halkla iliskisizlik uzmani - tüm tanımları (2. sayfa)

lise 1 ya da 2. sınıftaydım tam hatırlamıyorum. ablam imkb lisesinde okuduğu için extra işlerden haberi oluyordu neyse çağırdılar eleman eksik uzman sen de gel dediler tamam dedim gittim. gitmez olaydım.
ankara ato'da traktörcüler derneğinin kuruluş yıl dönümü kutlaması varmış, e alkollü kutlama tabii. garson ve barmen ekipten tanıdıklar olunca ve kanımızın hızlı aktığı zamanlar olunca durulur mu hiç?
hem servis yapıyorum hem içiyorum. sadece ben içsem neyse ama posta arkadaşım da içiyo ve işin kötüsü o benden daha çok kafayı buldu. neyse efenim servise başladık hiç unutmuyorum ara sıcakta top şeklinde kenarları garnitür ile sabitlenmiş bi köfte vardı. ben tepsiyi tutuyorum arkadaşım servis yapıyor. tabağı alıp tepsiye boşunu koyması arasında 2 saniye bile yoktu. misafir kadına bakıyordum allahtan o sırada yoksa ne olduğunu kaçıracaktım.
efendim arkadaşım dengesini kaybedip tabağı yamuk tutunca o top köfte tabaktan hoop kadının kafasından yuvarlanıp kucağına düşüyor. arkadaşım gülüyor ben dumur oluyorum gülsem mi özür mü dilesem şaşırıyorum. bir yandan kafam güzel olduğu için o an gerçek gibi gelmiyor ne olduğunu anlayamıyorum. neyse bi kendime gelir gibi oluyorum ve hemen misafirden özür dileyip arkadaşımı uzaklaştırıyorum. ben onu azarlıyorum o kahkaha atıyor, o kahkaha attıkça benim de gülesim geliyor. hem çok uzun hem de çok saçma bir geceydi.

biraz bulanık fakat hayatımda ilk defa uzaktan yağmur yağışını gördüğüm için anı kaydetmek istemiştim. araçta seyir halinde olduğum için bu şekilde oldu kusura bakmayın.

burun kırılması

ben tipsiz çıkmışım ama yanımdaki değerli *
not: sağdaki ben

halka kesikler uzmanı
polat alemdar'ın beyaz atkısı
kafa değil racon kesmeye geldim

genelini bilemem ama benim için okul kıyafetine darbe yapmış olmamdır efenim.
kızlar için turuncu, erkekler için fıstık yeşili ucuz lakost ve pantolon olarak bej rengi kumaş pantolon.
dedim ki 'hocam ben bunları giymem'
dedi 'giyeceksin'
dedim 'giymem, giydirtemezsiniz'
giyinmedim efenim. siyah pantolon beyaz gömlek siyah kravat kombiniyle gittim, her sabah sıra kontrolünde kenara çekildim, yok yazıldım, disipline gittim ama pes etmedim.
sonuç olarak benim dediğim oldu ve okul forması değişti efenim.

seviyorum

halam geldi

bunu dinleyip triplere girip sonra da facebook'tan balon patlatmalı oyunlardan oynardım
hey gidi günler heyy

asli yeeaavruuğm
burhen iyi misin burheğn hıığ?
lidıl svit mahbiıleğ

neemiç?

y: bi'şi dicem şeyi anlatsana. mekanı taramalılarla bastılar
m: ha mekanı taramalılarla bastılar
y: hahaha
m: ne oldu neye gülüyosun ki sen?
y: ya olum çok komik ya
m: biz çok korktuk o gün valla ölüyodum ben o gün
bana göre en anlamsız komik sahnedir efenim

seneleri tam hatırlamıyorum ama birinde üniversitenin ilk yılı çoğu kişiyi tanımıyorum arkadaşlarla kafede oturuyoruz bi anda pasta geldi üfledim pastayı bi arkadaş kesti dağıttı kimse yemiyor bi ben gömüyorum. baktım o pastayı kesen arkadaş elleri ile servis yapmış diğer arkadaşlar fark edip yememişler ama ben sıkıntı yapmamıştım çünkü daha önce o arkadaşın elinden yemek yemişliğim vardı. onların yaptığı tuhafıma gitmişti açıkçası.
diğer bi sene ev taşımıştık.
başka bir senede de burnum kırılmıştı. tam doğum günü gecemde. 1 hafta sonra da doktorları burnumun kırıldığına ikna edip ameliyat olmuştum. allahtan burnum kırıldığı anda fotoğraf çekmişim ki kanıtım oldu.

kesinlikle benim dahil olmadığım gruptur.
en az 3 yastık.

viski
tercihen gargara ama isteyen içebilir.

sayın yazarlar sizlere acı haberim var ne yazık ki,
'o doğru zaman asla gelmeyecek' ya da 'her an doğru zamandır'
hangisi size yakın geliyorsa onu tercih edebilirsiniz.
unutmayınız ki ölüm doğru zamandan daha yakın... okuyun, okutturun.

kendisiyle hiç konuşmamış olmama rağmen güncel hayatımda sürekli kendisinin nickini söyleyerek dolaştığım için kendimi yakın hissettiğim yazardır. ayrıca her nickini okuduğumda içimden 'ferihaa' diyorum.

kedinin erişemediği ciğere mundar demesidir benim için.

parti kursa oy verilesi kişi

doğduğum ve hayatımın 19 senesini geçirdiğim, ankaranın işlek, merkeze yakın ve nezih semtlerinden olan küçük esat, nenehatun caddesi, seyran bağları, bülbülderesi bölgelerini şiddetle tavsiye ederim.