türkiye'nin dünyanın en büyük 20 ekonomisi sıralamasında gerilemesi

kaynak
ekonomist mağfi eğilmez, türkiye dünyanın en büyük 20 ekonomisi sıralamasından düşerek 21. sıraya gerilediğini açıklamış.

ben en çok isviçre ile aramızda sadece 6 puan olmasına takıldım. adamlar dünyayı rahatça gezebilirken, biz ay sonunda kart ekstresi hesaplıyoruz da. bir yanlışlık var sanki.

çektiğimiz zorlukları düşünce yüz yirminci olmamızı düşündüren sıralama. ama öyle değil. ülkemiz zengin, çok zengin. sadece zenginlik çok az bir insanda toplandığı için biz şaşırıyoruz. onlar aşırı zengin.

2001 krizinde, yani her defasında akp'nin ve akp'li dayıların bahsettiği krizde, türkiye dünyanın en iyi 17.ekonomisi idi.

şimdi ise 20.sıradayız. imf'ye göre 2022 sonunda 23.olmamız olası.

ama olsun (bkz: yol yabtılar)

- listede kaç ülke vardı?
- 19
- biz kaçıncı olduk?
- 20

aklıma gelen tek yorum bu oldu. hele tanım... ne desem ne yazsam boş.

ekonomik büyüklük ile refah seviyesini birbirine karıştırmamak lazım.
ülke nüfuslarını da göz önüne alarak tabloyu okumak gerekli.
yoksa çin’deki refah seviyesinin, almanya’dan yüksek olması gibi bir tablo ortaya çıkıyor.

kaynak ne twitter misvak dergisi mi. evet.

buyuk ekonomi derken toplam gelirden bahsediliyor. e bunu kisi başına bolunce ortaya isvec kadar küçük bir ülkede yasayan insanların toplam tuekiye kadar geliri olduğu ortaya cikiyor
yani 1 isvecli 10 turke bedel gibi bisi

hayret verici bir durumdur. bunca refah içindeyken bu listede gerilemek, sadece dış güçlerin oyunudur.
eurovision gibi hilelidir.

ekonomi ile ilgi bir başlığa tanım yazan yazarın "dünya üzerinden binlerce ülke var" demesinden anlaşılıyor ki ekonomimiz henüz eğitim sistemimiz kadar geriye gitmemiş.
bu arada gelir dağılımı nedir, neden önemlidir, çalışanlarının %40'ın üzerindeki bir kesimi asgari ücretle maaş alıyorsa bu haberi nasıl okumalıyız gibi konulara da eğilmek gerek.
gerçi siz de haklısınız ne gerek var bilgiye, ideolojinden dolayı kesin bir hükmün var her konuda ne de olsa.

olsun bir halay da buna çekerler.

hangi şehirde olursanız olun gece 12'den sonra bir yürüyüşe çıkın. parklarda bahçelerde uyumak zorunda olan insanlar ve hatta aileler göreceksiniz. benim sürekli yaptığım bir eylemdir gece 12 den sonra yürüyüş. gözle görünür bir artış var bu insanlarda. ve belediyeler hiç bir şey yapmamakta. (dün sağolsun ekrem imamoğlu ukrayna'dan kaçan yüzlerce insana sahip çıkmış. sanırım bizim belamız bu ülkeden kaçamamak)

hepiniz yakın zamanda o insanlardan olmak gibi bir tehlike içerisindesiniz. bir çoğunuz asgari ücretin altı bir iş için okullarda ömür tüketiyorsunuz. asgari ücret yahut az üstü alanlarınızın çocukları bunun çok altı kaderle yaşayacaklar. ve hala korkuyla susuyorsunuz. memleket kocaman ve mecazi anlamın dışında çok pis kokan bir kümese döndü.

liyakat ve bilimden uzaklaşan toplumlar için kaçınılmaz olandır. gelişmiş milletler televizyonlarda bilimsel gelişmeleri takip edip yorumlarken, bizim televizyonlarda sabah kuşaı programları ve saçma dizileri izliyoruz. zaten toplumun inancı bilim ve felsefe ile çatıştığı için bu konuları ehemmiyet verilmiyor. daha da gerileyeceğiz gibi duruyor.

olur mu yahu, kesin bir yanlışlık var. bak süleymana sor o bile bilir. uçuyor olmamız gerekiyordu. (gerçi koka… ehm yani pudra şekeri yüzünden bir uçuş yaşayanlar da var ama o uçuş bu uçuş değil. neyse konu bu da değil. ve bil bakalım başka ne o değil? evet o süleyman da o süleyman değil. ahahahha)

tanım: fetö ve hain dış minnaklar ters çevirdiği için sonuncu gibi göründüğümüz ama aslında birinci olduğumuz listedir. hüloooğhhhh*

not: ayrıca egonomi coh eyi yeğenim.*