valla aradım-taradım, böyle bir başlık bulamadım. yeterince iyi aratamadıysam ve bunun gibi bir başlık varsa bakınız veriniz lütfen ve ben de bir mod'a mesaj atıp buradaki tanımımı ve muhtemelen girilebilecek başka tanımları oraya taşıttırayım.
tüm türler ve zamanlardaki favori filmimizi söyleyeceğimiz başlıktır. tek bir film olacak tabii. yani başka filmlerden bahsedilse bile işte "en sevilen" hangisi belirtilirse başlığın amacına daha iyi hizmet eder.
evet, favori filmim the big lebowski'dir. aslında en sevdiğim film türü fantastik korkudur ama en sevdiğim film denince de the dude'un askerleriyiz, demekten geri duramıyorum. haha.
ismi aslı olan bir kız olsam başlarda yanlış anlayabileceğim kısaltma.
diyalog güdümlü internet platformlarında önüne gelen birbirine zart diye "asl?" (age/yaş, sex/cinsiyet, location/yer - yani bunun kısaltması) derdi. işte adı aslı olan bir kız olsam başta "bu kim ve beni nereden tanıyor?" diye düşünebilirdim. *
bir de bir çaylak yazmış başlıkta ama onu herkes göremeyebileceğinden ben de belirteyim, "american sign language"in de kısaltmasıdır asl, yani amerikan işaret dili'nin.
"sen kimsin ki monaco?" demek istediğim maçtır da işte eksiklerimiz var ve deplasmanda oynuyoruz. kağıt üzerinde zor bir maç bence bizim (gs) için ama işte maç da kağıt üzerinde değil, sahada oynanır. sahanda yumurta yapmak kolaydır da aslolan deplasmanda kükreyebilmek. bunu umarım başarabiliriz.
geçen açtığım ve yetim kalan başlıktır. gerçi saçma salak bir saatte açtığımdan öyle oldu galiba. 52 haftanın sadece 3 haftası kaldı arkadaşlar. bence artık 3 favori 2025 şarkısı belirleyebiliriz burada. ben, başlıktaki ilk tanımımda kendiminkileri yazmıştım. önümüzdeki 3 haftada anormal süper bir şarkıya daha denk gelirsem edit'lerim sonra ilk tanımımı.
bir de pek güzel bir şarkı. 1950'lerden geliyormuş sanırım ama ben sonny james yorumunu bilir ve severim sadece. bizdeki vakit yok, gemi kalkıyor artık gibi kalipso/calypso türünde bir eser olsa gerek. hakim olduğum bir tür değil ama o esintiler var en azından, o türe dahil değilse bile.
hatta neden orijinalini aratmayayım ki dedim ve buldum bile sanırım. mitchell torok imzalı alttaki, orijinali galiba. bence üstteki, 1970'lerdeki yorumu daha iyi sanki. bu fazla "tempolu" olmuş. hani bir yere bir şeyler yetiştirilmek isteniyor gibi. piyanolu kısmı güzel ama. aslında genel olarak da güzel de bence üstteki yorumu daha keyif verici.
ikinci nesil bir yazar olarak sözlükte 5 kez nick değiştirdim. yani bu 6. nick'im. bu kesinlikle gurum gurum gururlandığım bir şey. ne kadar çok nick, o kadar çok prestij. *
telegram, whatsapp, discord gibi bir platform olmadan sözlükteki editörlük aktivitelerimi yürütebilmem mümkün değil. eskiden discord'dandı, şimdi telegram'dayız. bu bir ekip çalışması ve böyle bir platform şart, bu aktiviteleri yürütebilmemiz için.
ama editör olmadan da yaşayabilirim. haha.
youtube'u seçiyorum. yani sadece birini kullanabileceksem youtube'u seçerdim.
1-2 sene önce öğrendiğim üzere orta ingilizcedeki (middle english) "ekename"den gelmektedir. nick+name değildir yani aslında. eke de "ek" demek gibi bir şeymiş orta ingilizcede. ek ad gibi düşünebiliriz yani. "an ekename" yani "bir ek ad" dendiğinde ulama olup "a nekename" gibi olduğundan ilk harfi zamanla sessiz olmuş, an'in n'i işte ekename'e yapışmış ve nickname haline dönüşmüş nihayetinde; eke'in de ick'e yakın bir telaffuzu vardır muhtemelen. yani an ekename (a nekename) ve a nickname'in okunuşlarının pek farklı olmaması lazım ingilizce fonetik anlayışına göre. eke'teki "i" sesi daha uzundur sadece sanırım.
valla sanal dünyada kullandığım nickname'ler kaç tane bilemesem de akılalmaz bir sayı olduğunu söyleyebilirim bunun, çeyrek asırlık falan internet serüvenimde. dahlvier'da sabitlemek istiyorum artık zira cidden bazı konularda bu kadar maymun iştahlı olmaktan hiçbir zaman memnuniyet duymadım. aylardır nick değiştirebilirdim, yani hatta 2026 hemen başlarında 1 sene olacak dahlvier mahlasını alalı da işte değiştirmemek istiyorum artık. gene de eski alışkanlıklardan kurtulmak zor. hala dönem dönem nick değiştirme istencim oluyor ve bunu zorla baskılıyorum. haha.
bence teknik-taktikten öte "ben bunlara her şeyin en doğrusunu öğretiyorum da, sahaya çıkınca işte yani bunlar böyle maalesef..." tandanslı tutumu yüzünden çuvallayan beşiktaş teknik direktörü. ekibe liderlik etmek, ekibi sahiplenmektir de. bu böyle takım sporlarında elzemdir hatta.
valla kesin biri "kalpli" şaka yapar diye bir süre o başlıkta yokum arkadaşlar. başka türden bir sendrom daha yaşamak istemiyorum. anlayışla karşılayınız. demin özelden, daha önce hiç yazışmadığımız bir yazar durup dururken bir sürü kalp emojisi gönderdi. iyi niyetli olduğundan güldüm ve eğlendim de işte herkesin şakasını kaldıramam şu anda bu konuda. haha.
şu #2956610 tanımı girmişim şimdiye kadar hakkında, bu başlıkta, demek istediğim gruptur. hala aynı. haha.
bu arada sevenleriyle hiçbir derdim yoktur, sevenler zevksizdir de demem, öyle düşünmem de. sadece beni şaşırtan mistik bir fenomen olarak görüyorum bu mevzuyu, şurada da dediğim gibi: #3816204
valla açıkçası tool grubunu bilmeyen birçok kişiye rastladım ama bilip de sevemeyen kendimden başka sadece 2 kişiye rastladım sanırım hayatımda. bu arada 10 tane metal grubu zor sayıp "tool da tool" diye gezen de sürüsüyle insan var. hakikaten beni de şaşırtan, mistik bir fenomen bu.
çoğu insan için "hipnotik" etkisi olan bir grup. benim ise uykumu getiriyor. zerre enteresan gelmiyor müzikleri, fena bayıyor beni hatta...
normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz.
Daha detaylı bilgi için çerez ve
gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.
online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.