düşüncelerim üst üste bindi ve gecenin üçünde uyandım. nereye gitsem orası yok oluyor. içimdeki boşluğu gittiğim her yere götürüyorum. hayatla uyuşmayan yanlarım var. köksüz bir ağacım. nasıl büyüdüm bilmiyorum. kimseyle ortak noktam yok. böyle bir yalnızlığı daha önce kimse görmedi. uykumla birlikte gelen o kabuslar hayatımın gerçeği oldu. hayatımın kabusları uykumu kaçırdı. nereye yürüyorum? nereye varınca mutlu olacağım? bütün yuvalarım yıkıldı, bir yuva daha bulmak mümkün mü? soruyorum ama kimse cevaplamayacak. anlatıyorum ama anlayacak kimse çıkmayacak.
(bkz: tek odada geçen filmler) kategorisinde başı çeken filmdir. en büyük sorusu şudur: suçlu olduğu halde bir zanlıyı salıvermek mi daha iyidir yoksa masum olduğu halde bir masuma hüküm vermek mi?
beceremiyorum. bir kitabın altını çizmeye kalksam bütün kitabı çizerim muhtemelen. diyelim ki vurucu bir cümle okudum, altını çizeceğim ama o cümleye gelene kadar anlatılan bağlamlı düşünceyi aktaran bütün cümleleri çizmezsem aklım kalır. o yüzden okuduğum bütün kitaplarım el değmemiş gibi duruyor. gerçi yaşadığım hayat da el değmemiş gibi duruyor, yepyeni. eskimesi gereken şeylerin yeni kalması göze iğrenç geliyor.
yazacak kadar önemli bir düşüncem yok. yaşayacak kadar önemli bir hayatım yok. ölecek kadar önemli bir davam yok. bir şeylere önem verecek kadar önem vermiyorum kendime. zaman böyle sürüp gidiyor. önemi yok. sürsün.
normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz.
Daha detaylı bilgi için çerez ve
gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.
online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.