıyorsunuz. toplum ortada, gerçekleri ortada .. umarım beklentiniz de bu gerçekliktedir. ayrıca ben, sözlüğünüze gelmeden bi göz attım, sizin topluluk profiliniz de pek öyle aman aman değil yani, kurumsal havalara girip abartmayalım.
ne demek başvuruyu kabul etmemek yav.! e hani 'toplumsal gerçekçi' arıyordunuz.. hayrola..!