1.
bale
küçüklüğümden beri yapmayı sürdürdüğüm ve hayran olduğum spor/sanat dalıdır.
tango'dan hip hop'a, lambada'dan halaylara kadar dans türlerini yapan biri olarak profesyonel olsam da aralarındaki en zorun yine de bale olduğunu düşünmekteyim.
fazla kuralcı, böyle oluşunu kuralları sevdiğim için seviyorum. fakat bedeninize tamamen eziyet ediyorsunuz yeri geliyor. ayak parmaklarınızdan kalçanıza dek hep bir ağrı.
daha provanıza başlamadan en az 1 saat ısınmanız gerekiyor. aksi takdirde bir yerinizi incitmeniz kolay olur. bir de orta seviye bir incinme yaşasanız dâhi baleye devam edemeyebiliyorsunuz. sakatlanmalarda direkt vücıt bozukluğu veya ağrısı oluyor ve bale gibi katı bir dans türünde devamlılığınız olmuyor.
genelde 40lı yaşlarında emekli olur balerinler. çoğu da yavaştan yaşlanmaya başlı olarak incinmeleri olduğu içindir. yine birçoğu, bale öğretmeni olur baleyi bırakınca.
genç yaşta sakatlananlar ise buz pateni veya jimnastiğe geçerler. bu iki alanın baleye nazaran daha az katı kuralı vardır.
küçük yaşta başlanması elzemdir. kaslar, esneklik vb vücut şekli, yapılan spora göre şekillenir. sonradan yapmak imkansız olmasa bile hakikaten bu yolda sıkı çalışmanız gereklidir ki bir yerlere gelebilesiniz. sadece bacak açabilme ile olan bir şey değil çünkü. yine de hayalleri olanlar peşinden gitsin, evde bile olsa yapın. ne olacak ki? minik pembe tütüleriniz sizi mutlu etsin!
point denilen ucu kauçuk madde ile doldurulmuş küt burunlu ayakkabılar giyilir. tüm parmaklar kullanılmasa da baş ve işaret parmağının en ucunda durulur. ayak baş parmağına koruma bandı sarılabilir, ayağın tamamına da sarılabilir, ayrıca özel yumuşak içlikler de koyulabilir. pointlerin burunları çabuk aşındığı için düzenli olarak iğneli bir tarakla onu taramak, kenarlarını dikmek gerekir. her giyişten önce de biraz ayakkabıları esnetme hareketi yapmak gerekir.
genel güzellik standartları korkunç olan bir daldır. benim boyumdaki birinin 35 kilo olması gerektiği öngörülür. bu tabular zamanla aşılsa da yine de balerinler ve baletler kilolarına çok önem verir, beslenmelerine dikkat ederler. ne kadar zayıfsan ve bacak kasın çoksa, o kadar iyi diye düşünülüyor; aslında oldukça kötü bir düşünce.
küçükken başlamak elzemdir demiştik. fakat pointlere gelene kadar pisi pisi tarzında ayakkabı, babetler giyiliyor. point giymeye genelde 13-14 yaşlarında başlanıyor. ben de o yaşta başlamıştım. ayağınızın şekillenmesi için de erken yaş önemli, pointler her taraftan ayağı sıkan ve parmakları acıdan şeyler. benim ayak yapım da point giymeye uygun hâle gelmişti küçükken giymeye başladığım için.
bale, italya'da rönesans döneminde çıkmıştır. en çok fransa ve rusya'da popüler olsa da ve en önemlisi rus balerinlerin yetenekleri olsa da ingiltere'de de çok önemli bir yere sahiptir. avrupa'da ayrı, rusya'da ayrı teknikler, öğretiler mevcuttur. fakat rusların vücut şekillerinden midir, genetiğinden midir bilinmez; hep en iyisi ruslar olur.
ingilterede royal opera, the royal ballet ismi ile en ünlü bale okulu olurken; rusya'da the vaganova school; fransa'da the paris opera ballet school en ünlü okullardır.
bu okullara giriş de yetenek sınavı ile olur. kaldı ki öğrenciyken dâhi gösteride yer almak zordur. çok iyi olmak lâzımdır.
mikhail baryshnikov, anna pavlova gibi balenin mihenk taşları bugün hâlâ örnek olmaya devam etmektedirler. şu anda ingiltere'de royal opera baş dansçısı olan marianela nunez'i instagramdan takip edip balerin hayatına dair bir şeyler görebilirsiniz.
baledeki temel hareketlerin kendilerine özel isimleri vardır. bu isimler de genelde italyanca ve fransızcadan direkt kullanılmaktadır: battement tendu, jete, frape, fondü, devellope...
her dönüşün, her hareketin kendine has ismi vardır. örneğin tek ayağın yerde, bir ayağın havada olduğu "arabesk" pozisyonu. kendi içinde dâhi 1. arabesk, 2. arabesk diye ayrılır.
arkaplanı çok çetrefilli, aylar hatta yıllar süren çalışmalar olsa da bale gösterilerini izlemek çok keyiflidir. üstelik duyguyu geçirebilen harika bir dans türü olduğunu düşünüyorum.
en ünlü bale gösterileri şunlardır:
-kuğu gölü
-fındıkkıran balesi (her yılbaşında mutlaka yapılır, kaçırmayın derim)
-romeo ve juliet
-giselle
-uyuyan güzel
-cinderella
-don kişot
-bir yaz gecesi rüyası
-la bayadère
ayrıca bir balerinin psikolojisini ve yaşadığı zorlukları anlatan psikolojik gerilim filmi black swan'ı da öneririm!
tango'dan hip hop'a, lambada'dan halaylara kadar dans türlerini yapan biri olarak profesyonel olsam da aralarındaki en zorun yine de bale olduğunu düşünmekteyim.
fazla kuralcı, böyle oluşunu kuralları sevdiğim için seviyorum. fakat bedeninize tamamen eziyet ediyorsunuz yeri geliyor. ayak parmaklarınızdan kalçanıza dek hep bir ağrı.
daha provanıza başlamadan en az 1 saat ısınmanız gerekiyor. aksi takdirde bir yerinizi incitmeniz kolay olur. bir de orta seviye bir incinme yaşasanız dâhi baleye devam edemeyebiliyorsunuz. sakatlanmalarda direkt vücıt bozukluğu veya ağrısı oluyor ve bale gibi katı bir dans türünde devamlılığınız olmuyor.
genelde 40lı yaşlarında emekli olur balerinler. çoğu da yavaştan yaşlanmaya başlı olarak incinmeleri olduğu içindir. yine birçoğu, bale öğretmeni olur baleyi bırakınca.
genç yaşta sakatlananlar ise buz pateni veya jimnastiğe geçerler. bu iki alanın baleye nazaran daha az katı kuralı vardır.
küçük yaşta başlanması elzemdir. kaslar, esneklik vb vücut şekli, yapılan spora göre şekillenir. sonradan yapmak imkansız olmasa bile hakikaten bu yolda sıkı çalışmanız gereklidir ki bir yerlere gelebilesiniz. sadece bacak açabilme ile olan bir şey değil çünkü. yine de hayalleri olanlar peşinden gitsin, evde bile olsa yapın. ne olacak ki? minik pembe tütüleriniz sizi mutlu etsin!
point denilen ucu kauçuk madde ile doldurulmuş küt burunlu ayakkabılar giyilir. tüm parmaklar kullanılmasa da baş ve işaret parmağının en ucunda durulur. ayak baş parmağına koruma bandı sarılabilir, ayağın tamamına da sarılabilir, ayrıca özel yumuşak içlikler de koyulabilir. pointlerin burunları çabuk aşındığı için düzenli olarak iğneli bir tarakla onu taramak, kenarlarını dikmek gerekir. her giyişten önce de biraz ayakkabıları esnetme hareketi yapmak gerekir.
genel güzellik standartları korkunç olan bir daldır. benim boyumdaki birinin 35 kilo olması gerektiği öngörülür. bu tabular zamanla aşılsa da yine de balerinler ve baletler kilolarına çok önem verir, beslenmelerine dikkat ederler. ne kadar zayıfsan ve bacak kasın çoksa, o kadar iyi diye düşünülüyor; aslında oldukça kötü bir düşünce.
küçükken başlamak elzemdir demiştik. fakat pointlere gelene kadar pisi pisi tarzında ayakkabı, babetler giyiliyor. point giymeye genelde 13-14 yaşlarında başlanıyor. ben de o yaşta başlamıştım. ayağınızın şekillenmesi için de erken yaş önemli, pointler her taraftan ayağı sıkan ve parmakları acıdan şeyler. benim ayak yapım da point giymeye uygun hâle gelmişti küçükken giymeye başladığım için.
bale, italya'da rönesans döneminde çıkmıştır. en çok fransa ve rusya'da popüler olsa da ve en önemlisi rus balerinlerin yetenekleri olsa da ingiltere'de de çok önemli bir yere sahiptir. avrupa'da ayrı, rusya'da ayrı teknikler, öğretiler mevcuttur. fakat rusların vücut şekillerinden midir, genetiğinden midir bilinmez; hep en iyisi ruslar olur.
ingilterede royal opera, the royal ballet ismi ile en ünlü bale okulu olurken; rusya'da the vaganova school; fransa'da the paris opera ballet school en ünlü okullardır.
bu okullara giriş de yetenek sınavı ile olur. kaldı ki öğrenciyken dâhi gösteride yer almak zordur. çok iyi olmak lâzımdır.
mikhail baryshnikov, anna pavlova gibi balenin mihenk taşları bugün hâlâ örnek olmaya devam etmektedirler. şu anda ingiltere'de royal opera baş dansçısı olan marianela nunez'i instagramdan takip edip balerin hayatına dair bir şeyler görebilirsiniz.
baledeki temel hareketlerin kendilerine özel isimleri vardır. bu isimler de genelde italyanca ve fransızcadan direkt kullanılmaktadır: battement tendu, jete, frape, fondü, devellope...
her dönüşün, her hareketin kendine has ismi vardır. örneğin tek ayağın yerde, bir ayağın havada olduğu "arabesk" pozisyonu. kendi içinde dâhi 1. arabesk, 2. arabesk diye ayrılır.
arkaplanı çok çetrefilli, aylar hatta yıllar süren çalışmalar olsa da bale gösterilerini izlemek çok keyiflidir. üstelik duyguyu geçirebilen harika bir dans türü olduğunu düşünüyorum.
en ünlü bale gösterileri şunlardır:
-kuğu gölü
-fındıkkıran balesi (her yılbaşında mutlaka yapılır, kaçırmayın derim)
-romeo ve juliet
-giselle
-uyuyan güzel
-cinderella
-don kişot
-bir yaz gecesi rüyası
-la bayadère
ayrıca bir balerinin psikolojisini ve yaşadığı zorlukları anlatan psikolojik gerilim filmi black swan'ı da öneririm!
devamını gör...