dahlvier yazar profili

dahlvier kapak fotoğrafı
dahlvier profil fotoğrafı
rozet
dahlvier (editör)
karma: 106730 tanım: 13594 başlık: 2897 apolet: 11 takipçi: 141
Lich-Count Mage

son tanımları | başucu eserleri


book of shadows

en iyi 80'ler ve 90'larda black sabbath'ın vokalistliğini üstlenmesiyle bilinen ingiliz heavy metal şarkıcısı tony martin'in 2022 çıkışlı thorns albümünden cayır cayır bir şarkı. mistik ve tutkulu bir çalışma/performans.

devamını gör...

the dark tower

(bkz: kara kule serisi)
devamını gör...

ne söylediğin vs nasıl söylediğin

duruma göre değişebilse de genelde nasıl söylendiği daha fazla fark yaratır. fakat herkesin kırmızı çizgileri olabilir elbette ve o çizgileri aşan şeyler nasıl söylenirse söylensin gerilim ve/ya çatışma yaratabilir gene de.
devamını gör...

birçok yazarın siyasi başlıklara değinmemesi

benimki daha ziyade söyleyeceğimi söyleyip kenara çekilmek gibi oldu. yani mesela hiç sevmediğim yönetmenlere, oyunculara falan da pek gömmüyorum artık. zamanında söyleyeceğimi söyledim. aynı şeyleri söyleyerek keyfimi kaçırmayı tercih etmiyorum. tabii sıra dışı durumlarda gene politik konulara girebilirim de işte genelde bunu yeğlemiyorum. bir de gençken çok tartışmacı biriydim, mizacımın bu yönünden hiç memnun değildim ve bir yaştan sonra insan kafam rahat olsun isteyebiliyor. bende tablo bu en azından.
devamını gör...

yapay zeka nereye gidiyor sorusu

veri setleriyle eğitilen şu anki llm bazlı yapay zekalar bence artık kültürümüzün doğal bir parçası olma yolunda gidiyor.

fakat bu biçimde geliştirilip eğitilen yz teknolojisiyle agi (yapay genel zeka) ve asi (yapay süper zeka) evrelerine ideal bir ulaşım olamayacağı öngörüldüğünden sıfırdan, bambaşka bir yaklaşımla yeni yz modellerinin geliştirildiğini okumuştum bir yerde.

bu şekilde yapay genel zekaya geçiş ve yapay süper zekaya sıçrayış daha mümkün görünüyormuş, ki o takdirde sınırsız olasılıklar belirir. dünyayı bir ütopyaya da distopyaya da çevirebilir böylesi bir atılım. yani insansı robot teknolojisi ve yapay süper zeka entegrasyonu cidden de inanılmaz neticeler doğurabilir gibi duruyor.
devamını gör...

xennial

1981'li biri olarak, en çok referans alınan 2 kaynağa göre y kuşağı mensubuyum, yani bir milenyalim. yalnız x kuşağını 1981'e kadar uzatan kaynaklar da var. peki ben en yaşlı milenyallerden miyim yoksa en genç x kuşağı mensuplarından mıyım derken xennial kavramıyla karşılaştım.

öncelikle oed [oxford english language] sözlüğüne bile girmiş bu kavram. 70'ler sonları ve 80'ler başlarında doğanları kapsayan bir mikro kuşak... www.oed.com/search/dictiona...

oxford english dictionary şöyle tanımlamış:

"a person born between the late 1970s and early 1980s, after (or towards the end of) generation x and before (or at the beginning of) the millennial generation, and typically regarded as exhibiting characteristics of both of these generations"

yani x kuşağı ve y kuşağının özelliklerini gösteren bir kuşak olduğunu söylüyor xennials kuşağının. bu kuşağa dahil bireylere de xennial deniyor. ben de hep böyle düşünmüştüm ve benim gibileri yansıtanlar için böyle bir mikro kuşağın olması da hoşmuş.

1977 - 1983 arasında doğanlar... bazı kaynaklarda ise başlangıç yılı 1978 denmiş ve 1985'e kadar uzatılmış.

wiki'de de detaylı içerikli bir başlığı var: en.wikipedia.org/wiki/Xennials

merriam-webster bile sözlüğümüze alabileceğimiz kadar ciddiye aldığımız bir kavram falan demiş: www.merriam-webster.com/wor...

daha da birçok kaynakta yer alan bir kavram ve geniş kabul görmüş gibi görünüyor.

bu kuşakların net sınırlarının belirli bir fluluk içermesi elbette doğal ama bomboş bir muhabbet gibi de görmüyorum bunu açıkçası. sonuçta sosyolojik verilerle desteklenip böyle kuşaklar belirleniyor. mesela analog dünyada büyümek, analog-dijital geçişinde yetişmek, ya da alfa kuşağının yapay zeka ile büyümeleri... ya da işte bir kuşak büyürken çıkan savaşlar, var olan politik atmosfer, meydana gelen kültürel değişiklikler... bu gibi majör durumlar da bir kuşakta büyüyenleri diğerlerinden ayrı yapabiliyor.

bu xennials mikro kuşağı kavramı ortaya atılalı da 10 seneyi geçmiş aslında.

ben de aslında hangi majör kuşağın özelliklerini daha fazla taşıdığımı bilemediğimden bu xennials mikro kuşağını benimsedim sahiden. yani cidden en genç x kuşağı mensuplarından mıyım, en yaşlı y kuşağı mensuplarından mıyım derken xennial kuşağının merkezinde olmak sanki benim konumumu daha iyi yansıtıyor gibi.

xillenials da denebiliyormuş ama xennials daha iyi bence.

tüm bunlara rağmen biri sorduğunda basitçe y kuşağındanım, derim. yani en kabul gören anlayışa göre y kuşağının en yaşlılarındanım. sadece muhabbet derinleşirse xennials diye bir mikro kuşak da var ve bu aslında beni daha iyi yansıtıyor diyebilirim karşıdakine.
devamını gör...

en iyi oyun replikleri


"life... is strength. this is not to be contested; it seems logical enough. you live; you affect your world. but is it what you want? you are... different inside. [summons random woman] this woman lives and has strength of a sort. she lost her parents to plague, her husband to war, but she persevered. her farm has prospered, her name is respected and her children are fed and safe. she lived as she thought she should. and now she is dead. [kills her] her land will be divided, her children will move on, and she will be forgotten. she lived a good life, but she had no power; she was a slave to death. ı wonder if you are destined to be forgotten. will your life fade in the shadow of greater beings?"

(bkz: jon irenicus)

üstteki alıntıyı reddit'ten arakladım. yani kelimesi kelimesine ezberimde değil elbette ve oyunu kurup taaa orasına kadar gelmekle veya youtube'da 1 saat uğraşıp bulup bir de yazıya dökmekle uğraşamazdım. haha.
devamını gör...

fikr-i firarda olmak

(bkz: hovarda)

sen arada sırada uğra bana
hovardayım diye kıyma bana
fikri firardayım uyma bana
oyuna gelme aman, aman, aman

devamını gör...

burçlara inanmak

spiritüel ve enerji boyutuna inanmam bir materyalist olarak ama balık burcunun çoğu özelliğini taşıyorum ve bu konuda yapabileceğim bir şey yok. haha. bence kültürel evrimin bir parçası olduğundan mistik bir etkisi olan bir kültür üretimidir astroloji. mesela shakespeare'in eserleri de öyledir. hayatında bir sayfa bile shakespeare okumamış biri dahi sanatçının yaşam, aşk ve ölümü yansıtışından günümüzde bile etkilenir. farkında olmasa bile etkilenir, dolaylı da olsa. mesela onun sevdiği bir senarist shakespeare'den ilham almış olabilir veya çevresinde imrendiği birileri shakespeare'in tesiri altında bir dünya görüşü şekillendirmiş olabilir. bu tabii biraz derin bir konu ve kısaca anlatabilmem zor, ki uzun uzun anlatsam bile anlaşılmaması gayet olası. metinlerarasılık [intertextuality] diye akademik bir kavram var mesela ve bu konuda derinleşebilirseniz aslında geçmişin günümüzü nasıl etkilediği hakkında bir algı şekillendirebilirsiniz.

astrolojiye sistemsel bakarsak işte simülatif dünyamızın önemli bir kültürel evrim dönemeci olarak görebiliriz. yani net bir simülasyon içinde yaşadığımızdan emin olmasam da sistemsel belirli bir şeylerin olduğunu düşünüyorum.
devamını gör...

favori 3'er şarkıcı grup albüm şarkı kitap film dizi ve oyun

böyle liste başlıkları açmayı seviyorum ama bu en kapsamlısı oldu galiba. benim esasında fiks listelerim yoktur. mesela başka bir başlıkta 2. favori grubum noveria demiştim. gene diyebilirdim ama işte zaten eğlencesine biraz da bu listeler ve bir gün birini daha yukarıda, başka gün başkasını daha yukarıda yazabilirim. biraz da moduma göre...

animasyon veya çizgi film de ekleyeyim dedim ancak başlığa sığmadı.

benim listem şöyle:

şarkıcı:
fabio lione
alessandro conte
mathias blad

grup:
symphony x
beyond twilight
falconer

albüm:
beyond twilight - for the love of art and the making
symphony x - v: the new mythology suite
falconer - chapters from a vale forlorn

şarkı:
eiffel 65 - blue (da ba dee)

keldian - beyond the stars

luca turilli's rhapsody - il cigno nero


kitap:
john fowles - the magus
stephen king - büyücü ve cam küre
clive barker - lanetlenme oyunu

film:
the big lebowski
in the mouth of madness
the lost boys

dizi:
intruders
12 monkeys (dizi)
the lost room (mini dizi)

oyun:
dungeons & dragons: shadow over mystara
baldur's gate ii: shadows of amn
diablo ii
devamını gör...

serie a

valla uğursuz muyum neyim diye düşündürten başlıktır. acf fiorentina'yı 90'lardan beri tutarım. büyük bir batigol hayranıydım. sonra inter'i de tutmaya başladım. ama aylar önce avrupa'daki dev bir kulübü tutmamaya karar verdiğimi ilan etmiştim ve bir tek fiorentina'yı tutacağımı söylemiştim seria a'da. bu sezon bu ligi hiç takip etmedim, demin lig tablosuna baktım ve fiorentina son sıradaymış ya la. valla uğursuzum galiba. desteklediğim tek seria a kulübünün bu olduğunu açıklamamla birlikte takımın çakılması bir olmuş. haha. nba'de de washington wizards'ı desteklemeye başladığımı açıklamıştım geçen gün. onlar da doğu konferansı'nda son sırada. ama ben zaten son sıradalarken desteklediğimi açıklamıştım kendilerini. bundan ben sorumlu değilim yani. *
devamını gör...

gündemle ilgili bir karikatür bırak

yılbaşı geliyorrr... klasik noel bizim geleneğimiz değil vs noel değil yılbaşı kutluyoruz şenlikleri başladı gene. *

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

normal sözlük yazarlarından ingilizce mizah paylaşımları

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

sayısal vs sözel

iki bölümden de değildim, dilciydim. yani sözeldi teknik olarak tabii de gene de lisede sayısalcılar, sözelciler ve eşit ağırlıkçılar arasındaki 7 dilciden (ingilizce) biriydim. valla 7 kişi için sınıf açtılar iyi ki. diğer bölümlere gitmek hiç istemiyordum zira. üniversite lisans ve yüksek lisansta da ingiliz dili ve edebiyatı okudum. any questions? *
devamını gör...

alone in paradise

isveçli meşhur elektrogitar virtüözü yngwie j. malmsteen'in 1997 tarihli facing the animal albümünde yer alan çok güzel parça. malmsteen denince akla gitar gelse de kendisi ekseriyetle çok şahane vokallerle çalışmıştır ve bu gibi belli şarkılarında vokaller gitarların önüne geçebiliyor. burada vokallerde mats leven harika söylüyor ve vokal armonileri de ayrı bir lezzetli kayıtta.



bunun klibini 90'larda ayıla bayıla izlediğimi, ergen kulaklarımın bayram ettiğini hatırlıyorum. yani herhalde çıktığı zamanlarda rock market programında gösterilirdi. youtube'da klibini de buldum da çok kötü bunun görüntü kalitesi. gene de koyayım.

devamını gör...

sözlük yazarlarının fotoğrafları

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

aldığınız cezalar

hiç ceza almadım. sicil tertemiz yazıyor yani. ama ya yakalanmayacak kadar ustaca kuralları deldiğimden almamışımdır bence ya da editör olduğum için kendime torpil yaptırmış, ayrıcalık sağlatmışımdır. başka bir olasılık düşünemiyorum şu an. *
devamını gör...

geceye bir karikatür bırak

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

6:00

progressive metal türünün öncülerinden sayılabilecek ve türü bilmeyenlere tanıtmada rakipsiz bir nüfuzu olan amerikan prog metal devi dream theater'ın gerçekten sevdiğim iki albümünden biri, diğeri scenes from a memory'yi de çok sevsem de bu iki arasındaki ilk tercihim olan awake'te yer alan parçası. nasıl bir cümle kurdum bilemiyorum ama bir progressive metal parçasına yakıştı ve kompekslikte bununla aşık attı bence. haha.

albümün açılış şarkısıdır ve davullu girişi ikoniktir. gerçi parça tümden şahanedir bence.

devamını gör...

washington wizards

bugün itibarıyla sözlükte rozetini aldığım nba takımı. valla reggie miller zamanlarında indiana pacers'a, dirk nowitzki zamanlarında da dallas mavericks'e sempatim vardı. sonra nba'i takibi bıraktım. yani eskiden deli dürtmüş gibi gecenin 3-4'ünde uyanıp sabaha kadar nba maçı izlerdim canlı. artık bunu yapmıyorum ama bir tane sempati duyacağım nba kulübü de seçeyim dedim ve ww'de karar kıldım. wizards olması bana uygun, logosu da nba kulüpleri arasında en sevdiklerimden. bir de doğu konferansı'nda şu anda son sıradalarmış. yani böyle de yüce gönüllüyümdür. nerede ezilen, dövülen, orada destek yastığı olarak ben. haha, şaka şaka. zaten wizards'ın tarihinde de pek başarıları yok diye biliyorum. zaten büyücünün ne işi olsun basketle... neyse işte, bunların zaten adı washington wizards da 90'ların bir zamanında olmuştu galiba. iyi olmuş ama. ha, ben isterdim ki providence lovecrafters, rhode island cthulhus, maine stephen kings, bangor pennywises gibi bir takım olsun. madem yok, washington wizards ile yetineceük. *
devamını gör...
devamı...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim