1.
özellikle yetmişli yıllara ve hatta daha da sonrasına damga vurmuş bir dönemdir.
böyle bir furya yaşanmasının altında elbette ki ekonomik bir neden vardı. dünyada devam eden ekonomik kriz türkiye’deki sinema sektörünü de vurmuş ve dışarıdan film ithal etmek yerine o filmlerin benzerlerini daha ucuza mal ederek çekmek yapımcılara çok mantıklı ve karlı gelmiştir.
böylelikle oksal pekmezoğlu’nun 1974 yılında çektiği bir italyan filmi uyarlaması olan beş tavuk bir horoz ile furya başlamış olur. daha sonra da ardı arkası kesilmez zaten uzunca bir süre.
elbette ki tek neden ekonomik değildir bence. dönemin siyasi kargaşası içinde erotik filmler insanları uyuşturan ve beyinlerini kullanmalarını gerektirmeyen filmler olduğu ve aynı zamanda da yarı çıplak bir etkinlik esnasında siyasi mesaj vermenin mümkün olmadığı gerçeği erotik filmleri muktedirler tarafından zararsız kılmıştır.
bu dönemde yine bir cinsiyet ayrımı yapılmıştır. dönemin erotik furyasının en etkin erkek oyuncuları bu dönemi kazasız belasız atlatsa da kadın oyuncular zor dönemler yaşamıştır.
ali poyrazoğlu, hadi çaman, aydemir akbaş, mete inselel, gazanfer özcan, rüştü asyalı, behçet nacar gibi erkek oyuncular bu dönemden sonra -en azından bazıları- saygınlıklarını korumuş ve sinema ve tiyatro hayatlarına devam etmiş, ödüller almış, saygı duyulmuşlardır.
zerrin egeliler, feri cansel, arzu okay, mine mutlu, karaca kaan, dilber ay, zerrin doğan, meltem ışık ve figen han gibi kadın oyuncular ise furya bitiminde sektörden dışlanmış, saygınlıklarını kaybetmiş hatta intihar etmek zorunda kalmıştır.
zaten ülkemde cesur bir sevişme sahnesi varsa o cesaret kadına aittir ve bunun sorumluluğunu da kadın oyuncu taşır nedense. bu algı elli yıl önce nasılsa hala öyle olmaya devam ediyor.
dönem içindeki film isimleri de oldukça yaratıcıdır. işte kapı işte sapı, tak fişi bitir işi, parçala behçet, kokla beni melahat, ayıkla beni hüsnü, vur davula tokmağı, fırçana bayıldım boyacı, otobüs neriman, öttür kuşu ömer gibi çok manalı isimlere sahip filmler vardır.
film isimlerinden anlaşılacağı üzere filmler birer tinto brass eseri değildir. ağırlıklı komedi tarzında olan filmler düşük doz erotizmle seyirci çekmeye çalışmıştır. bir tinto brass sanatsallığının ise yanına bile yaklaşılamamıştır.
erotik film furyası daha sonra yerini yavaş yavaş bilimkurgu filmlere bırakırken aklımızda türk sinemasının en yaratıcı dönemine dair erektil anılar kalmıştır.
asla izleme şansımız olmayacak bir film olan ayda sevişenler de bu geçişin bir habercisidir.
*
böyle bir furya yaşanmasının altında elbette ki ekonomik bir neden vardı. dünyada devam eden ekonomik kriz türkiye’deki sinema sektörünü de vurmuş ve dışarıdan film ithal etmek yerine o filmlerin benzerlerini daha ucuza mal ederek çekmek yapımcılara çok mantıklı ve karlı gelmiştir.
böylelikle oksal pekmezoğlu’nun 1974 yılında çektiği bir italyan filmi uyarlaması olan beş tavuk bir horoz ile furya başlamış olur. daha sonra da ardı arkası kesilmez zaten uzunca bir süre.
elbette ki tek neden ekonomik değildir bence. dönemin siyasi kargaşası içinde erotik filmler insanları uyuşturan ve beyinlerini kullanmalarını gerektirmeyen filmler olduğu ve aynı zamanda da yarı çıplak bir etkinlik esnasında siyasi mesaj vermenin mümkün olmadığı gerçeği erotik filmleri muktedirler tarafından zararsız kılmıştır.
bu dönemde yine bir cinsiyet ayrımı yapılmıştır. dönemin erotik furyasının en etkin erkek oyuncuları bu dönemi kazasız belasız atlatsa da kadın oyuncular zor dönemler yaşamıştır.
ali poyrazoğlu, hadi çaman, aydemir akbaş, mete inselel, gazanfer özcan, rüştü asyalı, behçet nacar gibi erkek oyuncular bu dönemden sonra -en azından bazıları- saygınlıklarını korumuş ve sinema ve tiyatro hayatlarına devam etmiş, ödüller almış, saygı duyulmuşlardır.
zerrin egeliler, feri cansel, arzu okay, mine mutlu, karaca kaan, dilber ay, zerrin doğan, meltem ışık ve figen han gibi kadın oyuncular ise furya bitiminde sektörden dışlanmış, saygınlıklarını kaybetmiş hatta intihar etmek zorunda kalmıştır.
zaten ülkemde cesur bir sevişme sahnesi varsa o cesaret kadına aittir ve bunun sorumluluğunu da kadın oyuncu taşır nedense. bu algı elli yıl önce nasılsa hala öyle olmaya devam ediyor.
dönem içindeki film isimleri de oldukça yaratıcıdır. işte kapı işte sapı, tak fişi bitir işi, parçala behçet, kokla beni melahat, ayıkla beni hüsnü, vur davula tokmağı, fırçana bayıldım boyacı, otobüs neriman, öttür kuşu ömer gibi çok manalı isimlere sahip filmler vardır.
film isimlerinden anlaşılacağı üzere filmler birer tinto brass eseri değildir. ağırlıklı komedi tarzında olan filmler düşük doz erotizmle seyirci çekmeye çalışmıştır. bir tinto brass sanatsallığının ise yanına bile yaklaşılamamıştır.
erotik film furyası daha sonra yerini yavaş yavaş bilimkurgu filmlere bırakırken aklımızda türk sinemasının en yaratıcı dönemine dair erektil anılar kalmıştır.
asla izleme şansımız olmayacak bir film olan ayda sevişenler de bu geçişin bir habercisidir.
*
devamını gör...
2.
ağır roman,eşkiya,sis-gece.
devamını gör...