geçmişi özleyen adam yazar profili

sinsi ince dudaklısı kısmına bayıldım, hele özellikle üst dudak. ben de kendimi yalnız sanıyordum değilmişim meğer

elinize ne zaman kuran meali rastgele bir sayfa açın okuyun mutlaka mantıksız, bildiğimiz doğrularla çelişen bir şeyler bulabilirsiniz. objektif olarak okuyan istisnasız herkes bunun insan yazımı olduğunu görecektir. benim hikayem yasin suresiyle başladı, çok sevdiğim büyük babam vefat edince gidip mezarında çat pat anlamadan arapça okumaya çalışmıştım.sonra merak ettim işte, acaba ne okuyorum ben şuan diye. mealden yasine bakınca yasin suresinde kuranın diriler için indirildiğini yazdığını gördüm.konuyu araştırınca önce kuran müslümanlarına rastladım, caner taslaman, mehmet okuyan, yaşar nuri öztürk, edip yüksel vs. ölüye kuran okumak gibi yapılan birçok uygulamaların kurana dayanmadığını, sahte hadislerle dinin yozlaştırıldığını falan söylüyorlardı. bakınca gerçekten öyle olabileceğini düşündüm. işte yedisi, kırkı gibi adetler, mevlitler, kandiller, türbe ziyaretleri, allah dostları gibi kavramlar, insanlık dışı bazı uygulamalar çıkıyordu o zaman denklemden.ben de dedim tamam artık ben de kuran müslümanıyım. bundan sonra ki adımsa kuranı mealinden türkçe anlayarak okumak. sonraki kısmı zaten biliyoruz, kuranı anlamak için okuyan herkes gibi bu kitabın insan elinden çıktığı gerçeğini kabullenmek zorunda kaldım.

arap asimilasyonuna fazla maruz kalmış kişi.
medenilikten uzak; kadın, hayvan, doğa her şey onun için yaratıldığını sandığından istediği gibi zarar verebileceğini zanneden geri kafalı günümüz türkiye'sinin kanserli hücresidir.

insanlara evde içki yapmanın aslında sanıldığı kadar zor olmadığını hatta eğlenceli bir hobi olabileceğini, özellikle bira ve şarap yapımında alkol ilavesi olmadığı için bir tehlikesi de olmadığını, dahası başlamak için edinilmesi gereken malzemelerin çok yüksek meblağlar tutmadığını hatırlatmak ihtiyacı duyduğum zam.

nerede abuk sabuk bir tanım var, hep aynı yazarlar çıkıyor karşıma. saman beyinli olmakla suçlamış insanları burada da. okuduğunu anlayamayan bir birey olarak yazar olmak istemek nasıl bir kendini bilmezlik, nasıl bir egodur. bu arabımsılar hep vardı bu ülkede ama hiçbir zaman bu kadar öz güven sahibi olmamıştılar. aklı yok fikri var resmen. aç istanbul sözleşmesini oku bir zahmet madem başlığa tanım gireceksin. saçmaladığın noktalara cevap verecek olursam, kadınlar erkeklere bu ülkede sistematik olarak fiziksel, psikolojik yada cinsel şiddet mi uyguluyor? senin saman olmayan bir beynin var değil mi, kanlı canlı löp löp etli. o beynine talibim. nede olsa sıfır, tertemiz, hiç kullanılmamış. erkek kadına şiddet uyguladığında o erkekle neden takılıyordu, tacize uğrar neden mini etek giydi, çakma nihat doğan seniiii...

kovulmaları iyi olmuş diye düşünenler acaba ateistleri, deistleri rencide eden, akıl almaz tuhaf şeylerle suçlayan müminlerin ceza olarak işten kovulduğunu duysa ne tepki verir acaba diye sorguladığım durum.
bu arada ilgili kişilerin disiplin cezası almaları gerektiğine katılıyorum,hatta belki paylaşım sahibinin kovulup diğerlerinin ceza alması mesela adil olabilirdi. ama müminlerin bekledikleri saygıyı hiçbir zaman göstermediklerinin tekrar altını çizmek istiyorum.

kovulmaları iyi olmuş diye düşünenler acaba ateistleri, deistleri rencide eden, akıl almaz tuhaf şeylerle suçlayan müminlerin ceza olarak işten kovulduğunu duysa ne tepki verir acaba diye sorguladığım durum.
bu arada ilgili kişilerin disiplin cezası almaları gerektiğine katılıyorum,hatta belki paylaşım sahibinin kovulup diğerlerinin ceza alması mesela adil olabilirdi. ama müminlerin bekledikleri saygıyı hiçbir zaman göstermediklerinin tekrar altını çizmek istiyorum.

anlamıyor, inatla bu ülkede parti tutsun tutmasın sağ kafalı, sığ insanlar okuduğunu anlamıyor. başlık sahibinin "sedat peker'in yeniden videoya çekmeye başlaması" başlığına yazdığı tanıma ve burada yazdıklarına bakınca insan bu seviyeyi anne sütü içmemekle mi, eğitimin kalitesi ile mi, genlerle mi, coğrafya ile mi nasıl açıklayacağını şaşırıyor.
tane tane, habeş maymununa anlatır gibi anlatıyorum. sedat peker mafya ve kötü bir karakter, evet. ve malum insanlarla uzun yıllar kol kolaydı. buraya kadar her şey tamam,değil mi? anlaşılmayan bir yer yoktur umarım. şimdi o malum insanlarla ters düştüğü için hepimizin az buçuk tahmin ettiği ancak içeriğini ve derinliğini bilmediği olayları, bağlantıları, suçları birbir anlatıyor. bizim ilgilendiğimiz kısım burası. ve denmiş ya parti kursa oy verecek insanlar var diye, sedat peker gibi pis işlerin adamı, bir mafya bile malum kişilerin yanında melek kalıyor. onlara bile hala oy veren arabımsılar var ülkede, tabi ki mafyaya da verirler, soma faciasından sonra kader dediler, madencilerin yakınlarını tekmelediler de yine orada insanlar bunları yapanlara oy verdiler de mafyaya mı vermeyecekler?
sonuç olarak arabımsı insanların yoğun olduğu ülkelerde böyle akla mantığa uymayan seçimler yapılabilir ancak geri kalan bizlerin sedat peker'i merak etmesi ve takip etmesi kirli çamaşırları ortaya dökmesindendir. seninse gerçeklerin derinliğini bilmek isteyen bizleri küçük görmen,aklınca aşağılamaya çalışman üç maymunu oynamayı sevdiğindendir diye düşünüyorum.

ali'nin sekiz günü filminden harika bir sahne var bu soruyu soran ve insanı gerçekten sarsan.
dileyenler buyursunlar;

hemen bana göre bir ilk 3 yapayım sizlere;
birincisi, aile. bireyin hiçbir özel ilgi ve alakaları dahi olmasın yine de 3 nesil eğitim görmüş ailelerde dini inanç kopma derecesinde zayıflar.
ikincisi, merak. "abi biz inanıyoruz da acaba neye inanıyoruz" diyen herkes kutsal atfedilen kitabı okuyunca,araştırınca ve üzerine düşününce inancı zayıflar.
son olarak üçüncüsü, bilim. arkeoloji, biyoloji, astronomi, tarih gibi bilimlerin her birinden öğrendiklerimiz dinlerin bize anlattıklarıyla çeliştikçe dini inanç eninde sonunda zayıflar.

bir üstteki yazara 2022 yılı dünya gezegeninden sesleniyorum müslüm gürses ile benzeştiğini düşündüğü özellikler çağ dışı, bilgilerine.

daha sonraları bir ortadoğu inanışına dönüşen; arapların yazdığı en büyülü masalın yazılmaya başlandığı gecedir.

keşke bütün sanatçılara bu yasak kaldırılsa da bu kadına devam etse...

maske takma zorunluluğu kalktığı halde maske takan insanlar araplaşmış, eğitim ve kültür düzeyi düşük, anlama zorluğu çeken insan müsveddeleri tarafından çirkinlikle, yasak hastası, hasta ruhlu olmakla suçlanan; medeni, eğitim ve kültür düzeyi yüksek, anlama zorluğu çekmeyen insanlardır.
insanın avaz avaz ve de maskeden çok bunalmış ya zavallıcıklar tükürüklü tükürüklü bağırası geliyor bizler kimseye ses etmedikçe bizleri abuk sabuk şeylerle itham edenlerin suratlarına "ulan devlet yasakları kaldırınca virüs mü bitiyor" diye.
zaten birçoğunuza göre dünya da düz, ya 5 büyük yahudi aile yada ilüminati tarafından da yönetiliyoruz, covid_19 da yalan, aşılarda da çip var, uzaylılar sürekli bizleri ziyaret de ediyor, evrim bilmem kimlerin yalanı, mısır piramitlerini de uzaylılar yaptı...
sizler bu ülkenin kanserli hücrelerisiniz.

olmayan bir varlık yüce değildir ve yasak koyamaz dolayısıyla domuz eti yemek konusunda tek engelim, her canım çektiğinde bulamayışım. yemeyen yemez kardeşim ben neden semt kasabından gidip domuz eti alamıyorum? içki de haram müminler için ama gidip her yerde içki alabiliyorum. domuzu özel kılan nedir?
madem genelleme yapıp türklerin domuz eti yememesi gibi başlık açıyorsunuz "türklerin domuz eti yiyememesi" sorunsalına da farkındalık yaratalım lütfen.

belki anonim kalamayacağız ama bot hesaplardan, trollerden kurtuluyorsak ben tamamım dedirten uygulama. kimlik bilgilerimizi sızma konusuna gelince bu konuda hassasiyeti olanların e-devletten de kayıtlarını silmesi gerekiyor maalesef ki.

ideal kadın ayak numarası diye bir şey olduğunu inanmakla ne kadar yanlış düşündüğünüzü anlamak için maalesef çok yol kat etmeniz lazım. yapmayınız, bu kafalardan kurtulunuz, kendinizi küçültmeyiniz, çağımıza ayak uydurunuz.

biz seçime giren adaylara yetenek testi yapmayacağız arkadaşlar, kim daha yetenekli ise o ülkeyi yönetmeyecek. en çok oy alan seçilecek. bunu lütfen aklınızdan çıkarmayın. bu ülkenin büyük çoğunun sağcı olduğunu da biliyoruz, bunu da aklınızda tutun. kılıçdaroğlu'na bir garezimiz olduğu için aday olmamalı demiyoruz, on küsür yıldır yandaş medya sayesinde sağcı kesimde oluşan algıyı görüyoruz, kılıçdaroğlu'na hiçbir koşulda ne olursa olsun oy vermeyeceklerini biliyoruz, görüyoruz. sanıyorum bazı arkadaşlar filtre balonu içinde yaşıyor sağcıların konuya bakışını, yaklaşımını, algısını göremiyor. sonuç olarak bütün bunlar bilinirken onun adaylığında inat edilmesi kazanılmasına çok yakın olduğumuz seçimi zora sokacaktır. sağın da sempati duyabileceği bir aday göstermek tek makul yoldur.

bu 1000 yıllık kapıların neredeyse hepsini çoktan ekmeksiz yedikleri için çok fazla hammadde bulamayacağını düşündüğüm girişim. açacaksan da elini çabuk tut, zira son kalan kapıları da kemirmeye başladılar.

tek engelimiz orta çağ zihniyeti taşıyan siz arabımsılarla aynı coğrafyada yaşıyor oluşumuz