namevt yazar profili

sadece islamı aşağılamak için açılmış sığ bakış açılı, tarihi, zamanının şartlarından koparıp açılmış bir başlık, bak hatta en iyisi mi şöyle yapalım, sen arka mahallenden topla birkaç kişi, ben toplayayım, bizde çıkaralım bir savaş, sen kazan, hatta kendini peygamber ilan et bakalım bizim masalımız kaç yüzyıl sonraya ulaşacak görelim başarılarını.

alınan en yanlış karar başkalarını dinleyerek alınan kararlardır, kendi kararını kendisi vermişse insan, onun sonucundan ders çıkarır ama pişman olmaz diğer türlü bütün ömrü başkasının yönlendirmesiyle aldırılan kararlara pişman olmakla geçer, o yüzden yanlış da olsa kendi kararınızı kendiniz alın.

"arayınca bulunmaz ama bulanlar hep arayanlardır" demiş
bayezid-i bistami

zaman zaman birilerinin bana alanımla alakalı olmasa veya akrabam olmasa bile ihtiyaç duyduğu anlarda

bu yollar-sansar salvo
erotizma-mode xl
bu benim hayatım- no.1

nasıl bir halt olmak istediğine göre değişkenlik gösterir veya olmak istemediğine göre, bunun için öncelikle istenç olması gerekli elbette, elde edilebilir bir motivasyon kalmamış durumda, günümüzde ne yaparsan yap ağzınla kuş tutsan bile değer görmüyor, modası geçiyor veya vasatın altında olan değerli oluyor, e değer olmayınca para kazanılmıyor para kazanılmayınca karnını doyuramıyor, insanın beynine protein gitmiyor, insan tatmin duygusu yaşayamıyor, sonra da ben ne için yaşıyorum diye düşünüyor ve bir halt olsam da olmasam da elime geçen bir şey yok en iyisi bir halt olmaya çalışmamak diye düşünüp nötr kalmayı tercih ediyor, bu olduğunda da elinden bir şeyler gelebilecek insanlar bile bir şey yapmamayı tercih ediyor, en nihayetinde insanın önceliği karnını doyurup günü canlı bir şekilde atlatabilmek.

vedalar uzun süreli olursa veda anlamını taşır örneğin hayata veda misali, dünya var olduğu sürece geceye veda sözcüğünün anlamı zayıf kalacaktır.

bugüne kadar çok fazla romantize edildi bugünden sonra da aynı şekilde devam edip ekmeğini yiyenler olur kötüleyeni de çok seveni de her şekilde insanlar yalnız kalmaya veya kalmamaya haddinden fazla anlam yüklüyor her şey değişken olduğu için bu durumda hayatlarımızın belli dönemlerinde değişiklik gösterebilir önemli olan o değişime ayak uydurabilmek.

druagiht diğer druid arkadaşlarıyla ayine başlıyordu ama o da ne gökyüzünde bir kararma başladı daha öğlen saatleri olmasına rağmen gördükleri güneş tutulmasıydı ama onlar kıyametin geldiğini sanıp imanlarını tazeledirler.

anlama çünkü anlayamazsın, anlamaya çalışma çünkü anlamaya çalışırsan, debelendikçe bu bataklığa daha fazla batarsın, sadece yaşa, iliklerine kadar hisset yalnızlığı, en derin çaresizliği, avazın çıktığı kadar bağır dışarıya çünkü senin bağırışların kimsenin içinde bir yankı uyandırmayacak sadece yüzleş yalnızlığınla.

uzun zaman önce benimle muhabbeti kesen, yanıma uğramayı bırakan duygu durumu.

izi kalır.

aptalca sorular sorulması, acaba bu aptalca soruyu kendisi aptal olduğu için mi yoksa ben aptal gibi mi görünüyorum çıkmazına girdiğim an.

kimseden hayatınız hakkında tavsiye almayın, herkesin hayatı farklı koşullar altında şekillenir, hayat dediğimiz kavram herkesin farklı tecrübeleri doğrultusunda edindiği yaşam tarzıdır, bu yaşam tarzı insanı o anki olduğu duruma getirmiştir, yada şöyle düzelteyim tavsiye alın ama birebir tavsiyeyi kendi hayatınızda uygulamayın uygulamaya kalkarsanız tavsiye aldığınız kişiyle birebir aynı sonuca ulaşmanız pek olası değildir, kendi çıkarlarınız doğrultusunda o tavsiyeyi eğip büküp hayatınıza oturtursanız daha verimli sonuçlara ulaşabilirsiniz kaldı ki tavsiye veren insan da aslında muhtemelen kendi hayatında uygulayamadığı, olmak istediği ama olamadığı, yapmak istediği ama yapamadığı şeyleri tavsiye eder ve evet aynısı bu yazı için de geçerlidir.

kimsenin sizi sandığınız kadar değerli görmediğini düşünmeye başlamanın akabinde bunu haklı çıkarırcasına yardımını beklediğiniz kişilerin bile ellerini bağlayıp size acıyan gözlerle baktıkları halde yardıma gelmemesi.

"inan, hiçbir çıkarım yok."

nefretle yoğrulmuş acı.

değildir. insanın, içine artık sığamayacak kadar büyüyen duygularının dışa vurumudur, aşk, nefret, öfke, umutsuzluk, intikam, insan olmanın getirisi olan bu duyguları yine insanca bir şekilde dışa vurmaktır. diğer bir olaysa ürün değildir, ürünleşen şey sanat değil "zanaat" kapsamına girer.

yaşanması olası iken yaşan(a)mamış olanlar, devamlı olarak ya öyle olmuş olsaydı nasıl olurdu, şuan nerede olurdum, mutlu olur muydum vs.

"yaşayan ölü" vampir, zombi vb.