#ödüllü filmler
2021 yılında izleyici ile buluşan nazlı elif durlu yönetmenliğinde bir filmdir.
zuhal, komşularından uzak kalmayı tercih eden istanbul'da yaşayan bir kadındır. fakat bir gün kedi miyavlaması duymasıyla hayatının seyri tamamen değişecektir. üstelik bu sesleri kendisinden başka kimse duymamaktadır.
zuhal, komşularından uzak kalmayı tercih eden istanbul'da yaşayan bir kadındır. fakat bir gün kedi miyavlaması duymasıyla hayatının seyri tamamen değişecektir. üstelik bu sesleri kendisinden başka kimse duymamaktadır.
*istanbul film festivali (2022) / en iyi ilk film
*istanbul film festivali (2022) / en iyi kurgu
*istanbul film festivali (2022) / en iyi senaryo
*antalya altın portakal film festivali (2021) / en iyi kadın oyuncu: nihal yalçın
*istanbul film festivali (2022) / en iyi kurgu
*istanbul film festivali (2022) / en iyi senaryo
*antalya altın portakal film festivali (2021) / en iyi kadın oyuncu: nihal yalçın
öne çıkanlar | diğer yorumlar
başlık "moderatör 7" tarafından 10.07.2023 21:38 tarihinde açılmıştır.
1.
yönetmen koltuğunda nazlı elif durlu bulunan, 2020 yılında vizyona girmiş, ımdb puanına bakınca 5.2 görünce şoka girdiğim, en az 6.5 puan verdiğim bu güzel filmden biraz bahsetmek istiyorum.
konusuyla başlayalım. zuhal komşularıyla pek iletişim kurmayan, iyi bir işe, uzun bir ilişkiye sahip. anladığınız üzere oldukça sıradan ve hoş bir yaşam sürüyor. derken... bir gün tuhaf bir kedi miyavlaması duymaya başlıyor. bu ses gece gündüz demeden bol bol kulağına çalınıyor adeta, bu sesin kaynağını bulmaya çalıştıkça hem komşularıyla kaynaşmak zorunda kalıyor, hem de her geçen gün kaynağını bulamadığı bu sesin onun hayatını değiştirdiğine şahit oluyor...
film yer yer gerilim, yer yer gizem, yer yer absürt diyeceğimiz bir komediye ev sahipliği yapıyor. görüntü olarak beni çok tatmin eden bu filmdeki oyunculuk ise apayrı bir seviye. nihal yalçın'la aynı ülkede yaşıyor olmaktan gurur duyan biriyim ben, kendisinin karakteri bir yana dursun, karakteri kadar güzel oyunculuğunu bu filmi izlerken bir kez daha anladım.
dahası da var, filmin soundtrackları resmen john lurie'nin elinden çıkmış gibi... bu filmi bıraksanız bi 15 dakika kesintisiz överim.
konusuyla başlayalım. zuhal komşularıyla pek iletişim kurmayan, iyi bir işe, uzun bir ilişkiye sahip. anladığınız üzere oldukça sıradan ve hoş bir yaşam sürüyor. derken... bir gün tuhaf bir kedi miyavlaması duymaya başlıyor. bu ses gece gündüz demeden bol bol kulağına çalınıyor adeta, bu sesin kaynağını bulmaya çalıştıkça hem komşularıyla kaynaşmak zorunda kalıyor, hem de her geçen gün kaynağını bulamadığı bu sesin onun hayatını değiştirdiğine şahit oluyor...
film yer yer gerilim, yer yer gizem, yer yer absürt diyeceğimiz bir komediye ev sahipliği yapıyor. görüntü olarak beni çok tatmin eden bu filmdeki oyunculuk ise apayrı bir seviye. nihal yalçın'la aynı ülkede yaşıyor olmaktan gurur duyan biriyim ben, kendisinin karakteri bir yana dursun, karakteri kadar güzel oyunculuğunu bu filmi izlerken bir kez daha anladım.
dahası da var, filmin soundtrackları resmen john lurie'nin elinden çıkmış gibi... bu filmi bıraksanız bi 15 dakika kesintisiz överim.
devamını gör...
2.
bir nazlı elif durlu filmidir.

filmin senaryosunu da yönetmen nazlı elif durlu ve ziya demirel birlikte yazmıştır. filmde nihal yalçın, fatih bal, sadi celil cengiz, sarp aydınoğlu, sena başdoğan, gökçe güneş doğrusöz, burcu halaçoğlu, ılgaz kocatürk, nur süer ve şebnem sönmez rol almıştır.
filmdeki rolüyle nihal yalçın antalya altın portakal film festivalinde en iyi kadın oyuncu ödülünü kazanırken film de en iyi film ödülünü elde etmiştir. film başka film festivallerinden de ödüller ve adaylıklarla dönmüştür.
sevgilisi iş seyahati için uzakta olan zuhal evin içinde bir kedi sesi duymaya başlar ancak o sesin nereden geldiğini bir türlü çözemez. kedinin nerede olduğunu bulmak için apartmandaki insanlarla etkileşime girmek zorunda kalan zuhal yine de bir sonuca ulaşamaz.
bir süre sonra hikaye patrick suskind'in benim çok sevdiğim güvercin (kitap) öyküsü gibi bir hal almaya başlar ve zuhal bu kedi sesi yüzünden uykusuz geceler geçirir.
nihal yalçın'ın performansını gerçekten çok beğendiğim ama benim için vasatın altında kalan bir film oldu.

filmin senaryosunu da yönetmen nazlı elif durlu ve ziya demirel birlikte yazmıştır. filmde nihal yalçın, fatih bal, sadi celil cengiz, sarp aydınoğlu, sena başdoğan, gökçe güneş doğrusöz, burcu halaçoğlu, ılgaz kocatürk, nur süer ve şebnem sönmez rol almıştır.
filmdeki rolüyle nihal yalçın antalya altın portakal film festivalinde en iyi kadın oyuncu ödülünü kazanırken film de en iyi film ödülünü elde etmiştir. film başka film festivallerinden de ödüller ve adaylıklarla dönmüştür.
sevgilisi iş seyahati için uzakta olan zuhal evin içinde bir kedi sesi duymaya başlar ancak o sesin nereden geldiğini bir türlü çözemez. kedinin nerede olduğunu bulmak için apartmandaki insanlarla etkileşime girmek zorunda kalan zuhal yine de bir sonuca ulaşamaz.
bir süre sonra hikaye patrick suskind'in benim çok sevdiğim güvercin (kitap) öyküsü gibi bir hal almaya başlar ve zuhal bu kedi sesi yüzünden uykusuz geceler geçirir.
nihal yalçın'ın performansını gerçekten çok beğendiğim ama benim için vasatın altında kalan bir film oldu.
devamını gör...
3.
yönetmen koltuğunda nazlı elif durlu'nun oturduğu ve senaryosunu ise ziya demirel ile birlikte yazdığı 2021 yılında vizyona giren türk filmi;

başrolde nihal yalçın yer alır iken yardımcı rollerde ise; sadi celil cengiz - fatih al - nur sürer - şebnem sönmez - sencar sağdıç - ılgaz kocatürk - sena başdoğan - ada baykan - serpil gül - sarp aydınoğlu gibi oyuncular rol almıştır.
zuhal bir apartman dairesinde yaşayan ve avukatlık mesleğini icrâ eden otuzlu yaşlarda bir kadındır, çok sıcakkanlı birisi olmamakla birlikte soğuk nevâle olduğu da galiba söylenemez, detaylara önem verip de bazı şeyleri iç dünyasında yaşayan, duygularını dışa pek vurmayan insanlardandır.
bir gün evde kedi sesi duymaya başlar ve sesin nereden geldiğini çözemez, kedi sesini sık sık değil ama tekrar tekrar duymaya devam eder, bu kedinin kimin kedisi olduğunu anlamak için komşularının evlerine gitmeye başlar, kedi onların da değildir.
zuhal bu sesi istemeden saplantı hâline getirir, çünkü hayat kalitesi bu ses yüzünden olumsuz etkilenmekte ve uykularını kaçırmaktadır, ne olursa olsun bu kediyi bulacaktır.
sesin nereden geldiğini anlamak için komşularını kapıdan dinlemek gibi uçuk kaçık hareketlerde bulunur ve güvenlik kamerasına yakalandığını unutmuştur, apartman toplantısında bu davranışı yüzünden oldukça utanacak ama saplantısının kaynağına inmekten de vazgeçmeyecektir.
filmi saplantı ekseninde ele almak da mümkün, veya izlerken düşündüğüm kapılma duygusu
bazen bir sese, bazen bir insana, bazen bir şarkıya, bazen bir anıya, kapılıp gider ve zamandan ayrılırız, kapıldığımız varlık ya da nesne hayatımızı işgal etmeye başlar ve bir süre sonra kapıldığımız şeyin esiri olur, saplantımız hâline getirir ve artık kapılınan şey dışında bir şey görmez, duymaz oluruz, tıpkı zuhal gibi...
konu açısından kısmen farklı bulduğum ama şaşırtıcı bulduğumu söyleyemeyeceğim bir filmdi.
nihal yalçın'ın oyunculuğunun senaryoya yüzde yüz bağlı kalınmış bir oyunculuk olduğunu düşünmüyorum, yansıttığı karakterin ruh haline kendisinden de bir şeyler katmış ve bazı sahnelerde doğaçlama davranmış gibiydi ve bu durumu sevdim.
duvarı çekiçle kırdığı sahne bayağı komikti.

başrolde nihal yalçın yer alır iken yardımcı rollerde ise; sadi celil cengiz - fatih al - nur sürer - şebnem sönmez - sencar sağdıç - ılgaz kocatürk - sena başdoğan - ada baykan - serpil gül - sarp aydınoğlu gibi oyuncular rol almıştır.
zuhal bir apartman dairesinde yaşayan ve avukatlık mesleğini icrâ eden otuzlu yaşlarda bir kadındır, çok sıcakkanlı birisi olmamakla birlikte soğuk nevâle olduğu da galiba söylenemez, detaylara önem verip de bazı şeyleri iç dünyasında yaşayan, duygularını dışa pek vurmayan insanlardandır.
bir gün evde kedi sesi duymaya başlar ve sesin nereden geldiğini çözemez, kedi sesini sık sık değil ama tekrar tekrar duymaya devam eder, bu kedinin kimin kedisi olduğunu anlamak için komşularının evlerine gitmeye başlar, kedi onların da değildir.
zuhal bu sesi istemeden saplantı hâline getirir, çünkü hayat kalitesi bu ses yüzünden olumsuz etkilenmekte ve uykularını kaçırmaktadır, ne olursa olsun bu kediyi bulacaktır.
sesin nereden geldiğini anlamak için komşularını kapıdan dinlemek gibi uçuk kaçık hareketlerde bulunur ve güvenlik kamerasına yakalandığını unutmuştur, apartman toplantısında bu davranışı yüzünden oldukça utanacak ama saplantısının kaynağına inmekten de vazgeçmeyecektir.
filmi saplantı ekseninde ele almak da mümkün, veya izlerken düşündüğüm kapılma duygusu
bazen bir sese, bazen bir insana, bazen bir şarkıya, bazen bir anıya, kapılıp gider ve zamandan ayrılırız, kapıldığımız varlık ya da nesne hayatımızı işgal etmeye başlar ve bir süre sonra kapıldığımız şeyin esiri olur, saplantımız hâline getirir ve artık kapılınan şey dışında bir şey görmez, duymaz oluruz, tıpkı zuhal gibi...
konu açısından kısmen farklı bulduğum ama şaşırtıcı bulduğumu söyleyemeyeceğim bir filmdi.
nihal yalçın'ın oyunculuğunun senaryoya yüzde yüz bağlı kalınmış bir oyunculuk olduğunu düşünmüyorum, yansıttığı karakterin ruh haline kendisinden de bir şeyler katmış ve bazı sahnelerde doğaçlama davranmış gibiydi ve bu durumu sevdim.
duvarı çekiçle kırdığı sahne bayağı komikti.
devamını gör...
