lamekan yazar profili

yükseleni de aslan ise hayatı ve duyguları çok yüksek yaşar. sevgisi de nefreti de, üzüntüsü de mutluluğu da hep uçlardadır. bu onu çok yorar. yaşam ve insanlar ya siyahtir ya beyaz. renk skalasında gri asla bulunmaz. inadı ve öfke patlamaları ile hemen kendini belli eder. yaptığı her iş yapabileceğinin en iyisi olsun ister, karşısındakinden de bunu bekler. fakat hayat asla olmasını istediği gibi değildir. bu sebeple hayalkırıklığı yaşamak en sık tattığı duygudur. ama bunları yaşasa da akıllanmak gibi bir özelliği yoktur.

mesele çakal olabilmekte değil, çakallarla dans edebilmekte.

ne zaman sona ereceğini merakla ve heyecanla beklediğim dönemdir.

aradığım şarkıların çoğunu bulabildiğim, reklamsız uygulamasını severek kullandığım, hayatım boyunca aşkla dinlediğim 300 civarı şarkı ile oluşturduğum muhteşem çalma listesine sahip olduğum güzel uygulama.

yine sen ol, yine tek ol; sen ol da, nasıl olursan ol.

10 entrymi girdim, ne zaman çaylaklıktan kurtulacağımı merakl beklemekteyim

kızların soyunma odasında, erkeklerin sınıfta giyindiği, kilolu da olsanız düz ve ters taklayı atmak zorunda olduğunuz, kısacık boyunuzla ve asla teknik öğretmeyen öğretmeninize rağmen basket atmayı becermenizin beklendiği, yine de çoğu hafta serbest bırakıldığımız için sevdiğimiz yegane derstir.

les miserables-sefiller

mimikleriyle yaşayan bir insan olarak muzdarip olduğum durum. asla rol yapamam, istesem de saklayamam, engel olmaya çalışsam da kendime ıııhhhh mümkün değil. karşımdaki kim olursa olsun okur rahatça kitap gibi. bu yüzden kaybetmeye mahkumum hayatta.

darısı fatura borcu olup sadece 3 ay elektriği kesilmeyecek olan engelli bireyler ve şehit ailelerinin başın

koray avcı - sen

ben hazırım artık. yüzünden maskesi asla eksik olmayan ve takmayanlara ayar olan bir kişi olarak göz doktoruna gittim gözdeki çapaklanmalar ve korkunç yorgunluk yüzünden. kesin enfeksiyondur dedim ama bana dedi ki, gözlerin pırıl pırıl, son 1 yıldır böyle şikayetlerle çok insan geldi, maske bunların sebebi. göz kuruluğu da başlamış yoğun şekilde. 1 yıllık bir rapor yazarak suni göz yaşı kullanacağım. maskeyi taktığım anda devamlı suretle burun akması da başladı. artık neler var sırada bilmiyorum ve bekliyorum. alerjik insanım, en çok 1-1,5 ay sonra polen alerjisi başlayacak herşeye ek olarak. nefes sorun, yaşamak sorun, herşey sorun. sahile 3 dk mesafedeyim ama bir haftasonu 1 saat hava almaya çıkamıyorum. ben hazırım istanbul hazır olsa da olmasa da. lütfen artık bir şeyler normalleşme yoluna girsin, 1 ay sonramı kestiremiyorum

okul biteli çok oldu. bittikten sonra hemen iş bulamadım. bir bankada işe başladım, maaşımın yarısı ile ödemeye başladım. evlendim, eşimin de borcu vardı, düğün takılarım ile bir kısmını ödedim. sonra işsiz kaldım, ödemeleri bıraktık. bir süre sonra ikimizin borcunun vergi dairesine düştüğü haberi ile bir bankadan kredi çekip ödedik, 2 yıl o kredinin ödemesi sürdü. hayatımı kabusa çeviren, yıllarımı rehin eden, gece gündüz düşünme sebebi haline gelen acı bir tecrübe oldu. henüz ödemeyenlerin allah yardımcısı olsun

yüksek lisansta uluslararası iktisat dersi için 400 küsür sayfalık kitaptan sorumlu olup, tüm kitaba çalışıp, sıkıldığım için aman ne olacak çıkarsa bir soru yapmam diyerek son üniteye çalışmadım. hoca sınıfa girdi, boş kağıt dağıttı, yazın dedi. tek soru; çalışmadığım ünitenin başlığını söyleyerek ne biliyorsanız anlatın dedi. adımı yazdım çıktım. evet hayattaki şansım buydu. sıfır

günümüz türkiyesi için eksik önermedir. artık erkekler de parasız kadın sevmemekte, herkes birbirine karşımdakini ne kadar yiyebilirim hesabıyla yaklaşmaktadır. ne kadar acıdır ki aşk, sevgi, bağlılık gibi özel ve güzel kavramların içi boşaltılmış, temeli maddiyata dayanan ilişkiler içinde debelenen insan topluluğu haline gelmişiz.

sansürün daha az olduğu gençlik dönemlerimizin simgesidir. 3 defa izlenen lüküs hayatı dördüncü defa izlemek için kağıthane’ye gitmiş, gecenin yarısı kartal’daki evime dönmüş olmanın o müthiş hazzı hala dün gibi içimdedir.