çoğunlukla lao tzu'ya atfolunan, çin menşeili olduğu düşünülen, andaki gerçeklik, doğru-yanlış yanılgısı ve yargılama ile ilgili olan kısa hikayenin adı. bana göre, bu hikaye hayata bakış açınızı değiştirebilir. sizi daha sakin, daha dingin yapabilir. bunlar tabi ki, okudum ve oldum gibi gerçekleşmez fakat okuduklarınızı küçük uygulamalarla hayatınıza sokarsanız eski alışkanlıklarınızı (yargılama vb.) değiştirebilirsiniz.


geçmiş zamanda yaşlı bir adamın beyaz bir atı varmış. bu at o kadar göz alıcıymış ki eğer yaşlı adam isterse bir servete karşılık satabilirmiş. fakat yaşlı adam arkadaş gibi gördüğü atını satmazmış. komşuları gelip gidip yaşlı adamın aptal olduğunu, atın bir gün çalınabileceğini ve tek değerli varlığının da gidebileceğini söyleyip dururlarmış.
bir sabah olduğunda at ahırda yokmuş. bunun üzerine köylü, yaşlı adama, her şeyini kaybettiğini, aptallık ettiğini söylemeye başlamış. yaşlı adam, "bildiğimiz tek şey atın ahırda olmadığı, onun dışında söylenen her şey yargılama. kaybettim ya da kazandım, bunu bilemem, bildiğim sadece şu an, at yok. bundan sonra ne olacağını kim bilebilir? onun dışında söylenen her şey yargılama.".
birkaç zaman sonra at, yaşlı adamın evine geri dönmüş, üstelik yanında bir düzine, en az onun kadar güzel vahşi atlarla. olanları gören komşular, yaşlı adama, onun sonuçta gerçekten de kaybeden değil kazanan olduğunu, kendilerinin yanlış düşündüğünü söylemişler. yaşlı adam yine çok erken konuştuklarını söylemiş. "bildiğimiz tek şey atın, başka atlarla geri döndüğü, bunun iyi ya da kötü olduğunu nasıl bilebiliriz? bir kitabın tek sayfasını okuyarak, kitabı yargılayabilir miyiz? bir cümledeki tek bir kelimeyi okuyarak, cümleyi anlayabilir miyiz?" komşular sessizce uzaklaşmışlar fakat içlerinden "nasıl kazanan olmaz, önceden 1 atı vardı, şimdi 13 atı var." demişler.
yaşlı adamın tek oğlu, vahşi atları ehlileştiremeye çalışırken, atlardan birisi onun 2 bacağını da kırmış. komşular artık adamın bilge olduğunu düşünmeye başlamışlar çünkü bir kez daha adam haklı çıkmış. adamın tek oğlu bütün işleri yapan kişiymiş. adam tarlada çalışamayacak kadar yaşlıymış ve tarlanın bakımı olmazsa gelirleri de olmazmış.
bir süre sonra yaşlı adamın ülkesinde savaş çıkmış ve bütün genç erkekler, orduya, çoğunun öleceği savaşa çağrılmış. bacakları kırık olan, yaşlı adamın oğlu, kırıklardan dolayı orduya çağrılmamış. komşular ağlayarak yaşlı adamın evine gitmişler ve yine sen haklıydın ve biz haksızdık. senin oğlunun kazasını sizin sonunuz olarak düşündük fakat bu bir nimetti, siz uzun yıllar geçireceksiniz, biz değil. yaşlı adam en sonunda, " sizinle konuşmak imkansız, her zaman sonuç çıkarıyorsunuz. tek bildiğimiz, sizin oğullarınız savaşta benimki ise değil. bunun bir lütuf olup olmadığını bilemeyiz, kimse bilemez. olanı yargısızca kabul edin. " der.


iyi ve kötü kavramlarının iç içe olduğunu anladığımız, yargısız bir hayat dilerim herkese.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"yaşlı adam ve at" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim