yürürken sigara içememek

aslında içmemek değil de keyif almamak demeliydim sanırım, ayakta da aynı şekilde hiç hoşuma gitmeyen bir durum, keyif almıyorum, tamam sigara içerek zaten kendime zarar veriyorum fakat onu da bari keyif aldığım bir şekilde yapayım.

alma birader zaten, sokakta yürürken sigara içip suratıma duman üfleyen birine yumruğu çarpacağım bi gün.

arkadaşımın yakındığı konudur.

mesela bir yere gidilecek. diyorum haydi gidelim. birden dur sigara içeyim öyle gideriz diyor, yolda içemez misin diyorum ve sonrasını zaten tahmin ediyorsunuzdur.

yürürken içemiyorum diyor ve içmesini bekleyip öyle gidiyoruz. : - )

kalabalık sokağa girince yapılan eylem.

işin vardır genelde bir yere yetişmek için alelacele yürürken yakarsın sigaranı, dalarsın kalabalık sokağa. yanından telefonla konuşarak geçen ağır abinin diğer eli sigarana çarpacak da sigaran kırılacak diye aklın çıkar. hoop hemen diğer ele alınır sigara. ya da topuklu ayakkabısının üstünde tıngır mıngır yürüyen paltolu ablanın yanından geçerken sigaran pahalı paltosuna çarparsa ve palto yanarsa diye aklın gidecek. ya anasının elinden tutmuş küçük berkacan'ın ponponlu şapkasına sigaranın külü düşerse? aman mazallah!! "anna gafam yanıyo" diye şikayet ederse çocuk, sonra anasıyla uğraş dur. "telefonunu çıkar yeeğeenim" diyen amcanın yüzüne üflersen ya sigaranın dumanını. sonra sokak röportajına malzeme olacaksın amcanın. edep adap kalmamış deyip seni çekiştirecek kameralara. ya karşıdan gelen dikiş makinası fizikli, yakışıklı, sigara içmeyen, sigara içen kızlardan nefret eden çocuğun gözünden düşersen...(bu canımı diğerlerine oranla daha çok acıtır.) ya toplu kız grubuyla gezen liseli ergenleri özendirirsen sigaraya. "üfff içmeyin be kardeşim şu zıkkımı" derse yaşlı teyzenin biri. ya torununa almazsa beni?

alt tarafı sigara içeceksin be kardeşim var mı bu kadar ince düşünmeye. ama küçük berkecanlara dikkat o hassas noktamız .