türk erkeklerinin çoğunun ciddi cimri olması
başlık "gulmekicinyaratilmis" tarafından 09.12.2024 03:21 tarihinde açılmıştır.
1.
bakıs acısıdır:
olaya su acıdan yaklasıcam arkadaslar, hadi gene iyisiniz koftehorlar, bu kıyamı unutmayın:
ben kadınım. ve duzgun bir iste duzgun bir maasla calıstıgım donemlerde cevremde es dostta yagdırırım. hediyeler alırım, yemekler, kahveler ısmarlarım. ben paylasmayı severim. hic rahatsız etmez beni sevdigim insanları mutlu etmek icin para harcamak. bilakis mutlu eder.
bazı donemler issiz kalıyorum. inanın bir kahve icecek paramın bile olmadıgı donemlerim oluyor. oyle donemlerde her seyde hep alman usulu yaparım, bi su bile ısmarlamam kimseye cunku param yok arkadasım. biri bana bi sey ısmalarsa acayip mutlu olurum.
belki erkekler de biraz boyledir.
bazısının hesap kitap yapması gereken kısıtlı bir butcesi vardır yalnızca.
olaya su acıdan yaklasıcam arkadaslar, hadi gene iyisiniz koftehorlar, bu kıyamı unutmayın:
ben kadınım. ve duzgun bir iste duzgun bir maasla calıstıgım donemlerde cevremde es dostta yagdırırım. hediyeler alırım, yemekler, kahveler ısmarlarım. ben paylasmayı severim. hic rahatsız etmez beni sevdigim insanları mutlu etmek icin para harcamak. bilakis mutlu eder.
bazı donemler issiz kalıyorum. inanın bir kahve icecek paramın bile olmadıgı donemlerim oluyor. oyle donemlerde her seyde hep alman usulu yaparım, bi su bile ısmarlamam kimseye cunku param yok arkadasım. biri bana bi sey ısmalarsa acayip mutlu olurum.
belki erkekler de biraz boyledir.
bazısının hesap kitap yapması gereken kısıtlı bir butcesi vardır yalnızca.
devamını gör...
2.
maalesef insanların içlerine doğdukları ailelerden elde ettikleri bir kültürdür bu. her çocuk, kendi ebeveynlerinin klonudur. sürekli para biriktirmek odaklı ebeveynlere sahip olan ve bu kulvarda yetiştirilen bir çocugun, paraya değer vermemesini bekleyemeyiz. bana kalırsa, para ile kurulan bu extra bağ bir hastalıktır. kapitalist sistemde para her şey demek olsa dahi, paraya değer verilmemelidir diye düşünüyorum.
bir çok insanın eleştirdiği boyutlarda para harcayan biriyimdir. para biriktirmekle hiç alakam yoktur ki annem dünya tutumlusu bir kadındır. para vücuda girse, annem kesinlikle para ile evlenir. belkide annemin bu denli paraya bağlılığı sebebiyle para biriktirme olgusuna bu kadar zıt bakıyorumdur bilmiyorum ama paraya aşık olmadığımı biliyorum. kendi adıma şöyle bir teorim var;
hayatımı para biriktirmekle harcayamam çünkü ne kadar yaşayacağımı bilmiyorum. bugünümden, yarınımdan sadece para biriktirmek için kısarsam ve yapmak istediğim bir çok şeyi sırf para biriksin diye yapmamayı tercih edersem, neden yaşıyorum o zaman? ayrıca o para hangi hayat için birikiyor?
insanlar o kadar garip varlıklar ki dünyaya olan bağlılıkları aşırı yüksek seviyede. hep yaşayacaklarına inanarak para biriktirip duruyorlar. hayatlarınızı büyük büyük banka hesapları inşa etmeye adıyorsunuz ama öldüğünüzde ne oluyor ? bütün hayatınızı bir hiç uğruna ertelemiş, ötelemiş oluyorsunuz. uğruna tüm hayatınızı mahvettiğiniz paraya da, yasal olarak aile bireyleriniz konuyor. siz bütün hayatınızı para biriktirmek için sıfıra çekin, başkaları sefasını sürsün.
işte kimse bu portreyi göremiyor. ölüm var hayatta ölüm. ne için para biriktiriyorsun? neden o para biriksin diye, bugün/ yarın/5 gün gün sonra yapmak istediğim şeylerden kısayım?
bir çok insanın eleştirdiği boyutlarda para harcayan biriyimdir. para biriktirmekle hiç alakam yoktur ki annem dünya tutumlusu bir kadındır. para vücuda girse, annem kesinlikle para ile evlenir. belkide annemin bu denli paraya bağlılığı sebebiyle para biriktirme olgusuna bu kadar zıt bakıyorumdur bilmiyorum ama paraya aşık olmadığımı biliyorum. kendi adıma şöyle bir teorim var;
hayatımı para biriktirmekle harcayamam çünkü ne kadar yaşayacağımı bilmiyorum. bugünümden, yarınımdan sadece para biriktirmek için kısarsam ve yapmak istediğim bir çok şeyi sırf para biriksin diye yapmamayı tercih edersem, neden yaşıyorum o zaman? ayrıca o para hangi hayat için birikiyor?
insanlar o kadar garip varlıklar ki dünyaya olan bağlılıkları aşırı yüksek seviyede. hep yaşayacaklarına inanarak para biriktirip duruyorlar. hayatlarınızı büyük büyük banka hesapları inşa etmeye adıyorsunuz ama öldüğünüzde ne oluyor ? bütün hayatınızı bir hiç uğruna ertelemiş, ötelemiş oluyorsunuz. uğruna tüm hayatınızı mahvettiğiniz paraya da, yasal olarak aile bireyleriniz konuyor. siz bütün hayatınızı para biriktirmek için sıfıra çekin, başkaları sefasını sürsün.
işte kimse bu portreyi göremiyor. ölüm var hayatta ölüm. ne için para biriktiriyorsun? neden o para biriksin diye, bugün/ yarın/5 gün gün sonra yapmak istediğim şeylerden kısayım?
devamını gör...
3.
etrafınızdaki erko-kuşko-beybiko'larınızın parası yok.
parası olsa, nasıl harcayacağını da bilmez. bombok herifler işte yav. bul bir tane kırık-çıkık, yaşayın gidin, zorlamayın.
parası olsa, nasıl harcayacağını da bilmez. bombok herifler işte yav. bul bir tane kırık-çıkık, yaşayın gidin, zorlamayın.
devamını gör...
4.
25-30 yaş arasındaki erkekler, şu an hayat kurma zorluklarıyla cebelleşiyor.
bu mücadeleye yabancılar 'struggle' diyor bence çok iyi anlatan bir kelime.
eskiden insanlar evlenirken adama sorarlardı 'evin, araban var mı?' diye
milletin evi arabası olurdu.
şimdi nerede o devir... kira ödeyemez hale geldi bu yaş grubu.
çünkü tam bir hayat mücadelesi içinde.
hesap kitap yapmazsanız ay sonunu göremezsiniz.
maalesef güncel dating/matching durumlarında ise, işler artık çok masraflı hale geldi.
e şimdi elde etmek istenen kişiler de asgari düzeyde materyalist.
şahsen ben kadın olsam ben de öyle olurum. bazı basit şeyleri erkekten beklemek kadar doğal bir şey yok.
fakat herkesin durumu aynı değil. arada kalanlar da maalesef elenip gidiyor çünkü belirli bir seviyenin üstünde maddi güce sahip erkek sayısı da hiç az değil.
siz masum hayaller kurarken onların istanbul gecelerinde yediği naneleri bir duysanız bir daha sokağa çıkamazsınız.
bugün istanbul'da bir fine dining yapıp üstüne müzik eşliğinde kokteyl için dans edeceğiniz bir gecenin (2 kişilik) size maliyeti 10 bin liradan başlıyor.
şimdi burada 5n 1k sorularının sorulması lazım.
kaçta, hangi, ne ile, niçin, nolmuş, kimi, nerde, nasıl, ne zaman, kimden, neyi, ne belli, neye, kim.
hahaha
yani siz 20lerinin başında bir gençsiniz, flörtünüzle dışarı çıkıyorsunuz, gidersiniz kadıköy'de çıtır mekanlardan birine, biranızı içersiniz takılır dağılırsınız.
gözünü daha yukarılarda ise bir üst paragraftaki formül devreye giriyor.
ben bu denklemlerde, takılmacaları, fakbadilikleri, tek gecelik çarpışmaları mevzubahis etmiyorum.
düzeyli birlikteliklerle sonuçlanacak girişimlerden bahsediyorum. dolayısıyla bu anlatıları da ona göre yorumlayın.
hesaplı seçenekler her zaman mevcut. şimdi beni böyle dedim diye yargılamayın.
ben karşı taraftan öyle şeyler duyup okuyorum ki dışarıda, twitterda, sözlükte...
o yüzden böyle anlatıyorum.
ben 3. kişiden anlatıyorum çünkü uzun zamandır çeşitli mecralarda ve ortamlarda olan bitenleri izliyorum, çok insan tanıyorum, duyuyorum ve görüyorum. bir nevi anlatıcı modundayım.
lakin bu dediklerime kulak verin.
niyetim kimseye tavsiye vermek değil, olan durumun altını çiziyorum sadece.
vesselam
bu mücadeleye yabancılar 'struggle' diyor bence çok iyi anlatan bir kelime.
eskiden insanlar evlenirken adama sorarlardı 'evin, araban var mı?' diye
milletin evi arabası olurdu.
şimdi nerede o devir... kira ödeyemez hale geldi bu yaş grubu.
çünkü tam bir hayat mücadelesi içinde.
hesap kitap yapmazsanız ay sonunu göremezsiniz.
maalesef güncel dating/matching durumlarında ise, işler artık çok masraflı hale geldi.
e şimdi elde etmek istenen kişiler de asgari düzeyde materyalist.
şahsen ben kadın olsam ben de öyle olurum. bazı basit şeyleri erkekten beklemek kadar doğal bir şey yok.
fakat herkesin durumu aynı değil. arada kalanlar da maalesef elenip gidiyor çünkü belirli bir seviyenin üstünde maddi güce sahip erkek sayısı da hiç az değil.
siz masum hayaller kurarken onların istanbul gecelerinde yediği naneleri bir duysanız bir daha sokağa çıkamazsınız.
bugün istanbul'da bir fine dining yapıp üstüne müzik eşliğinde kokteyl için dans edeceğiniz bir gecenin (2 kişilik) size maliyeti 10 bin liradan başlıyor.
şimdi burada 5n 1k sorularının sorulması lazım.
kaçta, hangi, ne ile, niçin, nolmuş, kimi, nerde, nasıl, ne zaman, kimden, neyi, ne belli, neye, kim.
hahaha
yani siz 20lerinin başında bir gençsiniz, flörtünüzle dışarı çıkıyorsunuz, gidersiniz kadıköy'de çıtır mekanlardan birine, biranızı içersiniz takılır dağılırsınız.
gözünü daha yukarılarda ise bir üst paragraftaki formül devreye giriyor.
ben bu denklemlerde, takılmacaları, fakbadilikleri, tek gecelik çarpışmaları mevzubahis etmiyorum.
düzeyli birlikteliklerle sonuçlanacak girişimlerden bahsediyorum. dolayısıyla bu anlatıları da ona göre yorumlayın.
hesaplı seçenekler her zaman mevcut. şimdi beni böyle dedim diye yargılamayın.
ben karşı taraftan öyle şeyler duyup okuyorum ki dışarıda, twitterda, sözlükte...
o yüzden böyle anlatıyorum.
ben 3. kişiden anlatıyorum çünkü uzun zamandır çeşitli mecralarda ve ortamlarda olan bitenleri izliyorum, çok insan tanıyorum, duyuyorum ve görüyorum. bir nevi anlatıcı modundayım.
lakin bu dediklerime kulak verin.
niyetim kimseye tavsiye vermek değil, olan durumun altını çiziyorum sadece.
vesselam
devamını gör...
5.
1 gercek cunku ılıklardır. evet.
devamını gör...
6.
davet eden bensem hesabı öderim, oraya zorla istemeyerek getirildiysem su bile içmem hesabı da ödemem.
bir de şu bir gerçek kadınlarımız herşeyin en iyisini istediğine inanıp açıkçası çokta bir şey sunmuyor (istisnalar olsa da ki o istisnalardan biri ile evliyim ben.)
şimdi erkek neden bir ilişkiye yada bir kadına yatırım yapsın?
ne güzel konu kadın olunca biz herşeyin en iyisine layığız erkek olunca ödesin a.q. lafa gelince eşitlik, erkeklere ihtiyacımız yok.
lan bir gidin!
bir de şu bir gerçek kadınlarımız herşeyin en iyisini istediğine inanıp açıkçası çokta bir şey sunmuyor (istisnalar olsa da ki o istisnalardan biri ile evliyim ben.)
şimdi erkek neden bir ilişkiye yada bir kadına yatırım yapsın?
ne güzel konu kadın olunca biz herşeyin en iyisine layığız erkek olunca ödesin a.q. lafa gelince eşitlik, erkeklere ihtiyacımız yok.
lan bir gidin!
devamını gör...
7.
cimrilik değil de türkiye'de her şey çok pahalı.
işçilik çok pahalı, yeme içme pahalı, kılık kıyafet pahalı.
bir tane mont beğendim lescon marka gayet güzel. tek boy kalmış diye 6 binden 2 bine düşmüş. gerçekten düşmüş. 6 bine alanın günahı ne şimdi? bi monta 6 bin vermeyince cimri oluyorsun ama başka biri aynı montu 3'te bir fiyatına alıyor.
herkesin parayı kıydığı bir şey vardır. biri yeme içme konusunda harcar, diğer ayakkabı alır, bir başkası belki saat alır. ama ülke şartlarında tasarruflu olmak önemli. tasarruflu olmazsan çok kazıklanırsın. yeme içme konusu zaten öyle. haftasonu hindi aldık. 500gr 100 lira, göğüs eti yumuşacık kısık ateşte yavaş yavaş pişirdik. 10-15dk da pişti. 2 kişiye çok çok fazlasıyla yetiyor. diğer yandan dışarıda yesen 400+400 toplam 800 bayılacaksın. tabi arada çıkılır bişey diyemem ama 800 nere 100 nere aradaki farka bak. 800'lük menüde de 100 gram tavuk eti var. biz 100 liraya 250+250 gram hindi yedik.
işçilik çok pahalı, yeme içme pahalı, kılık kıyafet pahalı.
bir tane mont beğendim lescon marka gayet güzel. tek boy kalmış diye 6 binden 2 bine düşmüş. gerçekten düşmüş. 6 bine alanın günahı ne şimdi? bi monta 6 bin vermeyince cimri oluyorsun ama başka biri aynı montu 3'te bir fiyatına alıyor.
herkesin parayı kıydığı bir şey vardır. biri yeme içme konusunda harcar, diğer ayakkabı alır, bir başkası belki saat alır. ama ülke şartlarında tasarruflu olmak önemli. tasarruflu olmazsan çok kazıklanırsın. yeme içme konusu zaten öyle. haftasonu hindi aldık. 500gr 100 lira, göğüs eti yumuşacık kısık ateşte yavaş yavaş pişirdik. 10-15dk da pişti. 2 kişiye çok çok fazlasıyla yetiyor. diğer yandan dışarıda yesen 400+400 toplam 800 bayılacaksın. tabi arada çıkılır bişey diyemem ama 800 nere 100 nere aradaki farka bak. 800'lük menüde de 100 gram tavuk eti var. biz 100 liraya 250+250 gram hindi yedik.
devamını gör...
8.
doğru önermedir. ancak türk kızlarının çoğu da arsız, terbiyesiz ve açgözlüdür.
büyükbabaannem ben küçükken -o dönem ve öncesinde dışarıdan kız alıp verme yaygınlaştığı için- türklerle evlenme ihtimalime kızar, "ben sana abhaz kızı alacağım" derdi.
30 yaşına geldim sayılır. çok bilgeymiş rahmetli.
büyükbabaannem ben küçükken -o dönem ve öncesinde dışarıdan kız alıp verme yaygınlaştığı için- türklerle evlenme ihtimalime kızar, "ben sana abhaz kızı alacağım" derdi.
30 yaşına geldim sayılır. çok bilgeymiş rahmetli.
devamını gör...
9.
kendi adıma asla cimri değilim, eğer sizin için cimrilik yaptığımı düşünüyorsanız muhtemelen buna değmeyeceğinizi bildiğimiz içindir.
saygılar.
saygılar.
devamını gör...
10.
haklılar para kolay kazanılmıyor. hayatta kalabilecek şekilde harcanmalı geri kalanı hayatta kalamayacağını anladığında feda etmeli.
devamını gör...
11.
yanlış önerme. ben gevşek ve cimriyim. ciddi olmak çok sıkıcı çünkü.
devamını gör...
12.
kimi karınca gibi yaşıyor geleceğine yatırım yaparak. ülkenin şartları gerçekten zor durumda. kimi ağustos böceği gibi yaşıyor. gelecekten ümidini kesmiş. anın tadını çıkarma derdinde.
devamını gör...
13.
bir türk erkeği, ısmarladığı kahveye bile duygusal yatırım yapar. "bakalım bu harcamaya değecek mi?" sorusu aklında döner durur. garsona verdiği bahşiş bile cebinden ayrılırken ona küçük bir veda seremonisi yapılmasını gerektirir. sonuç? romantizm değil, "faturayı nasıl küçültürüz?" hesaplaması. *
devamını gör...
14.
maddi anlamda her şeyi erkekten beklemek ne kadar kötüyse, sevgiliye harcanan parayı yatırım gözüyle görmek de o kadar kötü bence. bir insanla birlikte yiyip içip güzel zaman geçiriyorsanız zaten, eğer bu size göre bir yatırımsa, o yatırımın karşılığını da o an alıyorsunuz demektir. daha nasıl bir karşılık bekliyorsunuz, bilemiyorum. sevgiliyken amaç zaten iyi vakit geçirmek değil mi?
diğer yandan, bazı şeylerin yazılı olmayan kuralları vardır ama herhangi bir ilişkide tek tarafın sürekli harcama yapması diye bir kural yok. mesela ilk buluşmaları düşünelim; aranızda aksi bir anlaşma olmadığı sürece alman usulü ödenir herhangi bir hesap. eğer biri ısrarla diğerini davet ediyorsa, hesabı davet eden öder. ilişki başlamışsa bu işler zamanla belirli bir raya oturur. bazı erkekler kadına hesap falan ödetmez, huyları öyledir. bazı ilişkilerde alman usulü devam eder. bazılarında kadının maddi durumu daha iyidir, erkek bunu sorun etmiyorsa kadın öder. bazen de kimde varsa o gün o öder falan filan...
genel olarak pahalı hediyeler alınsın diye bekleyen bir kadın grubu da yok değil. benim karakterime uygun bir beklenti değil bu mesela ama var sonuçta böyle insanlar. kimisi ilişkide tipe önem verir, kimisi karaktere, kimisi de paraya. herkesin tercihi farklı ve kimseyi suçlamaya gerek yok. yanındaki adam buna razıysa bize bok yemek düşer. değilse de zaten beraber olmaz böyle bir kadınla. yani iki durumda da bizi ilgilendiren bir şey yok.
diğer yandan, bazı şeylerin yazılı olmayan kuralları vardır ama herhangi bir ilişkide tek tarafın sürekli harcama yapması diye bir kural yok. mesela ilk buluşmaları düşünelim; aranızda aksi bir anlaşma olmadığı sürece alman usulü ödenir herhangi bir hesap. eğer biri ısrarla diğerini davet ediyorsa, hesabı davet eden öder. ilişki başlamışsa bu işler zamanla belirli bir raya oturur. bazı erkekler kadına hesap falan ödetmez, huyları öyledir. bazı ilişkilerde alman usulü devam eder. bazılarında kadının maddi durumu daha iyidir, erkek bunu sorun etmiyorsa kadın öder. bazen de kimde varsa o gün o öder falan filan...
genel olarak pahalı hediyeler alınsın diye bekleyen bir kadın grubu da yok değil. benim karakterime uygun bir beklenti değil bu mesela ama var sonuçta böyle insanlar. kimisi ilişkide tipe önem verir, kimisi karaktere, kimisi de paraya. herkesin tercihi farklı ve kimseyi suçlamaya gerek yok. yanındaki adam buna razıysa bize bok yemek düşer. değilse de zaten beraber olmaz böyle bir kadınla. yani iki durumda da bizi ilgilendiren bir şey yok.
devamını gör...
15.
umarım yoksullukla cimrilik birbirine karıştırılmıyordur. (tabi hava atma, göz boyama amaçlı görgüsüz komiklikler de..)
devamını gör...
16.
tanımları okudum da kimse de yoğurdum ekşi dememiş. (bkz: herkes iyiyse bu kötüler nerede)
insan bu, cimrisi de var cömerti de var, umursayanı var, umursamayanı var, buna değecek kadın var, değmeyecek kadın var falan da filan. buradan konuşmak çok anlamsız yani. davet eden ödesin. şahsen ben birçok kıza ödettim. oluyor yani. (bkz: swh) kibarlıktan ben ödeyeyim diyene iyi al öde diye yıkıldığım çok olmuştur. sdsda tamam yemeği ben ısmarlayayım kahveler de senden olsun dediğim de olmuştur.
şakayı bırakırsak şöyle de bir şey var. bir kadın olarak erkeğin parasını yiyor/beleşçi gibi görünmek istemeyen çok kadın var. böyle olan kız arkadaşıma tamam yemeği ben ödeyeyim kahveler de senden olsun demişimdir orta yolu bulabilmek için. veya bunu ben ödeyeyim bir dahakine senden olsun demişimdir. ama gerçekten ben ödeyeyim diyene al lan öde de demişimdir. gerçekten seven orta yolu buluyor.
cimri miyim? hem de nasıl. ama duruma göre. (bkz: sözlük kızlarına yeşil ışık yakmak) (bkz: swh)
insan bu, cimrisi de var cömerti de var, umursayanı var, umursamayanı var, buna değecek kadın var, değmeyecek kadın var falan da filan. buradan konuşmak çok anlamsız yani. davet eden ödesin. şahsen ben birçok kıza ödettim. oluyor yani. (bkz: swh) kibarlıktan ben ödeyeyim diyene iyi al öde diye yıkıldığım çok olmuştur. sdsda tamam yemeği ben ısmarlayayım kahveler de senden olsun dediğim de olmuştur.
şakayı bırakırsak şöyle de bir şey var. bir kadın olarak erkeğin parasını yiyor/beleşçi gibi görünmek istemeyen çok kadın var. böyle olan kız arkadaşıma tamam yemeği ben ödeyeyim kahveler de senden olsun demişimdir orta yolu bulabilmek için. veya bunu ben ödeyeyim bir dahakine senden olsun demişimdir. ama gerçekten ben ödeyeyim diyene al lan öde de demişimdir. gerçekten seven orta yolu buluyor.
cimri miyim? hem de nasıl. ama duruma göre. (bkz: sözlük kızlarına yeşil ışık yakmak) (bkz: swh)
devamını gör...
17.
ben de cimriyim ama gayri ciddi sayılırım.
devamını gör...
18.
parayı ve harcamayı sadece kendine hak görmesindendir. sadece kendini layık görmesindendir. yemeğin iyi yerinin verildiği, evdeki muzun ona saklandığı erkek çocuğun büyüdüğünde yüce gönüllü olması pek beklenmez. gönül zenginliginin ve cömertliğin maddi güçle ilgisi yok.
devamını gör...
19.
para harcamak 'kültür' gerektirir
memleket erkeklerinin ortalama kültür seviyesi ne ki para harcama konusunda kabuledilebilir cömertlik bekleyeceksiniz
cahille dost olanın kendi sorunudur
memleket erkeklerinin ortalama kültür seviyesi ne ki para harcama konusunda kabuledilebilir cömertlik bekleyeceksiniz
cahille dost olanın kendi sorunudur
devamını gör...
20.
türk erkekleri belli bir ekonomik seviyenin üstüne gelmedikten sonra türk kadınları tarafından işlenmediği için mecbur cimrilik sayesinde paramızı kıyıya köşeye atıp, evdir arabadır vs şeyler almaya çalışıyoruz ki türk kadınları tarafından adam yerine konalım.
hatta bu olayla ilgili bir ata sözümüz de var, parasız erkeği anca annesi sever diye.
hatta bu olayla ilgili bir ata sözümüz de var, parasız erkeği anca annesi sever diye.
devamını gör...