nededinben yazar profili

isim yazıp 10 saat sonra dönmek. yapmayın şunu ya
-polat 13.30
-efendim 13.30
devami 10 yıl sonra gelir. nefret.

benim babam aşırı sabırlı bir adamdır. hayatım boyunca ağzından kötü bir kelimeyi bırakın sesini yükselttiğini bile hatırlamıyorum. işi insanlarla olduğu için de olabilir. yani geçen bir adam aradı 1 milyon olan arabayı 800 bine satmasını kızına doğum gününe hediye alacağını söyledi ve bu aramayi da pazar günü 23.00 de yapıyor. ben olsam sinirlenirim dalga mı geçiyorsunuz diye. ama babama hayran kaldım gerçekten adamla düzgünce konuştu mümkün olmadığını söyledi,uygun
araçlara yönlendirdi kapattı.ama o gün sinirliyse annem babam içeri girdiğinde fark eder. yemekten sonra hiç kavga dövüş yok sessizce içeri girin babanız sinirli bugün der susariz. ben daha şahit olmadım ama sinirli hâlinin bomba etkisi yarattığını söylediler.

bazen bir saat dolaşıyorum sitede düzgün bir başlık bulamıyorum . düzgün demek yerine kendime uygun desem daha doğru olur. yazma yeteneğim de çok gelişmiş değil açıkçası yazacak bir şeyler de bulamıyorum. hem siteden hem benden kaynaklı sorunlar yani .

deprem. allah'ım ne zaman duracak ya . depremden değil de kalpten gideceğim yani az kaldı

'nida'
etutten sonra dayım beni almış köye gidiyoruz annemlerin yanına. araba da bu şarkıyı açtı. en sevdiği şarkı olduğunu söyledi. arabasına aşık olduğu için arabamla bizim ortak şarkımız, araba sürerken çok güzel gidiyor bu şarkı dedi güldü. yengemle bile ortak sarkiniz yok yengem duymasın dedim güldük. sesini arttırdı , hiç konuşmadık ,2 defa dinledik. şimdi enkazdan çıkarıp bizim evin önüne koyduğumuz arabana bakarken ölüyorum. bu şarkıyı dinlemeye göz yaşım yetmez diye korkuyorum. mekanız nur olsun dayım , yengem,kızlarım,arifin sizi çok özledim.

bazen çok boş konuşuyorum sonra da aşırı pişman oluyorum 4 ay önce söylediğim cümleden dolayı bugün bulaşık yıkarken teeekrardan pişman oldum . hayır söylediğim kişi bile hatırlamıyordur belki ama bu anlık olarak gecmişte yaptiklarimdan pişman olma hissi de çok pis ya .

gerçekten tarif edilmez hislerden . çevrende bir sürü kişi anlatsan dinlerler anlarlar ama kimseye anlatacagin bir şey yok somut bir şekilde hiçbir sıkıntı yok herkes var ama için de sürekli yalnız olma hissi . bu hisle kimseye aşık olmadığın halde aşk acısı çekme hissi yarışır bu arada . alakasız ama yazmak istedim yazdım.

tek fakir ben miyim ya .. açma , labne
fakirlik demeyelim de finaller var bu hafta önemli olan yemek değil doymak.

175 bir kadın olarak yazayım. fiziksel olarak hayat bize çok zor ne uzun etek buluyoruz , ne de pantolon(ne de erkek). 175 erkeklerin yanında 190 kaldığım doğrudur. en doğru teorilerden biri bence aynı boyda olan erkek ve kızdan , kızların daha uzun olduğu.pist gibi omuzlar , asla hoş durmuyor. 41 numara ayakkabı nefret ediyorum. ne olurdu 1.60 da dursam . hayır ailede de yok benim gibi babamdan vs de uzunum.

cumartesi günü . ablamın nişanı var. gelinin kız kardeşi olmuşum . ablam mutlu ,sevdigiyle güzel bir yola girmiş. çekimden sonra salona geçiyoruz her şey çok güzel hiç yabancı yok hep sevdiklerim gelmiş gelen heerkese sarılıyorum. salona ilk biz gittik. gelin odasında otururken çıkıp gelenleri karşılayayim dedim. hiç gitmiyor gözümün önünden bu an. gelin odasından çıktım koridorun sonu salonun giriş kapısı tam benim olduğum koridorun sonunda dayımla göz göze geldim beni görünce ciddi adam gülmeye başladı ben onu görünce zaaten zıplıyorum topuklular üstünde. hemen hızla gidip sarıldım. ne güzel olmuşsun canım dedi . dedim dayı sen mi damatsin ya bu ne yakışıklılik maşallah. o da benden bile uzun olmuşsun ya dedi. konuştuk içeri girdim . orda babam da vardı , amcam da vardı , kuzenlerim de vardı ama ben bir tek dayıma sarıldım. o benim için çok baskaydi ya abimdi , babamdı,canimdi, ailemin direğiydi. nasıl gittin dayım hiç inanmıyorum sen çok güçlüydün nasıl o enkazın altında kaldın inanamıyorum en son mutlu anım sizle pazar sabahı olmadi zaten. ben bir daha siz olmadan da mutlu olamam zaten.

hiç hissetmedim başarılı olduğumu hiç bı aferin diyemedim kendime hep çabala çabala dön dolaş aynı yer . ya iyi olacak diyorum geçer geçmiyor iyi de olmuyor daha benim mesleğim yok ya okuyorum ama ne olacak acaba yarın ölsem arkamdan diyecekleri tek bir şey bile yok hep hayaller kurarak geçiriyorum, çabalıyorum ama yok .yaşımda gidiyor biliyorum 21 yaş daha çok genç .hiç genç hissetmiyorum 20 li yaşlarda her şey hallolur diye düşünmüştüm bı bok olduğu yok sanırsın 20 değil 80 yaşındayım.

herkes votka likör felan yazmış dhhdhd ben
lahmacun+ vişne reçeli.

simit var çay var ne bakiyon.
((bkz: ah kuzeyim)
nazlı sınıf birincisi kekstra tek eğlencesi...

ailevi problemlerim var. aslında yalan da değil halasının kızıyla evlenmesi de ailevi bir problem sayılır gibi.

depremden sonra anladım bazı şeylerin kıymetini çok fazla pişmanlığım var pazar günü bize geldiği için ablama ' ya dayimlarda daha dün burdaydi her gün her gün ' dediğim için çok pişmanım keşke her zaman gelsen dayım yengem kızlarım sizi bir kez görmek için nelerimi vermezdim çok pişmanım çok özledim bari rüyalarıma gelin.

rej. galiba reş diye de yazılıyor kürtçe kara demek anneannem hep der.okunuşu da çok komiğime gidiyor nedense.ya da kömür . çağırırken kömüür gel buraya yavruuum diye seslenmek hoş olur beence.

tüm arkadaşlarıma okutturarak sadece ben mi içselleştirdim yoksa herkes benim gibi mi düşünüyor sorusuna cevap aradığım kitap.yazarın kendisini birinin bu kadar sevdiğini hayal ederek yazdığı bir kitap bence.ben de abartıyor olabilirim.