arthur dent yazar profili

arthur dent kapak fotoğrafı
arthur dent profil fotoğrafı
rozet
karma: 1962 tanım: 321 başlık: 66 takipçi: 20

son tanımları


kaldırımda yavaş yürüyen insan

çileden çıkartır. bunu genişletebiliriz de;

yürüyen merdivenin en sonuna gelince yavaş yavaş yürüyen insan (arkadaki bana çarpar mı umrunda değil)

dönen avm kapılarından çıkarken yavaş yavaş yürüyen insan (arkadakine benim yavaş olmamdan ötürü kapı çarpar mı düşüncesi yok)

metroya ilk duraktan binerken en önde olmasına rağmen yavaş yavaş yürüyen insan (oturamamınıza sebep olur. arkadakileri yavaşlatır o sırada diğer kapıda daha hızlı yürümeyi akıl edebilen bir insanın arkasındaki kalabalık boş yerlere oturur)

bu örneklerdeki insanların ortak bir noktası vardır. hepsi bencildir. sadece kendilerini düşünürler. böyle olduklarından son derece eminim.
devamını gör...

tek yastıkla uyuyabilen insan

tek yastık + 2 krilent + ekstra battaniye. uyurken bunlarla düğüm olmazsam uyuyamam.
devamını gör...

ısrarla istanbul'da yaşamaya çalışan tip

doğma büyüme istanbul’lu olduğu için diğer bütün şehirler köy gibi geliyordur. yaşamayan bilemez.
devamını gör...

erkek yazarların son yaptığı yemek

dümdüz tavuk pilav. fakat yağı biraz fazla koydum sanırım bu sefer.
devamını gör...

paradoks

size bir dilek hakkı veren lambadan çıkan cin'den, dileğinizin ''kabul olmamasını'' dilemenizdir.
devamını gör...

doğa

aynı zamanda bilimin de en büyük referansıdır.

(bkz: biyomimikri)
devamını gör...

z kuşağı

amacım bir kuşak çatışması değil. saçma bulurum zaten bunu. sadece bir yerlerimden uydurduğum tespitlerimi yapacağım;

bence en ''yalnız hissetmemesi'' gereken ve en apolitik kuşak z kuşağı sanırım. her yerde siyasi konularda korkusuzca konuşmaları belli bir ideolojik altyapıya sahip oldukları ya da bildikleri için değil de biraz ''patavatsız'' oldukları için. her konuda konuşabiliyorlar aslında patır kütür. bu o konuda bilgili olduklarını göstermiyor. anlamsız bir özgüven var. bu kötü bir şey mi? yerine göre değişir. uçurumdan düşmemek için bağlaman gereken bir ipi bilmemene rağmen anlamsız bir özgüvenle ''- ben bağlarım'' diye öne çıkarsan kendini çığlık atarken bulabilirsin.

yalnız hissetmemeleri gerektiğinin nedeni ise çok açık. neredeyse bütün bir kuşak yokluk çekiyor ve internet aracılığıyla birbirlerinden haberdarlar. yaşadıkları şeylerin aynılarını diğer yaşıtlarının da yaşadıklarını çok iyi biliyorlar.

mesela bu diğer kuşaklar için böyle değildi. diğer kuşaklar kendi kısıtlı sosyal çevrelerince kendilerini tanımlıyorlar ve kıyaslıyorlardı. o yüzden çektikleri dertleri ''kişiselleştirme'' eğilimleri de çok fazlaydı. twitter'ın da biraz yardımıyla yine de gezi gibi gayet büyük bir eylem bu kuşaktan çıktı. kısıtlı sosyal çevreler birleşe birleşe aslında herkesin aynı şeyleri yaşadığını onlara gösterdi. bu yüzden geçmişte yaşadıkları şeyleri kişiselleştirmemeleri gerektiğini 25'den sonra anladıklarını ve kendileriyle barıştıklarını düşünüyorum.

ezcümle bana bu kadar apolitik olmaları çok garip geliyor. bu kadar imkana rağmen. ilginç.

not: tabii ki her bir birey için geçerli değil bu dediklerim. kendimce genele vurduğum gözlemlerim.
devamını gör...

şarj aletini iş yerinde unutmak

haftada bir yaptığım eylem. can sıkar. çantamı toparlarken şarj aletini görüp; ''oh unutmadım bu sefer'' diyip, yine de almayarak mallık sınırlarını zorladım son sefer.
devamını gör...

y kuşağı

ülkelerin yönetimi hariç her alanda öncü olan kuşaktır. ülkelerin yönetimini de aldıkları zaman dünya çok daha güzel bir yer olacaktır. kuşaklar içerisindeki en donanımlı kuşaktır kanımca. çünkü hem mekanik dünyayı hem de teknolojik dünyayı çok iyi özümsemiş, üretmiş ve kullanmışlardır.

ayrıca emin olun y kuşağı çocuklarını biraz şımarık yetiştiriyor gibi gözükse de hiç de öyle değil. çocuklarını ''birey'' olarak yetiştiriyorlar. yüzlerce çocuk tanımış biri olarak yazıyorum bunu. bu çocuklar çok daha donanımlı olacaklar. çünkü bu çocuklar ne x kuşağı gibi eski kafalı, ne y kuşağı gibi paldır küldür büyütüldüler, ne de z kuşağı gibi ''ekrana'' hapsedildiler. çoğu şeyi yaşamış ve özümsemiş y kuşağı tarafından yetiştirildikleri için üzerlerine düşülüyor ve alması gereken şeyleri olması gerektiği kadar alıyorlar.
devamını gör...

meja ve folloş baksır ile tanımsız saatler radyo yayını

işte o zaman tüneli git gide daralıp bir solucan deliğine dönüşüyor. oranın sonuna ulaşırsan zamanda yolculuk yapabiliyorsun.
devamını gör...

meja ve folloş baksır ile tanımsız saatler radyo yayını

selamlar, keyifli yayınlar olsun. bilim yayınını iple çekiyorum.
devamını gör...

yumurta kabuğunun 3 hamlede sorunsuzca soyulması

seksten daha zevkli anlarda başı çeken olay. hiç uğraştırmaz, direkt soyulur. keşke her şey böyle uğraştırmasa…
devamını gör...

bir üstteki yazarı tanıyıp tanımadığınız

tanımam etmem. çünkü hiç var olmadı.

(hangi yazarları tanıyıp tanımadığınızı buraya yazarak acaba bu yazarlar üstteki yazarı tanıyor mu diye gecelerce beynimizi kemiren sorunsala bir nevi merhem olabilirsiniz)

(bkz: bir üstteki yazar hakkında başlığına tanımıyorum yazmak)
devamını gör...

bir üstteki yazar hakkında başlığına tanımıyorum yazmak

bir üstteki yazar hakkında düşünülenler başlığındaki yazarlar hakkında “tanımam etmem” yazan yazarlar acaba başlığı; bir üstteki yazar hakkında düşünülenler değil de “bir üstteki yazarı tanıyor musunuz mu sanıyorlar?” diye düşündürterek, bir alttaki yazarı düşünmemizi (yani kendilerini) mi sağlamaya çalışıyor diye kendi kendimize sordurtan yazarlardır.

ne yapmak nereye varmak istemektedirler?
devamını gör...

bir üstteki yazar hakkında düşünülenler

geçen gün bana bir şey diyecekmiş; ama makilerin oraya gelmem gerekiyormuş. tırstım gitmedim. acaba ne diyecekti?
devamını gör...

birinden soğumak için nedenler

felan demesi.
devamını gör...

kendi kendine konuşmak

bu ne kadar rahatlatıcı bir şeymiş şu yaşımda keşfettiğim için kırgınım kendime. niye hiçbiriniz demedi bu zamana kadar.

ikinci bir ihtimal ise kafayı kırdım sonunda.
devamını gör...

cem adrian

çok ağlak bir tarzı var. yaş ilerledikçe bayıyor.
devamını gör...

normal sözlük

tonla sözlükte yazdım. sanırım etkileşim oranı en az olan sözlük burası.
devamını gör...

25 şubat 2023 fenerbahçe tribünlerinin yaptığı tezahürat

maç esnasında koşuyolu’ndan duyulmuştur. bir karagümrük maçında bu kadar “ses” çıkarmıştı taraftar. inanılmazdı.
devamını gör...
devamı...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim