vatan sevgisi
başlık "canımın içi takeaway görmüyor musun" tarafından 24.03.2021 23:01 tarihinde açılmıştır.
1.
ulusların tarihlerine kuvvetli tesir etmiş, günümüzde de etkisini koruyan, toplumların, milletlerin geçtiği yolların tayininde büyük rol oynayan bir kavram.
üzerine bir süredir düşünüyorum; çocukken bağıra bağıra şiirlerini ezberlediğimiz vatan sevgisi nedir acaba? vatan kavramından bağımsız mı bu sevgi? düşünce dilden ayrı tutulamadığından ben hep bizden başka dillerde bu kavram nasıl ifade edilmiş diye bakarım.
ingiliz dilinde vatan kavramı motherland, homeland, home sözcükleriyle ifade edilmiş; anne ve ev sözcükleriyle işaret edilmiş. bizde de benzer şekilde bir ana vatan sözcüğü var. öyleyse doğumla da ilişiği var bu kavramın. yalnızca üzerinde bulunduğumuz toprak değil, aitlik ilişkisi geliştirdiğimiz ülkeye ait olan her şeyle bağ kurmayı gerektiren bir şey olmalı.
içinde bulunduğumuz kültürü, parçası olduğumuz toplumu sevmek demek oluyor öyleyse.
özellikle bu bağlamda değerlendirdiğimizde bu türlü bir sevginin gündemde işgal ettiği yer kadar gerçekte var olmadığını düşünüyorum. hatta tükendiğini düşünüyorum.
evet doblomuzun arkasına tuğra, diğer arabamızın arkasına ay-yıldız stickeri yapıştırıyoruz. ama dükkanı açıp elektronik tamir talebiyle gelen müşteriye "o cihazın 2 yıl önceki modeli, at gitsin, yenisi al"deyip kovalıyoruz. cihaza bakmıyoruz bile. sorsan mangalda kül bırakmayan bu esnaf yenisini almak yerine ülke ekonomisine de destek olsun diye onarma yoluna giden kişiyi dükkandan içeri sokmuyor neredeyse. şimdi bu insan vatansever olabilir mi?
mali müşavirlik diye bir meslek kalmadı, tamamının mesleki yeterliliği "nasıl vergiden kaçarız" uzmanlığı oldu. en müslümanı, en iyi niyetlisi, en cumhuriyetçisi kim varsa konu vergi olunca " ya ben sgk'dan emekli olayım, bağkurum olmasın diye arabayı başka şirketin üstüne yaptım, bunda vergi kaçırma nerede" "ya ben vergi kaçırmak için değil de, kiramı 10 da biri gösterdim çünkü mülk sahibi kirayı elden istiyor" "ya bankamatikten anlamıyorum, benim kiram elime nakit gelsin" " ya sigorta her ay çok yüksek geliyor, faizi çok yüksek, o kadar sigorta ödeyene kadar çalışana elden daha iyi maaş veriyorum, onların iyiliği için, ne vergi kaçırması efendim" işin fena yanı da bu insanlar gerçekten vergi kaçırmadıklarına inanıyorlar. öyle bir hale gelmişiz ki; herkes herkes vergi kaçırıyor, kimse de farkında değil. hepsi vatanına zarar veriyor ama bir sorun hepsi en vatansever kendisini biliyor.
neyse gene uzattık sözü; vatan sevgisi şişirildikçe, giderek yükselen bir sesle dikte edildikçe daha da içi boşalıyor. elimizde geriye yumuşak yerlerinden kaşınarak "vatan sevgisi" başlığı altında kullanışlı hale gelen insanlar kalıyor. vatan sevgisi diye savaşlar açılıyor, vatan sevgisi diye vatana ihanet eden, dağına, taşına, ormanına kıyım emri veren projelerin kırmızı kurdelesi kesiliyor. vatan diye başlayan cümlelerin ardından benzin döküp yakıyorlar vatanı. tüm vatanseverler izliyor(uz).
sosyal olmaya mecbur oluşumuza, bir arada kalmak zorunda oluşumuza mı yanayım, yoksa tekmili vatan sevgisi yorganı altına giren yurttaşlarımızın yorganın altında hep birbirine, hem yorganın sahibine ettiklerine katlanmak zorunda oluşumuza mı yanayım... bilemedim.
"vatan sevgisine düğümlenmiş toplumlar; demokrasilerde dahi çocukları iyi yetiştirmenin yolunun, daha gösterişli bayrak törenlerinden geçtiğini sanıyorlar." eugene v. debs
üzerine bir süredir düşünüyorum; çocukken bağıra bağıra şiirlerini ezberlediğimiz vatan sevgisi nedir acaba? vatan kavramından bağımsız mı bu sevgi? düşünce dilden ayrı tutulamadığından ben hep bizden başka dillerde bu kavram nasıl ifade edilmiş diye bakarım.
ingiliz dilinde vatan kavramı motherland, homeland, home sözcükleriyle ifade edilmiş; anne ve ev sözcükleriyle işaret edilmiş. bizde de benzer şekilde bir ana vatan sözcüğü var. öyleyse doğumla da ilişiği var bu kavramın. yalnızca üzerinde bulunduğumuz toprak değil, aitlik ilişkisi geliştirdiğimiz ülkeye ait olan her şeyle bağ kurmayı gerektiren bir şey olmalı.
içinde bulunduğumuz kültürü, parçası olduğumuz toplumu sevmek demek oluyor öyleyse.
özellikle bu bağlamda değerlendirdiğimizde bu türlü bir sevginin gündemde işgal ettiği yer kadar gerçekte var olmadığını düşünüyorum. hatta tükendiğini düşünüyorum.
evet doblomuzun arkasına tuğra, diğer arabamızın arkasına ay-yıldız stickeri yapıştırıyoruz. ama dükkanı açıp elektronik tamir talebiyle gelen müşteriye "o cihazın 2 yıl önceki modeli, at gitsin, yenisi al"deyip kovalıyoruz. cihaza bakmıyoruz bile. sorsan mangalda kül bırakmayan bu esnaf yenisini almak yerine ülke ekonomisine de destek olsun diye onarma yoluna giden kişiyi dükkandan içeri sokmuyor neredeyse. şimdi bu insan vatansever olabilir mi?
mali müşavirlik diye bir meslek kalmadı, tamamının mesleki yeterliliği "nasıl vergiden kaçarız" uzmanlığı oldu. en müslümanı, en iyi niyetlisi, en cumhuriyetçisi kim varsa konu vergi olunca " ya ben sgk'dan emekli olayım, bağkurum olmasın diye arabayı başka şirketin üstüne yaptım, bunda vergi kaçırma nerede" "ya ben vergi kaçırmak için değil de, kiramı 10 da biri gösterdim çünkü mülk sahibi kirayı elden istiyor" "ya bankamatikten anlamıyorum, benim kiram elime nakit gelsin" " ya sigorta her ay çok yüksek geliyor, faizi çok yüksek, o kadar sigorta ödeyene kadar çalışana elden daha iyi maaş veriyorum, onların iyiliği için, ne vergi kaçırması efendim" işin fena yanı da bu insanlar gerçekten vergi kaçırmadıklarına inanıyorlar. öyle bir hale gelmişiz ki; herkes herkes vergi kaçırıyor, kimse de farkında değil. hepsi vatanına zarar veriyor ama bir sorun hepsi en vatansever kendisini biliyor.
neyse gene uzattık sözü; vatan sevgisi şişirildikçe, giderek yükselen bir sesle dikte edildikçe daha da içi boşalıyor. elimizde geriye yumuşak yerlerinden kaşınarak "vatan sevgisi" başlığı altında kullanışlı hale gelen insanlar kalıyor. vatan sevgisi diye savaşlar açılıyor, vatan sevgisi diye vatana ihanet eden, dağına, taşına, ormanına kıyım emri veren projelerin kırmızı kurdelesi kesiliyor. vatan diye başlayan cümlelerin ardından benzin döküp yakıyorlar vatanı. tüm vatanseverler izliyor(uz).
sosyal olmaya mecbur oluşumuza, bir arada kalmak zorunda oluşumuza mı yanayım, yoksa tekmili vatan sevgisi yorganı altına giren yurttaşlarımızın yorganın altında hep birbirine, hem yorganın sahibine ettiklerine katlanmak zorunda oluşumuza mı yanayım... bilemedim.
"vatan sevgisine düğümlenmiş toplumlar; demokrasilerde dahi çocukları iyi yetiştirmenin yolunun, daha gösterişli bayrak törenlerinden geçtiğini sanıyorlar." eugene v. debs
devamını gör...
"vatan sevgisi" ile benzer başlıklar
kedi sevgisi
48