ziya yılmaz vs hüsrev bekiroğlu
başlık "bellerophontes" tarafından 17.11.2020 00:59 tarihinde açılmıştır.
1.
ziya yılmaz aka taşşak aka (bkz: laz ziya)'nın açık ara alacağı versus. bakınız;
laz ziya diye bildiğimiz %100 saf taşşaktan oluşan o adam;
tombalacı kendinin ardından çevirdiği dolapta çakır'dan şüphelendiğinde,
sehemi tombalacı'nın kurduğunu öğrendikten sonra konseyde kestiği racon ile
testere'nin mekanın racon kesmeye gittiğinde de,
kumarhane tarandığında da,
tarandıktan sonra kendi evi/bahçesinde karahanlı'yı ağırladığında da
çakır ameliyatta iken testereye kestiği raconla,
çakır öldüğünde de,
çakır öldükten sonra da,
testere şanslı s sehemini batırdığında da,
iplikçi'ye paralarım nerede hesabını sorduğunda da,
sonrasında kirve ile rusların oyunu bozduğunda da taşşak abidesidir, reyizdir. kraldır.
hüsrev ağa gibi özlü söz söylicem, kıssadan hisse okuyup maval yapıcam triplerine girmemiştir. zekası ile hareket etmiş. gerektiği yerde karahanlı ile anlaşmayı bilmiştir. saçma sapan dere/tımar hikayesi anlatıp boş posta koymak yerine çağın ve yılın gerektirdiklerini yapmış, gerekiyosa tombalacı, testere, kılıç, karahanlı kim var ise yüzüne yüzüne lafını söylemiş ve hüsrev ağa ölmeden önceki o boğazda geçen sahnede en yakın dostu hüsrev'e bile (bkz: aptal olma) diyebilmiş bir adamdır.
hüsrev ise; yaşlı şehmuzu ve keş ama taş kızı'nın ardından götü başı dağıtmış, onca tecrübesine rağmen strateji kuramamış ve rusların kucağına düşmüş bir adamdır. karahanlı'nın laz ziya'yı harcamak için çok daha fazla sebebi vardı. ancak onun dengelerinden ve zekasından çekindi. bu bir gerçek. hüsrev ise hem tombalacı konusunda mal gibi ziya'ya destek verdi. hem de testere, şanslı s, ruslar, pala ve kirve konusunda saçma sapan davrandı. kendi sonunu hazırladı. son nefesine kadar (bkz: polat alemdar)'a bile taşşak koyabilecek, alemde başka insan yoktu. çok büyük adamdı, çook.
laz ziya diye bildiğimiz %100 saf taşşaktan oluşan o adam;
tombalacı kendinin ardından çevirdiği dolapta çakır'dan şüphelendiğinde,
sehemi tombalacı'nın kurduğunu öğrendikten sonra konseyde kestiği racon ile
testere'nin mekanın racon kesmeye gittiğinde de,
kumarhane tarandığında da,
tarandıktan sonra kendi evi/bahçesinde karahanlı'yı ağırladığında da
çakır ameliyatta iken testereye kestiği raconla,
çakır öldüğünde de,
çakır öldükten sonra da,
testere şanslı s sehemini batırdığında da,
iplikçi'ye paralarım nerede hesabını sorduğunda da,
sonrasında kirve ile rusların oyunu bozduğunda da taşşak abidesidir, reyizdir. kraldır.
hüsrev ağa gibi özlü söz söylicem, kıssadan hisse okuyup maval yapıcam triplerine girmemiştir. zekası ile hareket etmiş. gerektiği yerde karahanlı ile anlaşmayı bilmiştir. saçma sapan dere/tımar hikayesi anlatıp boş posta koymak yerine çağın ve yılın gerektirdiklerini yapmış, gerekiyosa tombalacı, testere, kılıç, karahanlı kim var ise yüzüne yüzüne lafını söylemiş ve hüsrev ağa ölmeden önceki o boğazda geçen sahnede en yakın dostu hüsrev'e bile (bkz: aptal olma) diyebilmiş bir adamdır.
hüsrev ise; yaşlı şehmuzu ve keş ama taş kızı'nın ardından götü başı dağıtmış, onca tecrübesine rağmen strateji kuramamış ve rusların kucağına düşmüş bir adamdır. karahanlı'nın laz ziya'yı harcamak için çok daha fazla sebebi vardı. ancak onun dengelerinden ve zekasından çekindi. bu bir gerçek. hüsrev ise hem tombalacı konusunda mal gibi ziya'ya destek verdi. hem de testere, şanslı s, ruslar, pala ve kirve konusunda saçma sapan davrandı. kendi sonunu hazırladı. son nefesine kadar (bkz: polat alemdar)'a bile taşşak koyabilecek, alemde başka insan yoktu. çok büyük adamdı, çook.
devamını gör...