yeşilçam filmlerinde ilginç senaryolar

iki belalı kabadayı arkadaş ortalığı kasıp kavurur, hatta mafya baronlarına bile racon kesmeye başlarlar, üstlerine gönderilen herkesi temizlerler. lakabları azraile çıkar, buraya kadar tamam.
mafya babaları bunlardan ölümüne tırsar ve bunları öldürtmek için tek yol olarak parayla gözü kara bir adam tutarlar, tuttukları adam bu iki kişiyi gafil avlar silahlarını da alır ama bunları öldürmez.
bunun üzerine mafya babaları önce onları öldürmediği için tuttukları adamı öldürürler, sonra bu iki arkadaşın yakınlarını teker teker öldürürler sonra da bu iki arkadaşı öldürürler.
filmin başında uçan kuşu gözünden vuran, arkalarında da gözü olan, viski içen, kral gibi yiyip içen, lüks arabalara binen, villalarda kalan, seçtikleri güzel kadınlarla yatıp kalkan, gününü gün eden bu acımasız kabadayılar, filmin ortasından sonra bir anda tedbirsiz davranan, duygusal tavırlar sergileyen, adeta kripton tutmuş süperman gibi güç ve enerjilerini yitirirler, kekik kokulu dağlardan, ırmaklardan, doğdukları köy evinin huzurundan bahsetmeye başlarlar ve öldürülürler.
filmin akışı nakışı kopar, filmin yönü değişir, bize göre beklendik şekilde, yönetmene göre beklenmedik son ile biter.
ille de kurgu ille de senaryo kardeşim.