bir şeyler karalamak istediğim başlıktır.

şimdi, fethullah gülen öldü. birileri de hala biz galatasaraylılara fg üzerinden yüklenmekle meşgul. benim aklıma bile gelmezdi, fb'li olsaydım.

ben tesadüfen galatasaraylı oldum ki komik de bir hikaye aslında, biraz. 3 yaşımda falanken sümerbank'tan bana ve benden 20 ay büyük olan abime kıyafet neyim alıyorduk. ikimize de birer çift ayakkabı beğendik. beğenip seçtikten sonra, tabanlarını bir çevirdik; benimkilerin sarı-kırmızı, abiminkilerin tabanlarıysa sarı-lacivert denk geldi. fenerli olan babam, bana "sen galatasaraylı ol", abimeyse "sen de fenerbahçeli ol" dedi.

sizlerin, yani bize bu konuda sataşmaktan bıkmayanların da hikayelerini duymak isterim. eminim(!) ki en erken 18-20 yaşlarınızda, çok üst düzeyde bir bilinç ve farkındalıkla fenerbahçeli olmuşsunuzdur. bundan hiç şüphem yok(!) böyle tarihsel dokümanları falan karıştırmışsınızdır, fener'i seçmeden önce. hatta günün birinde fb'nin de aleyhine olacak gizli belgeler ortaya çıkarsa, daha ilk günde fener'i bırakırsınız. cidden zerre kuşkum yok, bunlardan. *
devamını gör...
asla anlayamadığım ve anlayamayacağım şeydir.
devamını gör...
genelde biz fenerbahçeliler yaparız. yüksek bir bilinçle secmedik tabiki ama hepimizin gurur duyduğu bir secim olduğu da bir gerçek.
devamını gör...
futbol enteli olmaktir. ama cakma entel. herkes stadda hayvanlasir.
devamını gör...
genelde bu fanatik takım sevdalıları düz bir zekaya veyahut ta ortalama altı bir idraka sahip olduğundan dolayı pekte şaşırtıcı olmayan bakışımdır.
devamını gör...
işimin gücümün arasında toplantılarıma ara vererek yazmak istediğim başlıktır.* bütün fenerbahçe taraftarları bilir ki, biz seçmedik feneri takımımız bizi seçti, bir rivayete göre ulu (bkz: odin) gökten inip doğduğumuz anda kulağımıza sen seçildin dedi.* o yüzden biraz tarih, mitoloji ve genel kültür araştırmanızı öneriyorum.**
devamını gör...
kardeşim.
eniştem fenerliydi. formasını tuttum üstüme, beğenmedim…
amcalarım trabzonspor’luydu, atkısını doladılar boynuma, yazdı, sıcaktı, hoşlanmadım…
babam galatasaraylı’dır. giydirdi marshall logolu efsane formayı, çok hoşuma gitti. yakıştı da… galatasaray’lıydım o günden sonra…

ha dayım beşiktaş forması ile aklımı bi’ karıştırdı vakti zamanında, o da yakışmıştı çünkü ama, baban neticede…
kolay kolay çizemiyorsun üstünü işte…

yani özetle benimki yüksek bir bilinçle yapılmış bir seçim değil, genetik bir aktarımdı aslında…
e bi’de göz var izan var.
kırmızı da yakışıyor şimdi…
yalan mı diyeyim…
devamını gör...
6 yaşındaydım yanlış hatırlamıyorsam. 80'li yılların başlarından bahsediyoruz.

öyle kafama göre fenerliyim falan diyordum ama o yaşta ne kadar anlayacaksın ki... muhtemelen o zamanların meşhur bir oyuncağı nedeniyle ortaya çıktı bu durum çünkü ailede fenerli kimse yok ki beni fenerli yapsın. gürültü yapan, birbirine çarptırılan 2 toptan ibaret bir oyuncaktı ve sarı kırmızı, sarı lacivert gibi renkleri üretilmişti. büyük ihtimalle maçlarda taraftarlar kullanıyordu. bizimkiler de belli ki rastgele sarı lacivert olanından almış gelmiş. kimin aldığını bile hatırlamıyorum.

bir gün teyzem "seni galatasaraylı yapalım" dedi. teyzemi çok seviyordum. teklif ondan gelince "olur" dedim. renkli kâğıttan ufak parçalar kestik. başımdan aşağı konfeti diye döktük onu minik törenimiz esnasında. daha başka ufak tefek şeyler de yaptık kutlama namına. o gün bugündür galatasaraylıyım.

nasıl ki doktor nâzım denen tipin yaptıkları sizin taraftarlığınızı ya da kulübün kendisini bağlamıyorsa (ki bağlamamalı da zaten), benzer şekilde, ne idiği belirsiz kimselerin bu takımı tutuyor olması da beni ilgilendirmiyor. ben ali sami yen ve arkadaşlarının "maksadı ingilizler gibi toplu bir hâlde oynamak, bir renge ve bir isme malik olmak ve türk olmayan takımları yenmek" niyetiyle kurduğu bir takımı tutuyorum. ben bu galatasaray'ı tutuyorum:


tanıdığım biri var. koyu galatasaraylı bir adam. bu nedenle beni ayrı bir sever ve "kızımsın sen benim" der beni gördüğü zaman hep. bu adamın oğlu fenerli. baba oğul birbirine düşman olacak değil yahut babanın oğul, oğlun da baba için "terörist bu" diye düşünmesinin imkânı yok. aklı başında, normal hayatları olan insanlar bunlar ama elbette maç öncelerinde ve sonralarında birbirlerini kızdırıp puan kayıplarında da birbirleriyle dalga geçiyorlar. hatta bazen babayla bir olup ben de dalga geçiyorum. iyi oynadığımız zaman da tebrik ediyoruz birbirimizi. yani özetle ufak tefek kızdırmalar, şakalaşmalar her zaman vardı, olmaya devam edecek ve ortada bir rekabet varsa bunun olması da zaten çok doğal ama 1-2 o e üzerinden 31.5 milyon insana terörist bilmem ne diyemezsiniz, derseniz de hukukla uğraşırsınız. o da sizin bileceğiniz iş tabii ki. neticede "herkesin hayatına kimse karışamaz."

edit: teröre ve tüm teröristlere lanet olsun!
devamını gör...
sarı ve lacivert renkleri bir de kanaryayı sevdiğim için fenerbahçeliyim.
bir de babam fenerbahçeli olduğu için tabii ki. annem de galatasaraylı ama ben fenerbahçeyi seçtim tee küçüklüğümden.
sorsanız oyuncuları bile bilemeyebilirim.
lisanslı ürünlerini kullanmayı severim, özellikle sweat ve tişört modelleri güzel oluyor.
devamını gör...
çok takım tuttum. hiçbirini beğenmedim. en son beşiktaş'ta karar kıldım. babam da beşiktaşlıdır . ama onunla bir alakası yok bu olayın.
devamını gör...
ailemde beşiktaşlı yok hatta sülalemde dahi toplasan 5 kişi sayamam.

ama biz metin ali feyyazları izleyerek büyüdük.
eskiden yeşil bir kanepemiz vardı, kitabı köşesine koyar kale yapardım, kalemin birini metin diğerini ali sonuncusu feyyaz yapardım. top olarakta misket kullanırdım.

ve feyyaza o muhteşem gollerini manuel şekilde attırırdım, 90 ların oyun konsolları böyleydi yani hayal gücü.

işte bu şekilde büyürken bir baktım ki kara sevdaya tutulmuşum, o gün bugündür zerre eksilmedi sevgimden.

benim hikayem böyle; üç hece 8 harf sadece beşiktaş!
devamını gör...
ilk uçurtmam sarı-kırmızı olduğu için tuttuğum takım.
uçurtma uçmayınca aslan uçar mı hiç, keşke siyah beyaz yapsaydık ya sarı lacivert bile olurdu ama en azından uçardı diye ağlamıştım. ben artık fenerbahçe'yi tutuyorum diye çok söylendim kendi kendime, halbuki o zamana kadar dayımlardan duyduğum ekmeksporu tutuyordum. galatasaraylı da değildim ama fenerbahçeyi de tutmaya gönlüm elvermedi.

bu haleti ruhiye-de hangi takımı tutacağımı düşüne düşüne galatasaraylı oldum.
yüksek bir bilinçle seçilmedi, seçilmesine de gerek yok. insan çocukken verdiği sözlerin daha bir arkasında durabiliyor.
devamını gör...
kendimi bildim bileli galatasaraylıyım. anlamlı ya da anlamsız bir hikayem yok, belki de var ama hatırlamıyorum. tek hatırladığım şey hagi.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"tuttuğu takımı yüksek bir bilinçle seçmiş gibi davranmak" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim