kokola yazar profili

bu saçma modadan önce yay gibi kaşlar modaydı ve daha feminen durup bence kadınlara daha çok yakışıyordu*

sonra 2010'larda her kim ortaya attıysa kalın kaş daha genç gösteriyor dedi. önce 35-40 yaş üstü kadınlar, sonra da tüm kadınlar bu saçma modayı uygulamaya başladı. bazıları erkeklerden kalın kaşla ve tabiri caizse tamirci çırağı gibi dolaşıp bunun güzel durduğunu sanıyor halen.

makineden daha iyi randıman almak için ısı pompalı olan modelleri tercih edin ve tercihen en az 10 kg kurutma kapasitesi olan modellerden alın ki içine her türlü nevresim ve örtü sığabilsin.

aynı türden olmayan kıyafetleri beraber atmayın. ince tişörtlerin arasına yorgan ve havlu atarsanız tişörtlerin selasını okursunuz yakında.

en fazla 20'li yaşlardayken olanı makbuldür, erkek de ilişkiler konusunda tecrübe kazanmaya çalışır. ama sonrası zorlayıcı olur.

ama kadın 30'larındayken bana göre ancak 40 yaş üstü bir erkeğe denk olabilir gerek düşünce ve davranış, gerekse de dış görünüş olarak. bu durumda yaşı küçük erkekler yanında kızın kardeşi gibi kalabilir.

bu tweet'i atmış bir insan olarak son zamanlarda canını fazla sıktığını düşündüğüm sanatçı.

umarım en kısa zamanda iyileşir.

edit: maalesef vefat etmiş. daha 60 yaşını bile göremeden bu gidiş çok erken oldu be abi. herkesin başı sağolsun.

kktc'deki yasalar türkiye'den biraz farklı ve 13 yaşındaki kızın türbanla veya rahibe kıyafetiyle okula gitmesine izin verilmiyor. bu yıllardır süregelen bir durum.

olayın etik veya doğruluğu tartışılabilir. fakat bu yasaları araştırmadan o ülkeye göç edip de sonra bundan haberi yokmuş gibi davranarak mağduriyet yaratmayı da normal bulmuyorum.

fabrikasyon çikolata üreticileri arasında içeriği en iyi markalardan biri olup yıllardır aynı tadı ve kalitesini korumaktadır.

(bkz: deli vahit)

starbucks şubelerinde oturanları aylarca taciz ettiler ama orada böyle bir koruma ordusu görmedim. kendi adamları olduğu için mi tamas geçiyorlar nedir?

bu firmanın sahibinin kardeşi ak parti gaziantep kadim il başkanıdır.

instagram kezban ve kamillerini silkeleme köyüne dönmüş yer. özellikle son 5 senede tarihi kasaba görünümlü işporta pazarı haline geldi.

buranın esnafı sözde ev yapımı olan ama özünde denizli'deki fabrikalarda üretilip gelen şarapları %300 karla satmak için tüm gün dükkan kapılarından bağırıp çağırırlar ve keriz avına çıkarlar.

bu arada esnafı demişken köylüsü değil esnafı diyorum çünkü artık oradaki mekan sahipleri şirince'nin köylüsü falan değildir.

öncelikle bunu yapabilmeye inanmak ve kaç kilo olursanız olun moral bozmamak gerekir. sonrasında da herhangi diyet ve spor programına başlamadan ilk yapılacak olan şey günlük kalori ihtiyacından fazlasını vücuda almamaktır.

günlük ihtiyaçtan biraz daha düşük miktarını alarak su ve ödem atmaya başlamış olursunuz. ama vücutta toplanan yağların yakılmasını sporla desteklemek ve buna çabalamak da lazımdır. bunlar gerçekleşip rutin halini aldığında yavaş da olsa düzenli kilo vermeyi sağlar.

ama bünyemiz maalesef kilo alma konusunda daha acımasız olduğu için, 6 ay uğraşıp yağ-kas dengesine sokulan vücut 1-2 ayda eski halinden daha kötü bir duruma dönebilir. zaten düzgün diyet ve spor programı uygularsanız kolay kolay kilo almaz ve şekerli-yağlı yiyeceklerden kendinizi soğutursunuz.

herkesin en az 3-4 farklı platforma üye olduğu bu günlerde, filtreleme yapmayı film-dizi bulmayı ve direk olarak o platformlarda bulunan izleme listelerinize eklemeyi kolaylaştıran bir uygulama. imdb puanına veya eklenme tarihine göre arama yapabilir, direk olarak telefonunuzdaki yüklü uygulamalara verdiği link sayesinde netflix, amazon prime video gibi kendi uygulamanıza bağlanıp tek tuşla listenize ekleyebilirsiniz.

android uygulamasında birçok platform kayıtlı olmakla birlikte web ve apple store kısmının biraz daha gelişmeye ihtiyacı var. android'de olduğu kadar fazla platform görünmüyor şimdilik.

4 mevsim diye önerilen ve kış lastiği desenine sahip olan lastikler bizim gibi yılın en az 5-6 ayı 30 derece seviyesinde gezen ülkelere göre değil. sıcak havalarda uzun fren mesafesi, zayıf yol tutuş ve çabuk yıpranma gibi büyük eksileri var. onun yerine kış lastiği ve yaz lastiğini ayrı ayrı kullanın bence.

ege ve akdeniz kıyılarına yakın şehirlerde yaşıyorsanız 12 ay yaz lastiği de kullanılabilir. aynı şekilde runflat lastikler sürekli uzun yola çıkıyorsanız psikolojik olarak rahatlatabilir ama zayıf yol tutuş ve daha yüksek yol gürültüsü gibi eksileri vardır. ayrıca "bu marka bilmemkimin yan markasıymış" ya da "aynı fabrikada üretiliyormuş" gibi saçmalıklara inanmayın, tercihen ıslak zemin puanlaması "a" harici lastik kullanmayın. lastik desibeli de hamurun yumuşaklığı ile ilgili kabaca bilgi verir. bulunduğunuz şehirdeki yollar düzgünse daha düşük desibelli lastikler tercih edilebilir ama yollar genel olarak kötüyse 35-40-45 gibi dar yanaklı lastiklerde balon yapma riski doğar.

kimse zorundasınız demedi.

ama koltukaltı kıllarını almayan bir kadın görünce "yazık meczup bu herhalde" diye düşünmemize de engel olamazsınız. yoksa ben ve diğer erkeklerin koldaki bacaktaki belirli belirsiz tüyleri dert ettiğini düşünmüyorum.

bizim ülke dışında üzerine çikolata sosu dökerek bulamaç gibi yiyenlere rastlamadığım tatlı.

bu tatlının olayı içindeki hem taze hem de ekşi tadı veren peynir ve kremasıdır. çikolatayla bu tadı komple perdelemek yeterince saçma geliyor o yüzden.

ingiltere'nin liverpool bölgesi aksanıdır.

en hard örneklerinden biri için;

bu saatler nedense hep şirket patronunun menfaatine yönelik esneme gösterir.

normalde 09:00-18:00 mesaisi olan bir insanın esnek çalışma saati karşılığı nedense 09:00-20:30 falan oluyor. hiç çalışana göre esnetildiğini, mesela 10:00-15:00 haline gelip kısaldığını duymadım. zaten bunu yapmaya kalkarsanız patrondan çok şirketi sahiplenen insan kaynakları ekibi muhtemelen size ertesi gün uyarı maili atacaktır.

bu aksanı en anlaşılmaz şekilde konuşan kişilere örnek olarak harry kane isimli futbolcu gösterilebilir;

örnek 1
örnek 2

ingiltere'de 10 yıllık pasaport bedeli asgari ücretin 18'de 1'i. bizdeyse asgari ücretin yarısı. hem de orada çıkış harcı diye birşey yok.

ayrıca 2019 yılında 15 lira olan bu harç 2025 yılı itibariyle 710 lira. yani %5000* zam yapılmış. bu zam hangi enflasyon verisine göre yapıldı acaba?

hali hazırda bunu yapan ege insanının endişe ile karşıladığı durum.

çünkü buraya gelenler sadece beyin göçüyle gelip de ege'ye yerleşen kültür seviyesi yüksek insanlardan oluşmuyor maalesef.

ekseriyetle bayram tatillerinde geçici olarak ege'ye gidip etrafı kirletip çöpünü atan; köyde traktöre biner gibi araba kullanan, sinyalsiz kuralsız her yere dönen ve durması yasak olan her yerde durup parkeden denyo profillerden yaka silkmiş durumdalar artık. yani bu profil de kalıcı olarak buraya yerleşmeyi düşündüğünde durum pek hoş olmuyor. yoksa kimse düzgün insanlardan şikayetçi değil zaten, aksine bulunduğu yeri geliştireceği için memnun olur.