1.
(bkz: time loop)
devamını gör...
2.
bir depresyon hastası olarak çok yaşadığım bir şey,depresyondan çıkmak sonra tekrardan girmek gibi.
devamını gör...
3.
zaman döngüsü /yolcusu
kadın yine yorgun ve bitkindi yürüdü sadece yürüdü yollar boyunca nereye gittiğini düşünmeden. yürürken sigara içemezdi aslında ama yine de bir sigara yaktı. soğuk havaya rağmen yürümeye devam etti. soğuğun düşüncelerini durduracağını, üşüdüğünü düşünmekten başka şeyleri düşünememeyi umdu yürürken. öyle de oldu kısa bir süre için sonra aklı üşümesini azaltmak için ne yaparım diye düşünmeye başladı. etrafına bakınırken hayatının dönüm noktalarına adete ev sahipliği yapmış olan cafeye geldiğini fark etti her zaman içtiği kahveden almak istemişti aslında sonra birden karar değiştirip tatlı sıcacık bir kahve aldı ama oturmak istemedi çünkü kahvesinden bir yudum almasıyla üşüme hissi kendini başka duygulara kaptırmıştı yine . çıktı tekrar yola yürüdü yürüdü yol boyunca bir süre sonra ellerinin uyuştuğunu, yorgun hissettiğini fark edince en yakın durağa attı kendini bir yandan kahvesini içerken bi yandan da sigara yakmayı ihmal etmedi tabi. sonra yanına bir travesti oturdu yanda bir adam fark etti aniden sonra adam bakıp kaçmıştı adeta. dedi ki seni takip ediyordu dikkat et kendine dedi, teşekkür etti ve duraktan ayrıldı kadın. öyle düşüncelere dalmıştı ki etrafının farkında bile değildi. kendine dikkat et lafı ikinci defa onun için anlamlı olmuştu. hep başkasından duyardı bu lafı çok sevdiği birinden hep söylerdi ona, bazen durup dururken bile söylerdi. ama yinede yumuşatmadı yüreğini bu anı hatta daha da üzdü bu kadar onu düşünen birisi nasıl bu kadar üzebiliyordu kendini anlam veremiyordu. ama bu duruma katlanmak zorundaydı, mecburdu çünkü elinden gelen başka bir şey yoktu, yapabileceği her şeyi yapmıştı. daldığı düşüncelerden telefon sesiyle irkilerek çıktı. kayıtlı olmayan bir numara arıyordu tanıyamadı numarayı ama yine de açtı. o arıyordu nerdesin diye sordu geliyorum şimdi dedi kadın. yanına vardığında üşüdüğünü farketti yüzüne dokunmak için hamle yapmıştı ki kadın irkilerek geri çekildi artık onunda söylediği gibi kendine dikkat edecekti . bana mı kızdın sen diye sordu kadına hayır diye cevapladı, yalan söylemeyi sevmediği halde . kızmıştı aslında farklı şeyler düşündükleri, farklı şeyler hissettikleri için; bu gün tekrar yine kızmıştı. başkasına verdiği değeri kendisine çok gördüğü için kızmıştı , her şeyin sonuna sonucuna bakmasına rağmen o kitabın sonunu neden okumadığını bildiği için kızmıştı kadın hem kendine hem de ona çok kızmıştı...
kadın yine yorgun ve bitkindi yürüdü sadece yürüdü yollar boyunca nereye gittiğini düşünmeden. yürürken sigara içemezdi aslında ama yine de bir sigara yaktı. soğuk havaya rağmen yürümeye devam etti. soğuğun düşüncelerini durduracağını, üşüdüğünü düşünmekten başka şeyleri düşünememeyi umdu yürürken. öyle de oldu kısa bir süre için sonra aklı üşümesini azaltmak için ne yaparım diye düşünmeye başladı. etrafına bakınırken hayatının dönüm noktalarına adete ev sahipliği yapmış olan cafeye geldiğini fark etti her zaman içtiği kahveden almak istemişti aslında sonra birden karar değiştirip tatlı sıcacık bir kahve aldı ama oturmak istemedi çünkü kahvesinden bir yudum almasıyla üşüme hissi kendini başka duygulara kaptırmıştı yine . çıktı tekrar yola yürüdü yürüdü yol boyunca bir süre sonra ellerinin uyuştuğunu, yorgun hissettiğini fark edince en yakın durağa attı kendini bir yandan kahvesini içerken bi yandan da sigara yakmayı ihmal etmedi tabi. sonra yanına bir travesti oturdu yanda bir adam fark etti aniden sonra adam bakıp kaçmıştı adeta. dedi ki seni takip ediyordu dikkat et kendine dedi, teşekkür etti ve duraktan ayrıldı kadın. öyle düşüncelere dalmıştı ki etrafının farkında bile değildi. kendine dikkat et lafı ikinci defa onun için anlamlı olmuştu. hep başkasından duyardı bu lafı çok sevdiği birinden hep söylerdi ona, bazen durup dururken bile söylerdi. ama yinede yumuşatmadı yüreğini bu anı hatta daha da üzdü bu kadar onu düşünen birisi nasıl bu kadar üzebiliyordu kendini anlam veremiyordu. ama bu duruma katlanmak zorundaydı, mecburdu çünkü elinden gelen başka bir şey yoktu, yapabileceği her şeyi yapmıştı. daldığı düşüncelerden telefon sesiyle irkilerek çıktı. kayıtlı olmayan bir numara arıyordu tanıyamadı numarayı ama yine de açtı. o arıyordu nerdesin diye sordu geliyorum şimdi dedi kadın. yanına vardığında üşüdüğünü farketti yüzüne dokunmak için hamle yapmıştı ki kadın irkilerek geri çekildi artık onunda söylediği gibi kendine dikkat edecekti . bana mı kızdın sen diye sordu kadına hayır diye cevapladı, yalan söylemeyi sevmediği halde . kızmıştı aslında farklı şeyler düşündükleri, farklı şeyler hissettikleri için; bu gün tekrar yine kızmıştı. başkasına verdiği değeri kendisine çok gördüğü için kızmıştı , her şeyin sonuna sonucuna bakmasına rağmen o kitabın sonunu neden okumadığını bildiği için kızmıştı kadın hem kendine hem de ona çok kızmıştı...
devamını gör...